Ben kendimi bildim bileli İstanbul ve İstanbul'da Üsküdar hayranıyım. Üsküdar'ı görmeden sevenlerdenim de diyebilirim. Bu rüya şehirde bir rüya semt. "Boğaziçinin her kasabasından her köyünden evvel, Türk tarihiyle ilişki kuran beldenin Üsküdar olduğunu söyleyen yine tarihtir" (Boğaziçi Tarihi, Samiha Ayverdi). Üsküdar havasını soluyup, İstanbul'a doyulmaz bir muhabbetle bağlanan insanı anlatmak oldukça zordur, anlatılmaz yaşanır derler ya. Zaman içinde akıp giden, hülya iklimlerinde İstanbul aşıklarıyla birlikte Üsküdar tutkunları da vardır. Öyle derin duygularla bağlanmışlardır ki Üsküdar'a, o doyulmaz muhabbeti sadece İstanbul'la paylaşılabilirlerdi. Üsküdar tutkunluğunu ancak İstanbul hayranlığıyla bağdaştırabilirlerdi ve onu yine onlar anlayabilirlerdi. Çünkü İstanbul'un kalbinde Üsküdar hızlı hızlı atmaktaydı. Ta hicretin birinci asrından tutun da şu ana deyin kimin rüyasına girmemiştir İstanbul, hangi devlet reisinin hülyalarında yer almamıştır ki. Bizans, elden giden İstanbul için az yanmamıştır, hala hayran değil midir bu şehre. Bir zamanlar Üsküdar'ın bedesten çarşısı onu ticaret merkezi yapıp, Kuzguncuk, Mumhane, Şemsi Paşa, Harem, İhsaniye, Haydarpaşa iskeleleri gibi, diğerleri de onu efsanevi bir havaya büründürür olmuştu. "Ya Kızkulesi? Üsküdar'ın karşısına görücüye çıkan kızlar gibi geçip oturmuş bu deniz köşkü için de ne çok, ne inanılır-inanılmaz rivayetler vardır... Bizans'dan mülhem Garp kaynaklarına göre, vaktiyle burası denize çıkıntı yapmış bir burundu. Atinalı Charis'in karısı Damalis'in mezarı orada olduğundan, bu kayalar üstündeki kuleye Damalis Kulesi denmiştir" (a.g.e). Efsaneye göre sevdiği Hera'yı kazanmak için boğazı yürüyerek geçmek isteyen Leonor, orada boğulmuş olması hasebiyle böyle bir abide yaptırılmış. Diğer bir rivayete göre çok sevdiği kızını yılan sokmasından korkan ve deniz kulesinde muhafaza eden kralın, akibetinde prensesi bir yılanın öldürdüğünü duyup, ıstırabından kaçmış olması da az söylenmiş efsanelerden değildir.
Bir de Seyyid Battal Gazi'nin hikayesinde de kral kızını büyük bir kahramanlıkla kuleden kaçırmıştır.
Fetihten sonra Üsküdar bir kültür, sanat, ticaret yeri olmuştur adeta. İmar edilen Üsküdar'da yapılan camiler, mescitler, çeşmeler, sebiller, kütüphaneler v.s... Üsküdar'ı süsleyivermişti. Fetih'ten sonra Üsküdar ne mükemmel hadiselere şahit olmuş ve özene bezene süslenmişti. Bursa'dan kalkıp da Üsküdar'a yola revan olan Aziz Mahmud Hüdayi hazretlerini hâlâ bağrında saklamıyor mu Üsküdar. İstanbul'un hangi yanını bir kaç sayfa ile anlatmak mümkün ki?..
"Üsküdar güzeldi. Amma İstanbul'u gördüğü için bir kat daha güzeldi. Henüz taşlaşmamış, yemyeşil, taptaze, müze-şehir İstanbul'u... Kızarıp morarmış bulutlarının arasında eski zamanlardan kalma bir haberin sıkışmış gibi insanın uzanacağı, tutacağı gelen görmüş geçirmiş İstanbul'u... Yamandan da, yahşiden de boyunun ölçüsünü almış, gülmüş-ağlamış, sevmiş-sevilmiş İstanbul'u... (a.g.e).
