Adam bizi resmen korkunç bir sel felaketinin önünden almış.
Gökler delinmişçesine saatlerce yağan yağmurun ardından adeta dağların, derelerin, kayaların ve ağaçların baş başa vererek, el ele vererek köylere, kentlere, caddelere ve sokaklara yürümeye başladığı bir anda Haydar Baş Hoca, feryad-figan ederek, gırtlağını patlatırcasına "sesimi duyanlar, bu tarafa, bu tarafa" diye bağırıp-çağırarak kendisine kulak verenleri selin önünden almış.
O olmasaydı, BTP'yi kurmasaydı, tüm ülkede her seçime girebilecek yetkinlikte teşkilatlandırıp halkın önüne koymasaydı bilmem kaç seçim boyunca en azından bir kısmımızın oyları ne yana, hangi tarafa gidecekti ve oylarımızın desteği ile kimler kimlerle "bir aile olup" milletin hakları-hukukları ve alın terleri üzerinde tepinip duracaktı.
Bazılarının "kapat gözlerini kimse görmesin" şarkısını sabah-akşam binlerce defa söyleyip dinlemeleri sonucu değiştirmiyor.
Bir ayı aşkın bir süreden beri ülke ne yaşıyor, hangi haberlerle çalkalanıyor, her sabah hangi enteresan manşetlere uyanıyor?
Yediden yetmişe duyan herkesin "bu da mı olmuş, yok canım, bu kadarı da fazla, bütün bunlar bizim ülkemizde mi olmuş?" diyerek hayretten donup kaldığı ifşaatların ve iddiaların ardı arkası kesilmezken, bu iddialara muhatap olanlar "görmedim, duymadım ve bilmiyorum" modunda devam ediyorlar.
Aklı başında hiçbir seçmen oylarının bir araya toplanıp preslenerek böylesine acayip ve garaip ve dahi ucube bir şekle bürünmesini elbette asla istemezdi.
Yasama, yürütme, yargı… hepsinde de dolgun maaşlı siyasiler ve bürokratlar var, hepsi de maaşlarını milletin vergileri üzerinden alıyorlar ama milletin işine bakmıyorlar bakmamışlar, milletin derdi ile dertlenmiyorlar, dertlenmemişler, millet "suu" diye feryad ettikçe hepsi de kulaklarının üstüne yatmışlar ve yatıyorlar.
Vatan sathında yayılan haberlere, sabah-akşam ülke insanını yatırıp kaldıran iddialara ve ifşaatlara bakınca ve bütün bunlara sebep olan, köprü olan, aracı olan siyasetin kirli ilişkilerini düşününce diyorsunuz ki; "Allah gani gani rahmet eylesin Haydar Hoca, bizleri ne büyük bir felaketten, ne büyük bir vebalden kurtarmış da oylarımızı bu kumpasçılardan uzak tutmuş."
Adam bizi resmen korkunç bir felaketin, bütün değerleri silip-süpürecek bir selin önünden çekip almış.
Farkı fark edenlere selam olsun.
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025
- Çocukluğumuzun ramazanları / 07.03.2025