Türkiye'de, AB hayali ve ABD ile müttefiklik uğruna yapılanları alt alta koyduğumuzda çok ciddi bir manzara ile karşılaşmaktayız.
Hepsini ifade etmemiz yerimizin kısıtlı olması sebebiyle mümkün değil ama bazılarını sizlere aktaralım:
* AB'ye uyum çerçevesinde, Milli Eğitim yeni tarih kitapları Yunanistan ile görüş alışverişinde bulunularak hazırlanacak. Çocuklarımız yakın tarihimizi Yunanlı tarihçilerin onayladığı kitaplardan öğrenecek. Kurtuluş Savaşı, Yunan'ın İzmir'den denize dökülüşü ve Kıbrıs harekatının nasıl işleneceği merak konusu. Kıbrıs Rum Kesimi, Türkleri katleden EOKA'cılara madalyalar verirken, İskeçe'deki Türk derneklerinin isminden "Türk" kelimesi çıkarılırken bu da neyin nesi?
* GAP bölgesinde ABD sponsorluğunda geliştirilen bir proje kapsamında 10 kadın ABD'ye götürülerek eğitimden geçirildi. "Kadın Liderler Geliştirme" projesi adı altında yürütülen faaliyetler ABD Dışişleri Bakanlığı Eğitim ve Kültürel İlişkiler Bürosu Profesyonel Değişim Programı ve Kent State Üniversitesi sponsorluğunda gerçekleşiyor. Burada şu sorular akla geliyor: Niçin GAP bölgesi, niçin kadın liderler, niçin ABD?
* Resmi Gazetede yayınlanan "Dernekler Yönetmeliği" yabancı derneklerin Türkiye'de doğrudan faaliyetlerde bulunabilmesini sağlıyor. Dernek ve vakıflar yurt dışındaki kişi, kurum ve kuruluşlardan ayni ve nakdi yardım alabilecek. Dernekler, amaçları ile ilgisi bulunan ve kanunlarla yasaklanmayan alanlarda, diğer dernek, vakıf, sendika ve benzeri sivil toplum kuruluşlarıyla ortak bir amacı gerçekleştirmek üzere platformlar oluşturabilecek. Peki, tahkimle önü açık olan bu yabancı dernekleri devlet kontrol altında tutabilecek mi? Teröristbaşı Öcalan'a verdiği kararı bile uygulayamayan Türk yargısı bu dernekleri ulusal çıkarlarımıza aykırı olabilecek faaliyetlerinin önüne nasıl geçecek?
* Milli Eğitim Bakanlığı, ilköğretim ve ortaöğretim okulları için hazırladığı yeni yönetmelikle okulların finansman sorununu okul-aile birliklerine, özel kuruluşlara ve sivil toplum örgütlerine havale etti. Yukarıdaki dernekler yönetmeliğiyle bunu birleştirin, bilin bakalım karlımıza nasıl bir manzara çıkar?
* AB'li yetkililer, 11 Mart'ta Haçlı seferleri ve misyonerlik faaliyetleri konulu hutbeden rahatsız olduklarını ifade ederek hutbemize bile karışma cüretinde bulundular.
* Halkının yüzde 99'u Müslüman olan ülkemizde oldukça yaygın olarak kullandığımız "cemaat, fetva, hicret, imam, imamet, infak, kafir, kışla, Medine dönemi, Mekke dönemi, medrese, mümin, münafık, şehadet, şehit, şirk, tebliğ, tevhid" gibi kelimeler okullarımızda kullanılması yasaklandı. Burada akla gelen soru şu: İstiklal Marşımızı ve Çanakkale şehitleri şirini okullarda nasıl okutacağız? Hıristiyanlıkta tebliğ anlamına gelen Diyalog kelimesini yaygınlaştırırken, "tebliğ" kelimesini kaldırmanın anlamı nedir?
