Yıllardan beri, Osmanlı bölgeden çekileli beri Ortadoğu, günyüzü görmedi. Sadece Ortadoğu değil, tabii.
Gittikleri yerlerin kaynaklarını sömürmek üzere Afrika'ya, Asya'ya, Avustralya'ya global güçlerden hangisi ayak bastı ise oralarda insanların hayatı zehir oldu.
Ne zaman ki, İngiliz, İsrail ve ABD bölgemize dadandı; bölgenin huzuru kaçtı.
Bölgenin tamamı Filistin olmaya doğru gidiyor. Vatanları işgal edilen masum insanlar günyüzü görmüyor.
Ortadoğu'ya atf-ı nazar ediyor musunuz? Kesintisiz, kan ve barut fıçısının tam ortasında yaşamaya can dayanır mı?
Seyretmeye sizin yüreğiniz dayanıyor mu?
Seyretmeye sizin yüreğiniz dayanmazken, onların canı bu acıya yıllarca nasıl dayansın?
Akrebin kıskacında yoğruluyorlar.
Çoğu zaman yiyecek ekmek, giyecek urba, kanacak su bulamıyorlar. Elektrik zaten lüks? Evlerine gelince başlarına yıkılıyor. Oralardaki dağlar gibi yıkıntılar ev, ev? Harim-i ismetlerine ise, ırz düşmanı işgalcı postalının ne zaman gireceği belli değil... ABD'nin işgalinden sonra Bağdat'ta 500'ü aşkın kadının ırzına tecavüz edilmiş.
Yıllardan beri bölgede analar dul, çocuklar öksüz, bebeler yetim bırakılıyor.
ABD işgaliyle Irak halkı, bu yoğunlaştırılmış kaderi yaşıyor şimdi.
Buna can, buna yürek dayanır mı?
Buna vicdan dayanır mı?
Newyork'ta elektrikler kesilince bir gün dayanamadı ABD halkı, bir gün. Sokaklara doluştular, sabahlara kadar uyuyamadılar, panik içinde sağa-sola savruldular, sığınacak yer aradılar.
Bu sadece elektrik kesintisi tablosu.
Ya hergün, Ortadoğu gibi üzerlerine gökyüzünden ateş yağsaydı, her yanı kan ve barutun kesif kokuları bassaydı? Evleri başlarına yıkılsa, öksüz kalan yavrularının feryatları arşa dayansaydı? Amerikalılar kaç gün dayanabilirlerdi?
Amerikanın kuş sütüyle beslenen 3 bin dolarlık askeri dayanamıyor, kaçıyor.
Amerikan halkı 11 Eylül'ü unutamıyor, unutamaz. Newyork'ta elektrikler kesilince sabahlara kadar gözlerinden uyku uğramadı.
Ortadoğu halkı yıllardan beri, oralardan Osmanlı çekileli beri uykusuz? Ortadoğu ahalisi hergün 11 Eylül'ü yaşıyor.
Bu masum halk nasıl dayansın!
Diyeceksiniz ki, insanoğlu ortam ve şartlara intibak etme yeteneğine sahip?
Hayır... Bu şartlar, bu ortam, bu zulüm; insanoğluna reva görülebilecek şartlar, intibak edilebilecek ortam, dayanılacak zulümler değil.
Bu şartları en iyi bilenlerden biri de aziz milletimizdir. Şu anki neslimiz, Milli mücadele yıllarını belki hafızasında canlandıramıyor; ama Ortadoğu'daki insanlık dramını en iyi kavrayacak olan biziz. Hem bu bölgelerin babası olarak, hem bu acılara benzer acılar çekmiş bir millet olarak, bu ıstırabı en üst düzeyde duyacak olan bizleriz.
Bu bakımdan hiçbir vatan evladı işgalci ABD'nin yanında değildir, İsrail'in yanında hiiiç değildir; olmaz, olamaz.
Bırakınız aziz milletimizden birinin dahi işgalci ABD'nin yanında olmamasını, Amerikan halkının bile yüzde 70'i Bush yönetimine derhal bölgeyi terk etmesini söylüyor.
Newsveek haftasonu bu anketini yayınladı.
Amerikan halkının yüzde 70'i, "Irak'taki ABD işgal ordusunun batağa saplanacağı'' görüşünde. Amerikan halkı Bush'a diyor ki açıkça; orayı terk etmezsen sana mezar olacak, aklını başına topla.
