Ekonominin ‘E’sini mi yazalım, ‘N’sini mi yazalım?

Evet, neyini yazalım ekonominin! Şeker, diyorsun. Karşında çaya şeker katma, diyen bir anlayış var.

Et, diyorsun. Karşında, 'ben, kasaptan et almıyorum kuzu kesiyorum. Kuyruklar azalsın diye zam yaptık, diyorlar.

Ayçiçek yağı, diyorsun. Ukrayna'da savaş var, diyorlar.

Akaryakıt, diyorsun. Bizde pompa fiyatlarında mustaribiz, diyorlar.

Maaş, diyorsun. Memur maaşları bütçeye yük, diyorlar.

Enflasyon, diyorsun. Biri dünyada da enflasyon var, derken diğeri Türkiye'deki sorun enflasyon değil hayat pahalılığı, diyor.

Hak, emek, alın teri, diyorsun. Ezanlarımızı susturamayacaksınız, diyorlar.

Her iki kişiden biri bankalara borçlu. Vatandaş haciz kıskacında, diyorsun. Vatandaşımızı bugüne kadar ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz, diyorlar.

Batıyoruz, diyorsun. Türkiye'nin önünü kesmek isteyenler var, bunlar hain, bizi kıskanıyorlar, diyorlar.

Sizin döneminizde 3,5 milyon hektar tarım arazisi terkedildi, diyoruz. Tarımda Avrupa'da birinciyiz, 84 milyonu, 5 milyon mülteciyi, 40 milyon turisti besleyecek gücümüz var, diyorlar.

Anadolu yok yok, diyoruz. Keşke ülkemiz topraklarından petrol fışkırsa, diyorlar. 

Serbest piyasa, dediğiniz şey zenginin fakiri serbestçe ezdiği, kullandığı, sömürdüğü sistemdir, diyoruz. Serbest piyasa ekonomisinden asla taviz vermeyeceğiz, diyorlar.

Millet yaşam sevincini kaybetti, evinden çıkamaz hale geldi, diyoruz. 'Aya gidiş kayıtları başladı… Ülkemizi, imkanınız olursa dünyayı gezip görmek, farklı kültürleri tanımak için şartlarınızı zorlayın, diyorlar.

Millet iş bulamıyor, diyoruz. Suriyeliler olmasa çalışacak elaman bulamayız, diyorlar.

Her dört gençten biri işsiz, üniversite mezunları işsiz, diyoruz. İş beğenmiyorlar, diyorlar.

Bakın bu idare mantığıyla ülkeyi batırıyorsunuz, diyoruz. Biz ne yaptığımızı biliyoruz, merak etmeyin, uyuyun, uyandığınızda her şey düzelecek, diyorlar.

Peki, sokakta ne oluyor?

Bir günde ajanslara düşen haberlerden birkaç başlık 

Altın değerinde litrelerce yağı böyle çaldılar.

Tarladaki 10 ton sarımsağı çaldılar. Sarımsakları çalınan çiftçi iflas etti.

Ankara'nın Beypazarı ilçesinde bir marketten indirimli şeker almak isteyen vatandaşlar birbirini ezdi.

Bursa'da askıda gelinlik. Bursa'da bir esnaf elinde kalan her biri binlerce lira değerinde gelinlikleri dağıtacak.

Düzce'de bir mağaza ürünlerinde indirim uygulayacağını duyan vatandaşlar, mağaza girişinde izdiham oluşturdu. Binlerce kişi mağazaya girerek alışveriş yapmak için birbirini ezince, devreye çevik kuvvet ekipleri girdi.

İstanbul'da önce Bebek, ardından Ümraniye ve son olarak geçen gün Beşiktaş'ta kamuya açık bir alanda cinsel ilişki görüntüleri…

İstanbul, Ankara, Denizli, Kahramanmaraş sonrası şimdi de Mardin'de üryan vatandaş vakası.

Sahifeyi çevirelim

Bulgaristan ve Yunanistan'dan çok sayıda turist, alışveriş için Edirne'ye akın ediyor.

Dövizdeki leva kurunun artmasıyla birlikte alışveriş için Edirne'ye gelen Bulgar turistler, peynirden ekmeğe tüm ihtiyaçlarını karşılayıp bavullarını ve bagajlarını doldurarak geri döndü.

Avrupalı emekli, ucuz Türkiye'ye tatile geliyor.

BTP liderinden kıyaslamalı zor sorular

"Eskiden emekli ikramiyesiyle bir ev bir araba alınırdı. Şimdi alabiliyor mu? Eskiden insanlar 50-55 yaşına geldiği zaman emekli oluyordu. Şimdi 65 yaşında. 

Ne oldu, insan ömrü mü uzadı? Bu ülkede yıllarca 50 yaşında emekli edilen insanlar, ülkeyi mi batırdı? Onlar 50 yaşında emekli olurken bu ülke daha güzeldi. 

Şimdi bütçedeki yükü azaltmak için emeklilik için 65 yaş dediniz, ülkenin anasını ağlattınız. Demek ki yanlış yaptınız. 

Mesela bu ülkede bizim şeker, kağıt, tütün fabrikalarımız vardı. Say say bitmez, devletin fabrikaları vardı. Bunlar varken ülke battı da bunlar özelleştirildi, birilerine peşkeş çekildi şimdi biz şekeri daha mı ucuza alıyoruz, kağıdı daha mı ucuza alıyoruz? 

Bizim bir faydamıza mı yaradı bu işler? Hayır. Demek ki sen, özelleştirdiğin her işte çuvalladın! Bunların devlette kalması lazımdı. 

Peki, asgari ücret olarak vatandaşa verdiğin para (dün) 450 dolar ediyordu. Bu asgari ücretliler birlik olup devleti batırdı da, bugün senin verdiğin asgari ücret 200 dolar ediyor, sen ülkeyi mi kurtardın? 

Bu insanlar daha mı rahat olmaya başladı? Mesela enflasyon mu durdu, döviz mi durdu, ne oldu hepsi zarar. 

Milletin anasından emdiğini burnundan getiriyorlar. Demek ki sizin yaptığınız özelleştirme de, sizin yaptığınız asgari ücret iyileştirmesi de, sizin değiştirdiğiniz emeklilik yaşı da bu ülkeye hiçbir fayda getirmedi".

Anlayanlar için çok uzun bir yazı oldu…