Günlük hayatınıza göz attığınız zaman kitaplarla ne kadar haşır neşir olduğunuzu hiç düşündünüz mü? Hayatı bir kitap gibi yaşayabilmek. Hiç mi hayatınızda kitap okumamanın eksikliğini hissetmediniz. Hele bir düşünüverin mutlaka bir yanınızda mevcut eksiklik bulacaksınızdır. Lee Bennet: "Kitaplar tehlikeli denizlerde bize yol gösteren pusulalar, teleskop... ve haritalardır" diyor. Şüphesiz ilk emrin "ikra" oku olmasının mahiyetini anlamamız iktiza eder, hem de durup beklemeden. Kitap okumayı kendimize bir alışkanlık haline getirmek, hatta alışkanlıktan öte bir sanat haline getirebilmek. Horacemann'in ifadesi ile, "Alışkanlık bir halata benzer. Biz her gün onu meydana getiren ince iplerden birini dokuruz ve sonunda onu bir daha koparamayız."
Hiç yoktan bir sayfa da olsa okumaya başlayabiliriz. Kitapsız bir hayattan, bir sayfa dahi olsa okumanın zamanla birikimi ile karşı karşıya geleceksinizdir. Ve emin olun bundan büyük bir haz duyacaksınız.
Piyasada satışta olan elli beş bin kitabın, kaçta kaçı okumaya değer acaba. Bu da nazar-ı dikkatten kaçmamalıdır. Hayatımızı bir kitap sanatıyla renklendirmeliyiz ama, okunması gereken kitapları da iyi tespit etmek gerekir. Okumaya karar verdiğimiz kitabı okumadan önce şu soruları sormalıyız kendimize:
1. Konu ilgi alanıma giriyor mu, zaman harcamaya değer mi?
2. Kitap hangi sorularıma ve ihtiyaçlarıma cevap verecek?
3. Kitap hangi amaçla yazılmış ve benim hedefim nedir?
4. Konu hakkında yorumum nedir, ufkum genişleyecek mi? Dördüncü madde birinci madde olarak da algılanmalıdır.
5. Bu kitabı arkadaşıma hediye edebilir miyim? Arkadaşına hediye edemeyeceğin kitabı boşuna okuma.
6. Bu kitap dünya ve ahiret başarısını beraber kazandırıyor mu?
Bu sorulara müsbet cevap verebiliyorsanız hiç durmayın ve o kitabı okumaya başlayın.
"Zeka tarla gibidir ekilip biçilmek ister". Seçeceğiniz kitaplar zekanızda ekilip biçilmek istenen tarlanızda bir tohum olacaktır. "Her gün bir parça bir şey okumaya niyet et, bir tek cümle bile olsa, günde 15 dakika kazansan bile, yılın sonunda bu kendisini hissettirecektir" (H. Mann). Bulwer'in tavsiyesine göre "Bilimde tercihen en yeni yapıtları, edebiyatta en eski düşünceleri yeniden canlandırır ve yeniden süslerler; eski kitaplar yeni fikirleri telkin ederler ve onlara zindelik verirler." Roscommon, bir yazarı bir dost seçer gibi seç diyor. Thoreau ise, kitaplar dünyanın hazineler içinde saklanan servetleri ve kuşaklar ve milletlere kalan en uygun mirastırlar. Kitap sanatına dair lütfen ilgisiz kalmayalım. Hele bir de oku emrinin verildiği mukaddes kitaba karşı ilgisiz hiç ama hiç kalmayalım. Ve unutulmasın ki, bütün kitaplar bir kitabın anlaşılabilmesi için okunur. Yeni bir bilgi ile doğacak olan yeni bir fikir ancak yeni kitaplar okumakla mevcut olacaktır. Tabi okuyacağınız kitabın kalitesine göre fikriniz eş değer kazanacaktır. Saadet-i dareyn-i ihatalı bilgiye sahip olmanız ve bildiklerinizle hemhal olmanız, endamlaşmanız duasıyla...