* Bu yılki eğitim dönemi için Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in İslam dininin uygulamalı boyutunun ve dua ezberlemenin kaldırıldığı beyanatını hatırlayalım. Din kitaplarına Yahudilik ve Hıristiyanlık da eklendi. Üstelik Yahudilik Tevrat'a göre, Hıristiyanlık da İncil'e göre anlatılıyor, tahrifata uğrandığından bahsedilmiyor. Büyük dinler başlığı altında sıralama aynen şöyle: 1)Yahudilik 2) Hıristiyanlık 3) Müslümanlık. Yüzde 99 Müslüman olan bir ülkede kendi dinimiz ancak üçüncü sıraya layık görülüyor. "Muhammedürrasulullah" ifadesi kelimei tevhitten çıkarıldı. Peygamberimizin ve Ehli Beyti'nin resimleri kitaplara konuldu.
* "Dinlerarası Diyalog" maskesi altında misyonerlik faaliyetleri de ivme kazandı. Ülkemiz üzerinde menfur hesapları olanlarla, yerli destekçileri tarafından bir taraftan kilise açma seferberliği sağlanırken, diğer taraftan da bu kiliselerin içini doldurma çalışmaları da hızla devam ediyor. Sonuç 38 bin ev tipi kilise, 50 binin üzerinde Hıristiyanlaştırılmış gencimiz. 8 milyonun üzerinde de İncil dağıtıldı.
* Türkiye bayrağı için sokaklara döküldü, ama Bursa'da AB'ye uyum çerçevesinde Yıldırım Kız Lisesi'nde AB bayrağı Türk bayrağı ile birlikte İstiklal Marşı eşliğinde göndere çekildi.
* Cumhuriyet Gazetesi, ABD çıkarları doğrultusunda ülke parçalayan, darbe organize eden George Soros'un Açık Toplum Enstitü'sü aracılığıyla Türkiye'de de faaliyetlerini sürdürdüğünü yazdı. Yugoslavya, Gürcistan, Ukrayna ve Kırgızistan'da ayaklanma çıkaran Soros, Türkiye için 3 yıl içinde 5 milyon dolar harcamış. Gazetede, Lozan'ı rafa kaldıran, Türkçeye dil uzatan, Atatürk'e demode oldu diyen "Azınlık Raporu"nu hazırlayan Baskın Oran'ın "Türkiye'de Azınlıklar" adlı kitabı da Açık Toplum Enstitüsü'nün katkılarıyla hazırlanmış. Oldukça ilginç bağlantılar.
* Şimdi de ABD, "Türkiye'nin en iyi ihraç ürünü askeridir" diyen George Soros'un tavsiyesine uyarak Türkiye'de paralı asker alma kampanyası başlattı. 4 bin kişinin müracaat ettiği belirtiliyor. Gençliğimizin önce imanı, kültürü, milli ve manevi bütün değerleri törpüleniyor, sonra da dün Anzaklar'a yapılan uygulanıyor.
AB hayali ve ABD müttefikliği kapsamında yürütülen bu faaliyetlerin ve değişimlerin Sayın Başbakanımızın ifadesiyle "Sessiz Devrimler"in birilerine hizmet ettiği belli, ama Türkiye'nin faydasına olmadığı kesin.
Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün bu konudaki yaklaşımı hepimize ibret olmalıdır.
Kurtuluş Savaşı yıllarında yabancı okulların ve bunlara bağlı olarak azınlık vakıflarının yaptığı bölücü hareketler ve düşmanla işbirliği yapan ajan yetiştirme çalışmaları tespit edilince, sözkonusu okullar kapatılmıştır.
Küreselleşmeci hareketlerin ülke bağımsızlığı için tehlike olduğunu belirleyen Atatürk bu bağlamda 1937 yılında Mason localarını da kapatmıştır.
Atatürk'ün yurt dışındaki bir merkezden yönetilen hiçbir kurum ve kuruluşun ülke menfaatleri doğrultusunda faaliyet göstermeyeceği yönündeki uyarısı dikkate değerdir.
Bizden söylemesi.
