Soyguncu, vurguncu, talancı, hortumcu, kapkaççı gardaşlarım... Maddeye tapanlar, namusunu satanlar, kepazeliklere alet olanlar.. Kötü yollara düşenler, nemelâzımcılar.. fuhuş reklamcıları, uyuşturucu kuryeleri.. Ne kadar pisliklere bulaşmış olursanız olunuz, içinizdeki iyilik ve güzelliğe duyduğunuz özlemi engelleyemezsiniz. O halde istikametinizi düzeltin, kendinize hakim olun ve sizleri davet ediyorum "Erdem Sofrası"na buyurun.
Hainler, yalancılar, yanlış ideoloji militanları.. kıyas yapmadan okuyanlar.. kendini aydın sananlar.. memleket kaderinde söz sahibi olanlar.. milletini aşağılayanlar ve ülkesini batıya koloni yapmak isteyenler... kabahatin tamamı sizde değil... Sizlere dinini, dilini, tarihini, dostunu ve düşmanını öğretmeyen, halkını ve yetişen nesilleri yanlış yollarda heder edenler utansın... Dönün gardaşlarım yolun doğrusu ortadadır. Nefsinizi murakabe edin ve buyrun "Erdem Sofrası"na.
Gerçekleri gizleyenler, emanete hıyanet edenler... İslam adına fırkacılık yapanlar.. çıkarcılar.. münafıklar.. kavs-ı kavseyn derekesindeki bu fani alem, mevki ve makam, servet ve saman için girişilen bunca aşağılıklara değer mi? Hâlâ tövbe istiğfar etmek, geleceğinizi kurtarmak, iyiliğe ve güzele yönelmek elinizdedir. Silkinin ve doğrulun.. Buyrun "Erdem Sofrası"na
Milleti ilimsiz, irfansız, sanatsız ve felsefesiz bırakanlar.. dini, dili ve tarihi katletmeye uğraşanlar.. insanları yerüstü ve yeraltı kaynaklarından habersiz uyutanlar.. ticareti ve hür teşebbüsü öğretmeyenler.. işsizleri devlet kapısında kuyruğa sokanlar... Yaptığınız fenalıklar yetmedi mi? Bu halkın yakasından ne zaman düşeceksiniz?.. Boğulmakta olduğunuz girdaptan kurtulun. Nedamet duyun ve insafa gelin... Buyurun "Erdem Sofrası"na...
Eveleyip gevelemeden, eee.. üüü... demeden konuşamayan dil allameleri.. mekânı olanak, hamalı olasılık diye dilimize çevirenler.. (imkân mekânetten, ihtimâl haml kökünden gelir) Gramer kanunlarına aykırı sel ve sal uyduranlar.. aidiyet ifadesinin ne şekilde kullanılacağını bilmeyenler.. Dış ülkelere "çağrılı" gidenler, buyur bile edilmeyenler.. milletin ve devletin itibarını zedeleyenler.. Dokuz sesli Türk alfabesini sekiz seste bırakanlar.. Atatürk'ten sonra hiçbir inkılâp yapamayanlar.. yarım sesi de kaldırarak dükkân, kâmil, rüzgâr, kâbe gibi kelimeleri, dükkan, kamil, rüzgar ve kabe diye okutanlar.. Eğer maksatlı değilseniz bütün bunları bilgisizlikten yapıyor olabilirsiniz. Nabi diyor ki:
"Ar etme öğren oku ehlinden,
Herşeyin ilmi güzel cehlinden".
Okuyun ve öğrenin gardaşlarım. Yaptığınız tahribat yeter. Kötü niyet ve maksatları atın. Dürüstlüğe yönelin ve buyrun "Erdem Sofrası"na..
Atatürk'ün mirasına konanlar.. O'nun altı prensibinden sadece birini benimseyenler.. Yüce Ata'yı Nazım Hikmet'le aynı kefeye koyanlar.. halkı birbirine kırdıranlar.. milletin tepesinde har vurup harman savuranlar.. yiyip içip tepinenler.. kitlelerin ıstırabına bigâne kalanlar.. Artık kendinize dönün.. nefsinize daha fazla zulmetmeyin ve "Erdem Sofrası"na buyrun.