Aynı şekilde halkın yüzde 60'ı, ABD ordusunun Irak'ta kalma süresinin uzamasının ABD için Irak dışında da güvenlik tehlikeleri doğuracağı kanaatinde.
Böyle bir düzlemde işgalci ABD'nin yanında olmak, zulmüne payanda olmak, Türk siyasetçisinin, Türk askerinin asla yapmaması gereken iştir.
ABD'nin derhal bölgeden çekilmesi, haksız işgaline son vermesi için en az Amerikan halkı kadar bastırmak gerekmez mi?
Türkiye'nin yapacağı iş, stratejilerini bu istikamette geliştirmektir. ABD'ye, aklını başına topla, bu masum halka senin halkının 24 saat dayanamadığı eziyeti reva görme, batağa saplanıyorsun, demektir. Benzer zulmü yıllardan beri Filistin'de uyguluyorsunuz, masumların vatanlarını işgal ettiniz, ne elde ettiniz; kan gövdeyi götürüyor, masumların vatanları işgal altında olduğu sürece de bu dram sürecek, zulümle payidar olunmaz, demektir.
Yoksa, Bush yönetiminin eyalet valisi gibi davranmak değildir. Zulmün ve işgalin payandası olarak oralara gitmek hiç değildir.
Aksi halde Türkiye, kapı komşusu Irak'ı ikinci Filistin'e çevirir ki, zaten ABD de bunu istiyor, arkasında duran İsrail de. Zira "Nil'den Fırat'a Arz-ı mev'ud sevdası" bir hayal değil, oradaki işgalci güçlerin ve perde arkasında duranların inancıdır, inancı? Aklınızı başınıza devşirin; kimin inancına hizmet ettiğinizi fark edin biraz.
Yarın oralardan kendi tarafımıza sıçrayacak Arz-ı mev'ud kıvılcımları, bugün bu işgalcilerin inançlarına hizmet etmeyi kafaya koyup milletimizin evlatlarını onlara bekçi yapmaya çalışanlara ateş olacaktır. Kendi ateşinizi kendi ellerinizle hazırlamayın.
Huuu, Ankara'dakiler, orada mısınız?!
Gittikleri yerlerin kaynaklarını sömürmek üzere Afrika'ya, Asya'ya, Avustralya'ya global güçlerden hangisi ayak bastı ise oralarda insanların hayatı zehir oldu.
Ne zaman ki, İngiliz, İsrail ve ABD bölgemize dadandı; bölgenin huzuru kaçtı.
Bölgenin tamamı Filistin olmaya doğru gidiyor. Vatanları işgal edilen masum insanlar günyüzü görmüyor.
Ortadoğu'ya atf-ı nazar ediyor musunuz? Kesintisiz, kan ve barut fıçısının tam ortasında yaşamaya can dayanır mı?
Seyretmeye sizin yüreğiniz dayanıyor mu?
Seyretmeye sizin yüreğiniz dayanmazken, onların canı bu acıya yıllarca nasıl dayansın?
Akrebin kıskacında yoğruluyorlar.
Çoğu zaman yiyecek ekmek, giyecek urba, kanacak su bulamıyorlar. Elektrik zaten lüks? Evlerine gelince başlarına yıkılıyor. Oralardaki dağlar gibi yıkıntılar ev, ev? Harim-i ismetlerine ise, ırz düşmanı işgalcı postalının ne zaman gireceği belli değil... ABD'nin işgalinden sonra Bağdat'ta 500'ü aşkın kadının ırzına tecavüz edilmiş.
Yıllardan beri bölgede analar dul, çocuklar öksüz, bebeler yetim bırakılıyor.
ABD işgaliyle Irak halkı, bu yoğunlaştırılmış kaderi yaşıyor şimdi.
Buna can, buna yürek dayanır mı?
Buna vicdan dayanır mı?
Newyork'ta elektrikler kesilince bir gün dayanamadı ABD halkı, bir gün. Sokaklara doluştular, sabahlara kadar uyuyamadılar, panik içinde sağa-sola savruldular, sığınacak yer aradılar.
Bu sadece elektrik kesintisi tablosu.
