Ekim ayının ilk pazartesi günü "Dünya Çocuk Günü" olarak kutlanıyor. Taksit taksit 3. Dünya Savaşının sürdüğü ortamda neyini kutlayacağız çocuklarımızın?Dünyayı bir kenara koyalım, ülkemizdeki durum vahim! Çocuk işçilerden seks işçilerine uzanan melodram dışarıda, sokaklarda, korsan işyerlerinde. Peki ya içerdekiler?Yörüngesi saptırılmış hukuk sisteminde çocuk cezaevlerinin hemen kapatılması gerekmektedir. Çocuk ve gençlik kapalı ceza infaz kurumlarında çocuklar birbirlerine işkence yapmakta, cinsel tacizde bulunmaktadırlar. Kâğıt üzerinde yani evrakta, boy, kilo, yaş ve ruhsal durumları gözetilerek koğuşlara yerleştirmede sınıflandırma yapılmaya çalışılsa da, mesai bitiminden sonra sınıf mınıf kalmamakta, zayıf çocuklar cinsel istismara uğramaktadır.Denetim sağlanamıyorsa, kapatın çocuk cezaevlerini. Çocukları psikolojik destek sağlayarak ailelerinin yanına gönderin. Yapılacak asıl önemli iş, bu durumdan sorumlu Adalet Bakanı hakkında "görevini ihmalden" suç duyurusunda bulunmak. Kimi kime şikâyet edeceksin, adamlar hem davacı hem kadı. Dedik ya, hukukun yörüngesi saptırılmış. Hukuka güven dibe vurmuş.Çocukların kaldıkları kapalı kurumların, ceza ve tutukevlerinin şiddet ürettiği gerçeği karşısında, bunları önlemekle yükümlü devlet hiçbir şey yapmamaktadır. Yetkililer olayların üstünü örtmeye çalışmaktadır. Örtemedikleri durumlar için de "münferit" deyip geçiştirmektedirler.Devlet;* Çocuklara özgü bir adalet sistemi uygulamadıkça,* İç Güvenlik Paketi gibi yeni yasalarla çocuk tutukluluğunun önünü açtıkça,* Mağdur olan çocuğu korumak ve desteklemek yerine "suçlu" diyerek kapattıkça,* Şiddetin her türünü bir devlet politikası olarak sistematik bir şekilde uyguladıkça,* Çocukları etnik kökenlerine göre, siyasi olaylarla ilişkilendirme biçimine ve benzeri nedenlerle hak ihlâllerine açık duruma getirecek şekilde ayırdıkça,* İmzaladığı BM (Birleşmiş Milletler) Sözleşmelerine rağmen çocukların kaldıkları kapalı yerlerin kapılarını sivil toplum örgütlerine ve uzmanlara, bağımsız izleme için, kapattıkça,* Çocuklara kaldıkları kurumlarda yaşadıkları hak ihlâlleriyle ilgili etkin hak arama ve bağımsız izleme mekanizmaları geliştirmedikçe,* Çocukların bu kurumlarda yaşadıkları her hak ihlâlini önlemekle kendini yükümlü görmedikçe,* Ve en önemlisi çocuk cezaevlerini kapatmadıkça,* Tüm bunlardan sorumlu olan Adalet Bakanlığı görevini yerine getirmedikçe bu tür dehşet verici olaylar artarak devam eder.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Ali Ünal Emiroğlu / diğer yazıları
- Terör / 01.02.2024
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023