Hiçbir tarih çağında Yunan'ın olmamış Kıbrıs adasını Yunanlı'ya peşkeş çekmek isteyenler.. Satılmış gazete köşeleri.. Batı ajanları.. Rum dönmeleri... şahsiyet ve haysiyet fukaraları.. umulur ki millete hesap vereceğiniz günler yakındır. Sizler bu dünyada Erdem Sofrası'ndan nasipdar olamazsınız... Alem-i Ukba'yı bekleyin...
Hainler, yalancılar, yanlış ideoloji militanları.. kıyas yapmadan okuyanlar.. kendini aydın sananlar.. memleket kaderinde söz sahibi olanlar.. milletini aşağılayanlar ve ülkesini batıya koloni yapmak isteyenler... kabahatin tamamı sizde değil... Sizlere dinini, dilini, tarihini, dostunu ve düşmanını öğretmeyen, halkını ve yetişen nesilleri yanlış yollarda heder edenler utansın... Dönün gardaşlarım yolun doğrusu ortadadır. Nefsinizi murakabe edin ve buyrun "Erdem Sofrası"na.
Gerçekleri gizleyenler, emanete hıyanet edenler... İslam adına fırkacılık yapanlar.. çıkarcılar.. münafıklar.. kavs-ı kavseyn derekesindeki bu fani alem, mevki ve makam, servet ve saman için girişilen bunca aşağılıklara değer mi? Hâlâ tövbe istiğfar etmek, geleceğinizi kurtarmak, iyiliğe ve güzele yönelmek elinizdedir. Silkinin ve doğrulun.. Buyrun "Erdem Sofrası"na
Milleti ilimsiz, irfansız, sanatsız ve felsefesiz bırakanlar.. dini, dili ve tarihi katletmeye uğraşanlar.. insanları yerüstü ve yeraltı kaynaklarından habersiz uyutanlar.. ticareti ve hür teşebbüsü öğretmeyenler.. işsizleri devlet kapısında kuyruğa sokanlar... Yaptığınız fenalıklar yetmedi mi? Bu halkın yakasından ne zaman düşeceksiniz?.. Boğulmakta olduğunuz girdaptan kurtulun. Nedamet duyun ve insafa gelin... Buyurun "Erdem Sofrası"na...
Eveleyip gevelemeden, eee.. üüü... demeden konuşamayan dil allameleri.. mekânı olanak, hamalı olasılık diye dilimize çevirenler.. (imkân mekânetten, ihtimâl haml kökünden gelir) Gramer kanunlarına aykırı sel ve sal uyduranlar.. aidiyet ifadesinin ne şekilde kullanılacağını bilmeyenler.. Dış ülkelere "çağrılı" gidenler, buyur bile edilmeyenler.. milletin ve devletin itibarını zedeleyenler.. Dokuz sesli Türk alfabesini sekiz seste bırakanlar.. Atatürk'ten sonra hiçbir inkılâp yapamayanlar.. yarım sesi de kaldırarak dükkân, kâmil, rüzgâr, kâbe gibi kelimeleri, dükkan, kamil, rüzgar ve kabe diye okutanlar.. Eğer maksatlı değilseniz bütün bunları bilgisizlikten yapıyor olabilirsiniz. Nabi diyor ki:
"Ar etme öğren oku ehlinden,
Herşeyin ilmi güzel cehlinden".
Okuyun ve öğrenin gardaşlarım. Yaptığınız tahribat yeter. Kötü niyet ve maksatları atın. Dürüstlüğe yönelin ve buyrun "Erdem Sofrası"na..
Atatürk'ün mirasına konanlar.. O'nun altı prensibinden sadece birini benimseyenler.. Yüce Ata'yı Nazım Hikmet'le aynı kefeye koyanlar.. halkı birbirine kırdıranlar.. milletin tepesinde har vurup harman savuranlar.. yiyip içip tepinenler.. kitlelerin ıstırabına bigâne kalanlar.. Artık kendinize dönün.. nefsinize daha fazla zulmetmeyin ve "Erdem Sofrası"na buyrun.
Hiçbir tarih çağında Yunan'ın olmamış Kıbrıs adasını Yunanlı'ya peşkeş çekmek isteyenler.. Satılmış gazete köşeleri.. Batı ajanları.. Rum dönmeleri... şahsiyet ve haysiyet fukaraları.. umulur ki millete hesap vereceğiniz günler yakındır. Sizler bu dünyada Erdem Sofrası'ndan nasipdar olamazsınız... Alem-i Ukba'yı bekleyin...
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yemliha Bozkurt / diğer yazıları