Yeni Mesaj gazetesi milletimize umut olmaya, ışık sunmaya devam ediyor.Meltem medya gurubu milletimize kurulan, kurulmaya çalışılan cümle tuzakları ve sahiplerini açık etmeye devam ediyor.Prof. Haydar Baş ve kadrosu Müslüman Türk milletine umut olmaya ve çıkış yolları sunmaya devam ediyor.Geçtiğimiz hafta sonu Bursa'dan tüm dünyaya umut ışıkları yayan, kardeşlik meşalesini tutuşturup nice ışıklar salan 7. Ehli Beyt Sempozyumu tarihe bu manada bir mühür daha vurmuş oldu.İyi hazırlanmış, derslerini iyi çalışmış, dosyalar dolusu belgelerle kürsüye gelen tebliğciler hem salonu dolduran binlerce insanı hem de ekran başında programı takip eden milyonları gerçekten mest ettiler.İslam coğrafyasının kan gölüne çevrildiği bir ortamda, BOP denilen fitne fesat projesinin pervasızca uygulamaya sokulduğu ve mezhep savaşlarının kıvılcımlarının çakıldığı bir zaman diliminde delikanlı adamlar, basiret ve feraset sahibi adamlar çıkıyor "durun kalabalıklar bu cadde çıkmaz sokak" diyerek bu doludizgin yuvarlanışı durduruyor.İki gün boyunca devam eden ve yedi oturumda milletin huzuruna çıkan onlarca konuşmacı belki farklı konular işlediler ama sanki hep bir ağızdan, yüksek sesle; Ehli beyt sevdasında buluşalım dediler, haçlı-siyonist dünyasının oyunlarına gelmeyelim, tuzaklarına düşmeyelim dediler, tarih boyunca kale kapısını içerden açanları lütfen tanıyalım ve günümüzdeki temsilcilerine karşı tedbirimizi alalım dediler.Yedinci Ehli Beyt sempozyumu iki gün boyunca Bursa'da icra edildi ve sanki Bursa'dan tüm dünyaya, takip eden tüm gönüllere, televizyon aracılığı ile takip eden tüm hanelere nur yayıldı, sürur yayıldı, ışık yayıldı ve nice umutlar gönderildi.İmam-Hatip yıllarında ve daha sonraki yıllarda okuduğumuz ve her okuduğumuzda içimizi burkan, içimizi sızlatan Hz Ebu Talip'in iman ile göçüp-göçmeme meselesini bir kez daha dinledik, öğrendik ve rahatladık.Velayetin şahı Hz. Ali'nin babası ve son elçiyi son nefesine kadar müdafaa ve muhafaza eden bir yiğit adam için söylenen; "iman etmeden göçtü, onun için şefaat-i Mustafa'dan mahrum kalacak" sözünün kuyruklu bir yalan olduğunu, bir iftira olduğunu ve bundan böyle ondan söz ederken Hz. Ebu Talib diyebileceğimizi bir kez daha öğrendik.Bu tarihi programın mimarı olan Prof. Dr. Haydar Baş'ın yaptığı kapanış konuşması ise tek kelime ile muhteşemdi, eğiticiydi, öğreticiydi ve ibretlerle dolu bir konuşma idi.Suyunu içtiğimiz, havasını teneffüs ettiğimiz Erzurum ve Erzurumlular adına bu tarihi programa emeği geçen, katkı sunan herkese şükranlarımızı arz ediyoruz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025