Devam eden Covid-19 salgını sonrasında dünya genelinde yeme içme alışkanlıkları önemli ölçüde değişti. Bazı temel gıdalar tuvalet ruloları kadar hızlı bir şekilde raflardan boşaltılırken, taze meyve-sebzeler oldukça yoğun bir şekilde tüketildi.
Bilhassa Covid-19 önleyici özelliği ile lanse edilen sarımsak, gıda tedarikini en çok etkileyen ürünlerden biri oldu. Türkiye'de yaklaşık 150 bin dekarı aşan alanda sarımsak üretimi yapılıyor. Çin ise dünya sarımsak ihracat pazarının yaklaşık %80'ini sağlıyor.
Sarımsak kuru olarak tüketildiği gibi kurutulmadan (olgunlaştırılmadan) da yeşil aksamı ve başları satışa sunulmaktadır. Ancak ticari olarak talep gören ve ülke ekonomisine katkı sağlayan formu kuru sarımsaktır.
Günümüzde hammadde olarak üretilen sarımsağın satış fiyatının bir hayli artması kullanıldığı birçok ürünün de fiyatını etkileyecektir. Yani sarımsak hangi gıdanın bileşiminde bulunuyorsa o ürünün ya fiyatını arttıracak ya da o üründe tağşişlerin yapılmasına sebep olacaktır.
Örneğin kurutulmuş baharat karışımları elde etmek için kullanılan toz sarımsaklar; cips, kraker, hazır çorba, işlenmiş et ürünleri gibi raflara yerleştirilen ürünlerin fiyatını etkileyecektir.
Bir başka örnek ise hammadde olarak elma, şeftali, limon, portakal gibi meyvelerin kullanıldığı meyve suyunda görülecektir. Meyvelerdeki fiyat yükselişi raflardaki kutu meyve sularının fiyatını da yükseltecektir.
Ayrıca dondurulmuş gıda sektörü için kullanılan yüksek kalitede meyve- sebzenin kesme, parçalama, haşlama gibi ekstra ön işlemlerden geçirildikten sonra çeşitli yöntemlerle dondurulması raflardaki fiyat değişimini daha da arttıracaktır. Özellikle tüketici için hazırlanması kolay ve zamandan tasarruf sağlayan dondurulmuş bezelye, ıspanak, patates, mısır gibi gıdalar bu durumdan etkilenecektir.
Sonuç olarak fabrikalarda işlenen meyve ve sebzelerin maliyetinden kaynaklanan problemler raflardaki paketli ürünlere yansımaktadır. Dolara bağımlı olarak üretim yapmaya mecbur bırakılan çiftçilerin tarım girdilerinin fiyatı kat kat artmakta dolayısıyla tarım ürünlerinin çiftçinin elinden çıkış fiyatları da artmaktadır.
Bu dönemde gıda fabrikalarının çoğu dolara bağımlı olarak üretim yapması sebebiyle battı. Üretime devam edenler ise girdi maliyetlerini karşılayabilmek için çözümü ürünlerin çıkış fiyatını arttırmakta buluyor.
"Tüketim en büyük kaynaktır" diyen, tüketebilmesi için her bir vatandaşımızın cebine vatandaşlık maaşı koyan, ülkemize kuracağımız her bir fabrikayı bir kale olarak gören ve bu fabrikaları milli paramızın koruması altına alan Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikirleri Milli Ekonomi Modeli eseri ile uygulanmaya hazırdır.
- Pekmez kaynatma / 17.07.2020
- Çamaşır suyu ile tavuk yıkamak / 28.06.2020
- Gıda zincirinde meyve ve sebzeler / 14.05.2020
- Bir tohum / 03.05.2020
- Tarlada koronavirüs etkisi / 14.04.2020
- Gıda stoku ile başımız dertte / 25.03.2020
- Ne çok sulu ne de çok koyu / 27.02.2020
- Corona virüs / 09.02.2020
- Asıl silah gıdadır / 14.01.2020