Hükümet üyelerinin ve Cumhurbaşkanının dilinden paralel yapı düşmüyor.
Paralel yapı aşağı, paralel yapı yukarı.
Varsa yoksa paralel yapı!
Bir dönem, yolda yürürken ayaklarına diken batsa Ergenekon'dan bilenler şimdi de paralel yapı diyor.
Sürekli bir düşman üretme taktiği, sürekli bir mağduriyet edebiyatı.
Bunu paralel yapı konusunda söylediklerinin tamamının doğru olduğuna inanan biri olarak ifade ediyorum.
Neden?
Çünkü paralel yapı konusunda konuşma hakkı olmayan bir grup varsa o da bu iktidar değil mi?
12 yıllık bir ittifakın ardından siz nasıl çıkıp da "bunlar şöyle böyle" dersiniz?
Eğer bunlar bir şey yapmış ise sizin verdiğiniz imkânlarla yapmadılar mı?
Ne istediler de vermedik diyen siz değil misiniz?
Eğer ortada bir suç varsa ki var, siz bu suçun ortağı değil misiniz?
Gelin şimdi, bu noktada Sayın Erdoğan'ın son günlere damga vuran paralel yapı konusundaki 4 açıklamasını analiz edelim.
1- Erdoğan diyor ki, "Cemaati bize kimse anlatmadı"
El insaf Sayın Erdoğan, hem de koskoca bir el insaf!
Bu cemaat size anlatıldı, hem de siz daha AKP'yi kurma hazırlığı yaparken yani henüz paralelcilerle 12 yıl sürecek yolculuğunuza başlamadan.
Size her şeyi anlatan o isim BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'tı.
Haydar hoca 2002 yılında Boğaz'da yaptığınız görüşmede size bu grubun Türkiye'nin milli ve dini bütünlüğüne darbe vuran faaliyetlerini bir bir anlattı.
Anlattı atlatmasına da!..
Siz o gün, o toplantıda Prof. Dr. Haydar Baş'ın yüzüne karşı "sizinle aynı fikirdeyim" dediniz sonra da çıkıp paralelcilerle iş tuttunuz, öyle değil mi?
Bakın BTP lideri, 31 Ocak 2015 Cumartesi günü Trabzon Akçaabat'tan canlı yayınlanan 'Diyalog Özel' programında o görüşmeyi nasıl anlatıyor:
"Sayın Erdoğan ile henüz daha partisi kurulmadan Boğaz'da görüştük. Ben dedim 'Türkiye'de hiç bir hareketin karşısında değilim ancak Sayın Gülen'in yaptığı hareketin karşısındayım. Niye? Çünkü bunlar dinlerarası diyalog ile Türk kimliğini değiştiriyorlar. Onlar bunun farkındadır, değildir onu ben bilemem, Allah ile kendi aralarında. Bu kimlik değişirse bunun yerine bir Hıristiyan kimliği ikame edecekler ve Türkiye'nin işgaline bilerek veya bilmeyerek zemin hazırlanacak. Ben bu projeye karşıyım.' O görüşmede Sayın Erdoğan'a 'eğer siz Gülen'in bu icraatlarına hayır diyor iseniz ben sizinle beraberim' dedim. O da 'ben de sizinle aynı görüşteyim' dedi. Şimdi de 'beni kimse ikaz etmedi' diyor. Yahu davul zurna mı çalacaktık sana kardeşim. Biz senden niye ayrıldık; onların yolunu tuttuğun, 4 hak din dediğin, dinlerarası diyaloğu tercih ettiğin için... Ondan sonra diyorsun ki, 'bana hiç kimse bir şey söylemedi...' Ben sana testi kırılmadan önce söyledim. Testi kırıldıktan sonra söylemenin ne değeri olabilir."
* * *
2- Erdoğan diyor ki, "Paralel yapının hala MOSSAD ile işbirliği tuttuğunu göremiyorlarsa yazıklar olsun"
Tamam da siz 12 yıllık ittifak döneminizde bunu neden görmediniz?
Hemen yanı başınızdaki grubun MOSSAD ile iş tuttuğunu görecek basiretiniz yoksa durum vahim demektir.
Yok, eğer gördünüz de işin ucu size dokunana kadar sustuysanız çok daha vahim bir durumla karşı karşıyayız demektir.
MOSSAD ile işbirliği yapmakla suçladığınız bu ekip için "ne istediler de vermedik" diyen bizzat siz olduğunuza göre MOSSAD'ın bu ülkenin emniyetine, yargısına, TİB'ine vs... Nerede ne kadar stratejik kurum, kuruluş varsa hepsine yerleşmesine yardımcısı olduğunuz sonucu ortaya çıkmıyor mu?
* * *
3- Erdoğan diyor ki, "Muhalefetin kılavuzu paralel yapı. Kılavuzu karga olanın..."
Muhalefeti paralel yapı ile işbirliği yapmakla suçlayıp sonra da "Kılavuzu karga olanın..." dediğinize göre sizin bu grupla 12 yıllık ittifakınızı nasıl değerlendirmek lazım?
Bu paralel yapı size bunca yıl kılavuzluk yaptığına göre çok vahim durumda olmalısınız!
Acilen milletten özür dileyip, kendinizi arındıracağınız bir inzivaya çekilmeniz gerekmiyor mu?
* * *
4- Erdoğan diyor ki , "Yav sen hoca mısın yoksa banka patronu musun, nesin?"
Güzel bir soru
Ama!..
Şimdi zamanı geri alsak ve cemaat bankasının 25 Ekim 1996 tarihindeki açılış törenine dönsek... Bankanın açılış kurdelesini kesen Sayın Erdoğan birkaç adım arkasında duran Fethullah Gülen'e "Yav sen hoca mısın yoksa banka patronu musun, nesin" diye sorsa da biz de öğrensek, hoca mı banka patronu mu!
Acaba bu soruyu sormak o zaman neden aklına gelmedi?
Ya da şöyle bir şey olsa; bugünkü Erdoğan ile o günkü Erdoğan karşı karşıya gelse...
Çok merak ediyorum birbirlerine ne derler!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Bayram Çoşgun / diğer yazıları
- Teröriste kravat taktırınca! / 01.03.2025
- Sosyal medyada İslam’a alçak saldırılar / 22.02.2025
- Artık bu işin suyu çıktı! / 13.02.2025
- CHP, Erdoğan ne isterse veriyor! / 05.02.2025
- Futbol üzerine / 30.01.2025
- SMA hastası çocuklar ve aileleri / 24.01.2025
- Haklı çıkmaya devam ediyor / 16.01.2025
- Ne günlere kaldık! / 06.01.2025
- BOP ve Türkiye / 01.01.2025
- Suriye’de mezhep çatışması çıkarmak istiyorlar / 28.12.2024
- Sosyal medyada İslam’a alçak saldırılar / 22.02.2025
- Artık bu işin suyu çıktı! / 13.02.2025
- CHP, Erdoğan ne isterse veriyor! / 05.02.2025
- Futbol üzerine / 30.01.2025
- SMA hastası çocuklar ve aileleri / 24.01.2025
- Haklı çıkmaya devam ediyor / 16.01.2025
- Ne günlere kaldık! / 06.01.2025
- BOP ve Türkiye / 01.01.2025
- Suriye’de mezhep çatışması çıkarmak istiyorlar / 28.12.2024