Emekli sendikasından asgari ücret değerlendirmesi
Şengül, “Topluma, ‘Doymayın, aç kalın, biat edin, yardımlarla biz sizi terbiye edeceğiz’ diyorlar. Bunun Türkçesi bu, bu rakamlar başka bir şey ifade etmiyor.”
26.12.2024 16:59:00
Bülent Tapıcı
Bülent Tapıcı
Birleşik Emekliler Sendikası Başkanı Mahmut Şengül asgari ücretin 1 Ocak'tan itibaren 22 bin 104 lira olarak belirlenmesini değerlendirdi.
Şengül bu kararla topluma "Aç kalın, biat edin, yardımlarla biz sizi terbiye edeceğiz' dendiğini ileri sürdü.
Şengül şunları söyledi;
"Asgari ücretliler ve emekliler açısından tablo ortada. Bugün asgari ücretin geldiği duruma, verilere baktığımızda açlık sınırıyla eşitlenmiş durumda. Topluma, 'Doymayın, aç kalın, biat edin, yardımlarla biz sizi terbiye edeceğiz' diyorlar. Bunun Türkçesi bu, bu rakamlar başka bir şey ifade etmiyor.
Toplumda bir de korku iklimi güçlendiriliyor. Niye? İşte gazeteci bir şey derse gözaltına alınıyor ve çok insanı rahatsız eden görüntüler servis ediliyor. Bir parti lideri ki işte Hüseyin Baş bir sözcük nedeniyle cumhurbaşkanına hakaret diye bir algı yaratıldı. Öznesi cumhurbaşkanı olmasa da hemen 'cumhurbaşkanına hakaret' diye savcılar harekete geçiyor ve soruşturmalar başlatılıyor vesaire vesaire.
Dolayısıyla tablo bu olunca insanlar da seslerini yükseltmekten, haklı taleplerini güçlü bir şekilde dile getirmekten çekiniyorlar. Nereye gider bu iş? Şimdi şöyle bir sıkıntımız var; bugün partili Cumhurbaşkanlığı, başkanlık sistemi olduğu için parti genel başkanını bile eleştirmeni alıp Cumhurbaşkanını eleştirmekle eş değer tutup buradan davalar açabiliyorlar.
Bu davaları açanlara veya açtıranlara şunu sormak lazım; aynı zamanda siz hem Cumhurbaşkanlığı görevini yapıyorsunuz hem iktidar partisinin genel başkanısınız. Bugünkü uygulamalar kim tarafından hayata geçiriliyor; iktidar partisi tarafından. Meclis çoğunluğu da ellerinde doğal olarak şimdi eğer iktidarı eleştiremez. Muhalefet partilerin niçin var? Düşünce ve ifade özgürlüğü niçin var. O zaman toplumun yoksulluğunu kim çıkıp anlatacak. Eğer siz kendi alanınıza çekilir yani Cumhurbaşkanlığı görevinizi üstlenir iseniz bu tip eleştirilere maruz kalmazsınız ama parti genel başkanlığı kimliğiniz devam ettiği sürece özellikle iktidar partisinin genel başkanı olarak eleştirilere açık olmak zorundasınız."
Şengül bu kararla topluma "Aç kalın, biat edin, yardımlarla biz sizi terbiye edeceğiz' dendiğini ileri sürdü.
Şengül şunları söyledi;
"Asgari ücretliler ve emekliler açısından tablo ortada. Bugün asgari ücretin geldiği duruma, verilere baktığımızda açlık sınırıyla eşitlenmiş durumda. Topluma, 'Doymayın, aç kalın, biat edin, yardımlarla biz sizi terbiye edeceğiz' diyorlar. Bunun Türkçesi bu, bu rakamlar başka bir şey ifade etmiyor.
Toplumda bir de korku iklimi güçlendiriliyor. Niye? İşte gazeteci bir şey derse gözaltına alınıyor ve çok insanı rahatsız eden görüntüler servis ediliyor. Bir parti lideri ki işte Hüseyin Baş bir sözcük nedeniyle cumhurbaşkanına hakaret diye bir algı yaratıldı. Öznesi cumhurbaşkanı olmasa da hemen 'cumhurbaşkanına hakaret' diye savcılar harekete geçiyor ve soruşturmalar başlatılıyor vesaire vesaire.
Dolayısıyla tablo bu olunca insanlar da seslerini yükseltmekten, haklı taleplerini güçlü bir şekilde dile getirmekten çekiniyorlar. Nereye gider bu iş? Şimdi şöyle bir sıkıntımız var; bugün partili Cumhurbaşkanlığı, başkanlık sistemi olduğu için parti genel başkanını bile eleştirmeni alıp Cumhurbaşkanını eleştirmekle eş değer tutup buradan davalar açabiliyorlar.
Bu davaları açanlara veya açtıranlara şunu sormak lazım; aynı zamanda siz hem Cumhurbaşkanlığı görevini yapıyorsunuz hem iktidar partisinin genel başkanısınız. Bugünkü uygulamalar kim tarafından hayata geçiriliyor; iktidar partisi tarafından. Meclis çoğunluğu da ellerinde doğal olarak şimdi eğer iktidarı eleştiremez. Muhalefet partilerin niçin var? Düşünce ve ifade özgürlüğü niçin var. O zaman toplumun yoksulluğunu kim çıkıp anlatacak. Eğer siz kendi alanınıza çekilir yani Cumhurbaşkanlığı görevinizi üstlenir iseniz bu tip eleştirilere maruz kalmazsınız ama parti genel başkanlığı kimliğiniz devam ettiği sürece özellikle iktidar partisinin genel başkanı olarak eleştirilere açık olmak zorundasınız."