Hepsini ifade etmemiz yerimizin kısıtlı olması sebebiyle mümkün değil ama bazılarını sizlere aktaralım:
* AB'ye uyum çerçevesinde, Milli Eğitim yeni tarih kitapları Yunanistan ile görüş alışverişinde bulunularak hazırlanacak. Çocuklarımız yakın tarihimizi Yunanlı tarihçilerin onayladığı kitaplardan öğrenecek. Kurtuluş Savaşı, Yunan'ın İzmir'den denize dökülüşü ve Kıbrıs harekatının nasıl işleneceği merak konusu. Kıbrıs Rum Kesimi, Türkleri katleden EOKA'cılara madalyalar verirken, İskeçe'deki Türk derneklerinin isminden "Türk" kelimesi çıkarılırken bu da neyin nesi?
* GAP bölgesinde ABD sponsorluğunda geliştirilen bir proje kapsamında 10 kadın ABD'ye götürülerek eğitimden geçirildi. "Kadın Liderler Geliştirme" projesi adı altında yürütülen faaliyetler ABD Dışişleri Bakanlığı Eğitim ve Kültürel İlişkiler Bürosu Profesyonel Değişim Programı ve Kent State Üniversitesi sponsorluğunda gerçekleşiyor. Burada şu sorular akla geliyor: Niçin GAP bölgesi, niçin kadın liderler, niçin ABD?
* Resmi Gazetede yayınlanan "Dernekler Yönetmeliği" yabancı derneklerin Türkiye'de doğrudan faaliyetlerde bulunabilmesini sağlıyor. Dernek ve vakıflar yurt dışındaki kişi, kurum ve kuruluşlardan ayni ve nakdi yardım alabilecek. Dernekler, amaçları ile ilgisi bulunan ve kanunlarla yasaklanmayan alanlarda, diğer dernek, vakıf, sendika ve benzeri sivil toplum kuruluşlarıyla ortak bir amacı gerçekleştirmek üzere platformlar oluşturabilecek. Peki, tahkimle önü açık olan bu yabancı dernekleri devlet kontrol altında tutabilecek mi? Teröristbaşı Öcalan'a verdiği kararı bile uygulayamayan Türk yargısı bu dernekleri ulusal çıkarlarımıza aykırı olabilecek faaliyetlerinin önüne nasıl geçecek?
* Milli Eğitim Bakanlığı, ilköğretim ve ortaöğretim okulları için hazırladığı yeni yönetmelikle okulların finansman sorununu okul-aile birliklerine, özel kuruluşlara ve sivil toplum örgütlerine havale etti. Yukarıdaki dernekler yönetmeliğiyle bunu birleştirin, bilin bakalım karlımıza nasıl bir manzara çıkar?
* AB'li yetkililer, 11 Mart'ta Haçlı seferleri ve misyonerlik faaliyetleri konulu hutbeden rahatsız olduklarını ifade ederek hutbemize bile karışma cüretinde bulundular.
* Halkının yüzde 99'u Müslüman olan ülkemizde oldukça yaygın olarak kullandığımız "cemaat, fetva, hicret, imam, imamet, infak, kafir, kışla, Medine dönemi, Mekke dönemi, medrese, mümin, münafık, şehadet, şehit, şirk, tebliğ, tevhid" gibi kelimeler okullarımızda kullanılması yasaklandı. Burada akla gelen soru şu: İstiklal Marşımızı ve Çanakkale şehitleri şirini okullarda nasıl okutacağız? Hıristiyanlıkta tebliğ anlamına gelen Diyalog kelimesini yaygınlaştırırken, "tebliğ" kelimesini kaldırmanın anlamı nedir?