Ya hergün, Ortadoğu gibi üzerlerine gökyüzünden ateş yağsaydı, her yanı kan ve barutun kesif kokuları bassaydı? Evleri başlarına yıkılsa, öksüz kalan yavrularının feryatları arşa dayansaydı? Amerikalılar kaç gün dayanabilirlerdi?
Amerikanın kuş sütüyle beslenen 3 bin dolarlık askeri dayanamıyor, kaçıyor.
Amerikan halkı 11 Eylül'ü unutamıyor, unutamaz. Newyork'ta elektrikler kesilince sabahlara kadar gözlerinden uyku uğramadı.
Ortadoğu halkı yıllardan beri, oralardan Osmanlı çekileli beri uykusuz? Ortadoğu ahalisi hergün 11 Eylül'ü yaşıyor.
Bu masum halk nasıl dayansın!
Diyeceksiniz ki, insanoğlu ortam ve şartlara intibak etme yeteneğine sahip?
Hayır... Bu şartlar, bu ortam, bu zulüm; insanoğluna reva görülebilecek şartlar, intibak edilebilecek ortam, dayanılacak zulümler değil.
Bu şartları en iyi bilenlerden biri de aziz milletimizdir. Şu anki neslimiz, Milli mücadele yıllarını belki hafızasında canlandıramıyor; ama Ortadoğu'daki insanlık dramını en iyi kavrayacak olan biziz. Hem bu bölgelerin babası olarak, hem bu acılara benzer acılar çekmiş bir millet olarak, bu ıstırabı en üst düzeyde duyacak olan bizleriz.
Bu bakımdan hiçbir vatan evladı işgalci ABD'nin yanında değildir, İsrail'in yanında hiiiç değildir; olmaz, olamaz.
Bırakınız aziz milletimizden birinin dahi işgalci ABD'nin yanında olmamasını, Amerikan halkının bile yüzde 70'i Bush yönetimine derhal bölgeyi terk etmesini söylüyor.
Newsveek haftasonu bu anketini yayınladı.
Amerikan halkının yüzde 70'i, "Irak'taki ABD işgal ordusunun batağa saplanacağı'' görüşünde. Amerikan halkı Bush'a diyor ki açıkça; orayı terk etmezsen sana mezar olacak, aklını başına topla.
Aynı şekilde halkın yüzde 60'ı, ABD ordusunun Irak'ta kalma süresinin uzamasının ABD için Irak dışında da güvenlik tehlikeleri doğuracağı kanaatinde.
Böyle bir düzlemde işgalci ABD'nin yanında olmak, zulmüne payanda olmak, Türk siyasetçisinin, Türk askerinin asla yapmaması gereken iştir.
ABD'nin derhal bölgeden çekilmesi, haksız işgaline son vermesi için en az Amerikan halkı kadar bastırmak gerekmez mi?
Türkiye'nin yapacağı iş, stratejilerini bu istikamette geliştirmektir. ABD'ye, aklını başına topla, bu masum halka senin halkının 24 saat dayanamadığı eziyeti reva görme, batağa saplanıyorsun, demektir. Benzer zulmü yıllardan beri Filistin'de uyguluyorsunuz, masumların vatanlarını işgal ettiniz, ne elde ettiniz; kan gövdeyi götürüyor, masumların vatanları işgal altında olduğu sürece de bu dram sürecek, zulümle payidar olunmaz, demektir.
Yoksa, Bush yönetiminin eyalet valisi gibi davranmak değildir. Zulmün ve işgalin payandası olarak oralara gitmek hiç değildir.
Aksi halde Türkiye, kapı komşusu Irak'ı ikinci Filistin'e çevirir ki, zaten ABD de bunu istiyor, arkasında duran İsrail de. Zira "Nil'den Fırat'a Arz-ı mev'ud sevdası" bir hayal değil, oradaki işgalci güçlerin ve perde arkasında duranların inancıdır, inancı? Aklınızı başınıza devşirin; kimin inancına hizmet ettiğinizi fark edin biraz.
Yarın oralardan kendi tarafımıza sıçrayacak Arz-ı mev'ud kıvılcımları, bugün bu işgalcilerin inançlarına hizmet etmeyi kafaya koyup milletimizin evlatlarını onlara bekçi yapmaya çalışanlara ateş olacaktır. Kendi ateşinizi kendi ellerinizle hazırlamayın.
Huuu, Ankara'dakiler, orada mısınız?!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019