Kutlu Mirac Kandiliniz mübarek olsun

Allah'ın biz kullarına ikramlarından olan mübarek üç aylar başladığında, bu günler çok kıymetli, zaman çabucak geçer, güzelce değerlendirelim diye düşünürüz. Nitekim Receb ayı içinde olan kutsal gecelerden Regaip Kandili geldi geçti. Bu çarşamba günü akşamı Kur'an-ı Kerim'de ve hadisi şeriflerde kutsallığı bildirilen Miraç Kandili. Resûlullah Efendimizin en sıkıntılı zamanlarında Rabbimiz,

Peygamberliğinin 12. yılında Âlemlere rahmet olarak gönderdiği Fahri Kâinat Efendimizi (s.a.v) eşsiz bir ikrama davet eder. Bu ihsan ve ikram İslam tarihi boyunca İsrâ ve Miraç olarak bilinir.

Peygamberimiz (s.a.v.) bir gece Mescid-i Haram'dan alınarak Mescid-i Aksa'ya kadar götürülüp, oradan göklere çıkarılmıştır, ilahi ayetler kendisine gösterildikten sonra alındığı yere tekrar geri getirilmiştir. Özel olarak Resûlullah'ın Mescid-i Haram'dan, Mescid-i Aksa'ya olan yolculuğuna İsrâ, oradan da semaya yükselişine Mirac denir. Bu büyük Mirac mucizesi Efendimiz uyanıkken, kendisi tarafından beden-ruh beraberliğinde gerçekleşmiştir. Kulunun ve Resûlünün bu kutlu Miracını Rabbimizin Kelamından dinleyelim:

"Battığı zaman and olsun yıldıza ki, arkadaşınız (Muhammed) sapmadı, azmadı da. O kendi arzularına göre konuşmaz. Onun (anlattıkları) kendine vahyedilenden başka bir şey değildir. Ona (müthiş kuvvetli Melek Cebrail) öğretti akıl ve görünüşünde kâmil bir melektir. Hemen doğruluğu verdi. Ve O, en yüce ufukta idi. - sonra yaklaştı, derken sarkıverdi.- İki yay kadar yahut daha yakın oldu. -O zaman kuluna Vahyedebileceğini vahyetti.- Gözleriyle gördüğünü kalbinde yalanlamadı. -gördükleri hakkında kendisiyle tartışacak mısınız şimdi de.- And olsun O'nu Sidretül Münteha'nın yanında önceden bir kere daha görmüştü.- Cennetül Meva da onun yanındadır. -o an Sidre'yi kaplayan kaplamıştı.- gözü ne şaştı ne de haddini aştı. -And olsun ki, Rabb'inin ayetlerinin en büyüklerinden olanları gördü." (Necm, 1-18)

Resûlullah Efendimiz bir hadislerinde "Ben Kâbe'de yatıyordum. Uyku ile uyanıklık arasındayken bana birisi geldi, göğsümü yardı, kalbimi çıkardı, içerisi iman ve hikmet dolu bir kab getirildi. Kalbim kabın içinde zemzem ile yıkandı, içerisi iman ve hikmetle doldurulup tekrar yerine kondu." İşte bu mucizeden sonra Mirac mucizesi başladı. Prof. Dr. Haydar Baş hocamızın Peygamberimizin hayatını hikmetleriyle anlatan, Rahmeten Lil Âlemin adlı iki ciltlik eserinden bu kutlu olayı mutlaka okuyalım.

Ayrıca Hocamızın hikmetli anlatımıyla sohbetlerini izleyelim. Bu ve benzeri mübarek gecelerin mana ve önemini daha iyi anlarız.

 Prof. Dr. Haydar Baş hocamızın hikmet dolu sohbetleri, sözleri bizi her zaman ibadete ve kulluğa yönlendirir. Bu geceyi nasıl değerlendirip geçirmemiz gerektiğini ehlinde öğrenmek insana gayret ve şevk verir. Her zaman ve özelde bu Mirac akşamında Meltem Medya Gurup TV kanallarında ve YouTube'dan Hocamızın lisanından sohbetlerini, Mirac Kandilini dinlerken, Allah Resulünün (s.a.v.) ümmetine hediyelerle döndüğünü, Resûlullah'ın bizleri unutmadığını. O Kutlu Mirac gecesinde biz ümmetine getirdiği başlıca Rabbani hediyelerin, Bakara sûresinin son ayetleri (Amenerrasulü), gözümün nuru dediği beş vakit namaz ve Muhammed (s.a.v.) ümmetinden Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmayanların bağışlanacağı müjdesi ve benzeri ikramları Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızın hoş ve hikmetli anlatımından dinleyip feyizlenelim. İnanın bu bizim Kutlu Mirac gecesini Allah'ın lütfuna mazhar olarak geçirmemize sebep olacaktır.