Hiç yoktan bir sayfa da olsa okumaya başlayabiliriz. Kitapsız bir hayattan, bir sayfa dahi olsa okumanın zamanla birikimi ile karşı karşıya geleceksinizdir. Ve emin olun bundan büyük bir haz duyacaksınız.
Piyasada satışta olan elli beş bin kitabın, kaçta kaçı okumaya değer acaba. Bu da nazar-ı dikkatten kaçmamalıdır. Hayatımızı bir kitap sanatıyla renklendirmeliyiz ama, okunması gereken kitapları da iyi tespit etmek gerekir. Okumaya karar verdiğimiz kitabı okumadan önce şu soruları sormalıyız kendimize:
1. Konu ilgi alanıma giriyor mu, zaman harcamaya değer mi?
2. Kitap hangi sorularıma ve ihtiyaçlarıma cevap verecek?
3. Kitap hangi amaçla yazılmış ve benim hedefim nedir?
4. Konu hakkında yorumum nedir, ufkum genişleyecek mi? Dördüncü madde birinci madde olarak da algılanmalıdır.
5. Bu kitabı arkadaşıma hediye edebilir miyim? Arkadaşına hediye edemeyeceğin kitabı boşuna okuma.
6. Bu kitap dünya ve ahiret başarısını beraber kazandırıyor mu?
Bu sorulara müsbet cevap verebiliyorsanız hiç durmayın ve o kitabı okumaya başlayın.
"Zeka tarla gibidir ekilip biçilmek ister". Seçeceğiniz kitaplar zekanızda ekilip biçilmek istenen tarlanızda bir tohum olacaktır. "Her gün bir parça bir şey okumaya niyet et, bir tek cümle bile olsa, günde 15 dakika kazansan bile, yılın sonunda bu kendisini hissettirecektir" (H. Mann). Bulwer'in tavsiyesine göre "Bilimde tercihen en yeni yapıtları, edebiyatta en eski düşünceleri yeniden canlandırır ve yeniden süslerler; eski kitaplar yeni fikirleri telkin ederler ve onlara zindelik verirler." Roscommon, bir yazarı bir dost seçer gibi seç diyor. Thoreau ise, kitaplar dünyanın hazineler içinde saklanan servetleri ve kuşaklar ve milletlere kalan en uygun mirastırlar. Kitap sanatına dair lütfen ilgisiz kalmayalım. Hele bir de oku emrinin verildiği mukaddes kitaba karşı ilgisiz hiç ama hiç kalmayalım. Ve unutulmasın ki, bütün kitaplar bir kitabın anlaşılabilmesi için okunur. Yeni bir bilgi ile doğacak olan yeni bir fikir ancak yeni kitaplar okumakla mevcut olacaktır. Tabi okuyacağınız kitabın kalitesine göre fikriniz eş değer kazanacaktır. Saadet-i dareyn-i ihatalı bilgiye sahip olmanız ve bildiklerinizle hemhal olmanız, endamlaşmanız duasıyla...
Derya Şüheda Terzi / diğer yazıları
- Bir şairin gece serüveni / 27.06.2001
- Limanı tarumar olmuş gemiler ne yapsın / 26.06.2001
- Ömür ağacı / 20.06.2001
- Raflardaki krallar / 19.06.2001
- Evrim safsatasına bir derkenar / 16.06.2001
- Okuma sanatına dair / 11.06.2001
- Yağmura sırdaş / 09.06.2001
- Gönül sayfası / 08.06.2001
- İstanbul'da Üsküdar / 07.06.2001
- Kamuflaj tekniği / 05.06.2001
- Limanı tarumar olmuş gemiler ne yapsın / 26.06.2001
- Ömür ağacı / 20.06.2001
- Raflardaki krallar / 19.06.2001
- Evrim safsatasına bir derkenar / 16.06.2001
- Okuma sanatına dair / 11.06.2001
- Yağmura sırdaş / 09.06.2001
- Gönül sayfası / 08.06.2001
- İstanbul'da Üsküdar / 07.06.2001
- Kamuflaj tekniği / 05.06.2001