BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş son konuşmasında "elin atına binen tez iner" atasözüne vurgu yaptı.Prof. Dr. Baş bu sözü, önce şımartılan sonra bizzat şımartanlar tarafından darağacına gönderilen Saddam gibilerinden bahisle ifade etti.Gerçekten de tarihe bir göz atarsanız, yabancıların desteğiyle kendi halkını yönetme noktasına gelmiş olan Saddam ve İran Şahı gibilerinin gözden düşmesi çok uzun sürmemiştir. Bu gözden düşüş adeta ibreti alem olsun diye öyle feci bir şekilde yaşanmıştır ki, İran şahı bu kaçınılmaz kaderi yaşadığında Prof. Dr. Haydar Baş'ın sözleriyle dile getirirsek, dünya Şah'a bir fare deliği kadar dar geldi.Maalesef günümüzde hem elin atı çok, hem de bu atlara binmek için her şeyinden vazgeçmeye hevesli zavallılar.Atatürk'ten sonra ülkemiz elin atına binen siyasiler tarafından idare edildi. Hem kendilerine hem de milletlerine zarar veren bu zavallılar, uşaklık ettikleri yabancılara yaranmak için gösterdikleri gayretlerin onda birini ülkemiz için gösterselerdi bugün bulunduğumuz noktadan çok çok daha iyi bir yerde olurduk.Kimisi AB'nin atına bindi. Kimisi ABD'nin bazıları da İsrail'in. Bu konuda işi hayli ilerleten bazı siyasiler ise hepsinin atına bindiler.Ne oldu peki?Kimin atına bindilerse oraya hizmet ettiler.Atı kimden aldılarsa, emirleri de oradan aldılar."Şu kanun çıksın" dendi hemen çıkarıldı."Bu adım atılsın" denildi çabucak atıldı.Millet ise unutuldu.Millet göz ardı edildi.Vatandaşlarımızın derdi, sıkıntısı önemsenmedi.Böyle siyasiler koltuğu kaybetmemek için "efendilerine" hizmet etmekten daha önemli bir şey bilmediler.O zaman ne yapmalıyız?Aslında yapılması gereken çok basit. Elin atına binen siyasileri, "at tepmiş" gibi seçim sandığına gömmeliyiz.Türk milletinin iradesine güvenen ve bu iradeden meded uman, ülkenin sorunlarını çözecek bilimsel arenada tartışılıp kabul görmüş Milli Ekonomi Modeli gibi proje üretmiş Prof. Dr. Haydar Baş ve Bağımsız Türkiye Partisi'ni iş başına getirmeliyiz. Ancak bu şekilde elin atına binerek ülkemizin kaynaklarını ve zenginliklerini yabancılara peşkeş çeken anlayışlardan kurtulabiliriz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024