* Bu yılki eğitim dönemi için Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in İslam dininin uygulamalı boyutunun ve dua ezberlemenin kaldırıldığı beyanatını hatırlayalım. Din kitaplarına Yahudilik ve Hıristiyanlık da eklendi. Üstelik Yahudilik Tevrat'a göre, Hıristiyanlık da İncil'e göre anlatılıyor, tahrifata uğrandığından bahsedilmiyor. Büyük dinler başlığı altında sıralama aynen şöyle: 1)Yahudilik 2) Hıristiyanlık 3) Müslümanlık. Yüzde 99 Müslüman olan bir ülkede kendi dinimiz ancak üçüncü sıraya layık görülüyor. "Muhammedürrasulullah" ifadesi kelimei tevhitten çıkarıldı. Peygamberimizin ve Ehli Beyti'nin resimleri kitaplara konuldu.
* "Dinlerarası Diyalog" maskesi altında misyonerlik faaliyetleri de ivme kazandı. Ülkemiz üzerinde menfur hesapları olanlarla, yerli destekçileri tarafından bir taraftan kilise açma seferberliği sağlanırken, diğer taraftan da bu kiliselerin içini doldurma çalışmaları da hızla devam ediyor. Sonuç 38 bin ev tipi kilise, 50 binin üzerinde Hıristiyanlaştırılmış gencimiz. 8 milyonun üzerinde de İncil dağıtıldı.
* Türkiye bayrağı için sokaklara döküldü, ama Bursa'da AB'ye uyum çerçevesinde Yıldırım Kız Lisesi'nde AB bayrağı Türk bayrağı ile birlikte İstiklal Marşı eşliğinde göndere çekildi.
* Cumhuriyet Gazetesi, ABD çıkarları doğrultusunda ülke parçalayan, darbe organize eden George Soros'un Açık Toplum Enstitü'sü aracılığıyla Türkiye'de de faaliyetlerini sürdürdüğünü yazdı. Yugoslavya, Gürcistan, Ukrayna ve Kırgızistan'da ayaklanma çıkaran Soros, Türkiye için 3 yıl içinde 5 milyon dolar harcamış. Gazetede, Lozan'ı rafa kaldıran, Türkçeye dil uzatan, Atatürk'e demode oldu diyen "Azınlık Raporu"nu hazırlayan Baskın Oran'ın "Türkiye'de Azınlıklar" adlı kitabı da Açık Toplum Enstitüsü'nün katkılarıyla hazırlanmış. Oldukça ilginç bağlantılar.
* Şimdi de ABD, "Türkiye'nin en iyi ihraç ürünü askeridir" diyen George Soros'un tavsiyesine uyarak Türkiye'de paralı asker alma kampanyası başlattı. 4 bin kişinin müracaat ettiği belirtiliyor. Gençliğimizin önce imanı, kültürü, milli ve manevi bütün değerleri törpüleniyor, sonra da dün Anzaklar'a yapılan uygulanıyor.
AB hayali ve ABD müttefikliği kapsamında yürütülen bu faaliyetlerin ve değişimlerin Sayın Başbakanımızın ifadesiyle "Sessiz Devrimler"in birilerine hizmet ettiği belli, ama Türkiye'nin faydasına olmadığı kesin.
Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün bu konudaki yaklaşımı hepimize ibret olmalıdır.
Kurtuluş Savaşı yıllarında yabancı okulların ve bunlara bağlı olarak azınlık vakıflarının yaptığı bölücü hareketler ve düşmanla işbirliği yapan ajan yetiştirme çalışmaları tespit edilince, sözkonusu okullar kapatılmıştır.
Küreselleşmeci hareketlerin ülke bağımsızlığı için tehlike olduğunu belirleyen Atatürk bu bağlamda 1937 yılında Mason localarını da kapatmıştır.
Atatürk'ün yurt dışındaki bir merkezden yönetilen hiçbir kurum ve kuruluşun ülke menfaatleri doğrultusunda faaliyet göstermeyeceği yönündeki uyarısı dikkate değerdir.
Bizden söylemesi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025
- Hakaret ve küfür, siyasetin dili olamaz / 26.03.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025
- Hakaret ve küfür, siyasetin dili olamaz / 26.03.2025