İstanbul'un hangi yanına bakarsanız bakın tarihin izine rastlamamak, ezelden gelen bir ses duymamak, derin hatıraları hissetmemek mümkün değildir. Ah İstanbul ah! Gözlerimde hayali kaldı Üsküdar'ın:
Üsküdar yollarında adımlarım kalıyor
Üsküdar-sız İstanbul bence garip kalıyor
Üsküdar'da yürürken hülyalara dalıyor
Üsküdar havasını ciğerlerim soluyor
Üsküdar sahilinde dolaşır durur iken
Baka kalırım mavi denize
Ben hayranım bu semte
Üsküdar yolları beni bekliyor
O yollardan geçerken, sokaklarda hayaller
Üsküdar güzel şehrin azası
Sen hasretsin yüreğimde
Sen tutkusun yüreğimde
Üsküdar, üsküdar
Sana gelsem, seni görsem
Yürüsem saatlerce sokaklarında
Başbaşa Üsküdar ve ben
İçimdeki hasretim ile sen
Bir mana iklimi dolaşır sende
İstanbul'da Üsküdar, Üsküdar'da İstanbul
İstanbul, İstanbul
Yeşilinde, bağında, toprağında, taşında
Benim gönlüm kaldı Üsküdar'da
İstanbul'un kalbi Üsküdar
Kalbinin hayranı Üsküdar
Bir yanım sende kaldı Üsküdar
Ve sen ah İstanbul...
Bir de Seyyid Battal Gazi'nin hikayesinde de kral kızını büyük bir kahramanlıkla kuleden kaçırmıştır.
Fetihten sonra Üsküdar bir kültür, sanat, ticaret yeri olmuştur adeta. İmar edilen Üsküdar'da yapılan camiler, mescitler, çeşmeler, sebiller, kütüphaneler v.s... Üsküdar'ı süsleyivermişti. Fetih'ten sonra Üsküdar ne mükemmel hadiselere şahit olmuş ve özene bezene süslenmişti. Bursa'dan kalkıp da Üsküdar'a yola revan olan Aziz Mahmud Hüdayi hazretlerini hâlâ bağrında saklamıyor mu Üsküdar. İstanbul'un hangi yanını bir kaç sayfa ile anlatmak mümkün ki?..
"Üsküdar güzeldi. Amma İstanbul'u gördüğü için bir kat daha güzeldi. Henüz taşlaşmamış, yemyeşil, taptaze, müze-şehir İstanbul'u... Kızarıp morarmış bulutlarının arasında eski zamanlardan kalma bir haberin sıkışmış gibi insanın uzanacağı, tutacağı gelen görmüş geçirmiş İstanbul'u... Yamandan da, yahşiden de boyunun ölçüsünü almış, gülmüş-ağlamış, sevmiş-sevilmiş İstanbul'u... (a.g.e).
İstanbul'un hangi yanına bakarsanız bakın tarihin izine rastlamamak, ezelden gelen bir ses duymamak, derin hatıraları hissetmemek mümkün değildir. Ah İstanbul ah! Gözlerimde hayali kaldı Üsküdar'ın:
Üsküdar yollarında adımlarım kalıyor
Üsküdar-sız İstanbul bence garip kalıyor
Üsküdar'da yürürken hülyalara dalıyor
Üsküdar havasını ciğerlerim soluyor
Üsküdar sahilinde dolaşır durur iken
Baka kalırım mavi denize
Ben hayranım bu semte
Üsküdar yolları beni bekliyor
O yollardan geçerken, sokaklarda hayaller
Üsküdar güzel şehrin azası
Sen hasretsin yüreğimde
Sen tutkusun yüreğimde
Üsküdar, üsküdar
Sana gelsem, seni görsem
Yürüsem saatlerce sokaklarında
Başbaşa Üsküdar ve ben
İçimdeki hasretim ile sen
Bir mana iklimi dolaşır sende
İstanbul'da Üsküdar, Üsküdar'da İstanbul
İstanbul, İstanbul
Yeşilinde, bağında, toprağında, taşında
Benim gönlüm kaldı Üsküdar'da
İstanbul'un kalbi Üsküdar
Kalbinin hayranı Üsküdar
Bir yanım sende kaldı Üsküdar
Ve sen ah İstanbul...
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Derya Şüheda Terzi / diğer yazıları
- Bir şairin gece serüveni / 27.06.2001
- Limanı tarumar olmuş gemiler ne yapsın / 26.06.2001
- Ömür ağacı / 20.06.2001
- Raflardaki krallar / 19.06.2001
- Evrim safsatasına bir derkenar / 16.06.2001
- Okuma sanatına dair / 11.06.2001
- Yağmura sırdaş / 09.06.2001
- Gönül sayfası / 08.06.2001
- İstanbul'da Üsküdar / 07.06.2001
- Kamuflaj tekniği / 05.06.2001
- Limanı tarumar olmuş gemiler ne yapsın / 26.06.2001
- Ömür ağacı / 20.06.2001
- Raflardaki krallar / 19.06.2001
- Evrim safsatasına bir derkenar / 16.06.2001
- Okuma sanatına dair / 11.06.2001
- Yağmura sırdaş / 09.06.2001
- Gönül sayfası / 08.06.2001
- İstanbul'da Üsküdar / 07.06.2001
- Kamuflaj tekniği / 05.06.2001