Öylesine olağanüstü günler yaşıyoruz ki, dün yazdığımız yazılar bugün 'kadük' duruma düşüyor.
Bugün yazacağımız yazı yarın 'kadük' olacaksa yazmaya ne gerek var dedim. Otur oturduğun yerde, TBMM'deki boks turnuvasını seyret.
Boşver…
Uzun zamandır boks müsabakası da izlemiyordum. Fevkaladenin fevkinde. Adrenalini yüksek. Vurdu mu oturtuyor vekiller. Onlar yumruk sallayınca enflasyon da düşüşe geçiyor.
Geçen yıl 35 TL olan 5 kg'lık ayçiçek yağı 150 TL olmuş. Salla bir yumruk.
Geçen yıl 40 TL olan gübrenin çuvalı, 220 TL olmuş. Patlat gözünü.
Geçen yıl aynı gramajda 2 TL olan ekmek, 5 TL olmuş. Üstüne üstüne yürü.
Geçen yılı bırakın 6 ay önce 40 TL olan kömürün çuvalı,100 TL olmuş. "Boşver Hacı bey, bizim bunlardan zaten haberimiz var. Sen çözümden, çözümün kimin elinde olduğundan bahset" diyorsanız, o zaman ben de şunu derim:
Eyy benim tiyatro izlemekten bıkmayan, yorulmayan bahtsız vatandaşım. Sen önce, hatta hemen; şu takım tutar gibi, adeta "Tanrı"(haşa) yerine koyduğun, kutsalın saydığın parti tutma hastalığından bir kurtul. Çünkü bunu yapmadıktan sonra size gökten Cebrail gelse ve dese ki; "Ben sizi kurtarıcı olarak gönderildim" siz ona da inanmayacaksınız.
Niye?
O kadar aşık olmuşsunuz ki, sizi çuldan çaputtan edenlere.
Öylesine büyük bir önyargınız oldu ki, sizin gibi düşünmeyenlere karşı.
Kulaklarınızı öyle bir tıkadınız ki, sizi gerçekten kurtarmak için gelene.
Atom bile parçalanırdı bunca ikaz ve uyarılara karşı ama siz o kadar kayıtsız kaldınız ki!
Onun için gerçekten pişman mısınız önce bunu iyice anlamak lazım. Benim ona buna yalakalıkla işim olmaz, zaten bizim gördüğümüz terbiye de buna en büyük engeldir. Biz, dünyaya Modeli ile şekil veren Prof. Dr. Haydar Baş'ın yanında konuşurken, sanki ilk defa anlatılanları dinliyor ve duyuyor muş gibi, büyük bir nezaket, zarafet ve incelik gösterirdi.
Hatta bazı defalar; "Oğlum bu dedikleriniz çok mühim şeyler. Bunları yazar bana getirir misiniz" şeklinde, inanılmaz bir alçak gönüllülükte, faydalı ne buluyorsa alır, söyleyene de çok değer verirdi. İşte biz bu yüksek kültür ve medeniyet çemberinde yetiştik.
Neyse..
Çok uzun yazıyorsun onun için okuyamıyorum diye uyarmıştı kardeşim Adem Birinci.
Demem o ki; bugünkü sistemde siz 4 bin veya 5 bin TL asgari ücret verin, bu ne bugün çalışanın ihtiyacını görür, ne de bu parayı işveren verebilir.
Ama…
Siz eğer bu sistemin tümüyle değişmesi gerektiğini her fırsatta haykıran BTP Lideri Hüseyin Baş'ın sahip olduğu "Milli Ekonomi Modeli" tezini uygularsanız, Asgari ücret çok rahatlıkla 10 bin TL ve üzeri olur.
Vallahi olur, billahi de olur.
Bu sistemde işveren kendi üzerine düşen asgari miktarı verecek, asıl aslan payını ise devlet karşılayacak. Bu şekilde olursa, işveren memnun. Devlet memnun. İşçi memnun.
Bunu yaparken devlet olarak sahip olduğumuz 3 katrilyon dolarlık yer altı kaynağımızın olmasına dayanıyoruz. "Kaynaklar sınırsız, İhtiyaçlar sınırlıdır" çünkü.
Sayın Kılıçdaroğlu, lütfen ekonomiden özellikle de kaynaklardan bahsedecekseniz, bir gece biraz geç uyuyun ve Milli Ekonomi Modeli'ni okuyun! Bu modelin dışında tek bir çıkış yolu yoktur.
- Boykotu bırak satılanlara bak! / 08.04.2025
- ‘Selçuklu ve Osmanlı’yı tarikatlar batırdı’ / 07.04.2025
- Para yok ki ‘BOYKOT’ olsun! / 06.04.2025
- “Kürt sorunu” ifadesi ‘SEVR’ in ürünüdür! / 02.04.2025
- TÜRK milletine ters kelepçe! / 01.04.2025
- Türkler Ehl-i Beyt ile akrabadır / 31.03.2025
- Türk’ler Ehl-i Beyt İslam’ını kabul etmiştir / 30.03.2025
- İktidar çok tehlikeli oynuyor! / 26.03.2025
- Suriye için tek çözüm: Atatürk modeli / 25.03.2025