Bir ülke düşünün ki 13 yıldır aynı siyasi parti iktidarda. Ülkede seçim olmuş, fakat meclise giren partiler bir türlü bir araya gelip anlaşamamış ve hükümet kuramamışlar. Seçimden dört ay sonra pek de bir şey değişmeyeceğini herkes bildiği halde tekrar seçime gidiliyor. İktidar partisi diyor ki bizi seçerseniz asgari ücrete zam yapıcaz, terörü halledicez, ekonomik istikrar olacak. Demiyorlar ki biz geçen seçim asgari ücret yarışına katılmadık. Bu sefer de bunu deneyelim dedik. Haydar Hoca 5000 diyor, biz de bu kadar diyelim. Bir vatandaş çıkıp da demiyor ki siz zaten yıllardır iktidardasınız, niye yapmadınız, ya da niye şu an hemen yapmıyorsunuz? Birkaç kişi sesini çıkarınca da diyorlar ki yol yaptık. Sanki yol karın doyururmuş gibi. Sonra diyorlar ki bakın tek başımıza gelemedik ortalık bir anda karıştı, ona göre haaa! Bir ülke düşünün ki ana muhalefet partisinin televizyonda reklamları çıkıyor. Çiftçiye mazotu 1.80 TL yapıcaz diye. Ve ekliyorlar size soran olursa nasıl bu kadar ucuz olur diye, nasıl bu kadar pahalı olur dersiniz. Yani bizim aslında bir çözümümüz, kaynağımız yok ama şu anki rakamların pahalı olduğunu biliyoruz. Haydar hoca bedava yapıcam diyorsa vardır bir bildiği, kaynaklarını da açıkladı, biz de bu kadar diyelim. Diğer muhalefet partisinin liderinin zaten birileriyle anlaşması ortak bir müşterekte buluşması mümkün değil. Adına Mr. No demişler. Sadece meydanlarda konuşuyor, terör üzerinden prim kazanmaya çalışıyor. Terörü nasıl halledeceksiniz diye soranlara birlik beraberlikle diyor. Sanki görüşlerinin, en iyi Kürt ölü Kürt'tür sözü olduğunu herkes bilmezmiş gibi. Demiyor ki Haydar hoca ben Ahmet Türk kardeşimle elele, vatandaşlık maaşıyla, o bölgedeki kardeşlerime hizmet götürerek bu işi hallederim diyor, birlik beraberlik diyor, biz de ancak bu kadarını diyelim. Hakkında fıkralar yazılıyor. Kendisine sormuşlar: 'Niye evlenmediniz?' diye. 'Evet dememek için' diye cevap vermiş. Ama aynı genel başkan AKP hükümeti bu ülkenin köküne kibrit suyu sıkan bir sürü kanun çıkarırken hayır oyu vermedi. Meclis başkanı seçilirken, AKP'nin adayına evet dedi ve onun sayesinde seçildi. Demek ki canı isteyince evet diyebiliyor. Bir ülke düşünün ki cumhurbaşkanı sırça saraylarda oturuyor. 400 milletvekili diye tutturuyor. Bir taraftan AKP'nin miadının dolduğunu görüp yeni parti kurmaya çalışıyor. Bir yandan seçimlerin istediği şekilde sonuçlanması için kendince önlemler aldığı söyleniyor. Çünkü iktidar giderse mahkeme gelir önüne, biliyor. Kandırıldık da kandırıldık diyor, başka bir şey demiyor.Bir ülke düşünün ki ateş çemberi ortasında, sağlık, eğitim, ekonomi, dış politika hepsi iflas etmiş. Vatandaş ise algı operasyonlarıyla bambaşka bir alemde yaşıyor. Ülkede neler olup bittiğini anlamadan, bilmeden. Hatta bir ülke düşünün ki saatin kaç olduğunu bile bilen yok. Siz böyle bir ülkede yaşamak ister misiniz?İstemezseniz, gelin 1 Kasım'da aklınızı başınıza devşirin. Oy kabinine girdiğinizde vicdanınızın sesini dinleyin. Alışkanlıklarınızı terk edin, sağduyulu olun. Çözüm var, bu çözümün adresi de belli. Taklit edip, çalanları değil aslını tercih edin. Oyunuzu Haydar Baş'tan yana kullanın ki güzel günler bizim olsun. Bu ülkeyi refah ve huzur içinde düşünelim?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Asude Havuzlu / diğer yazıları
- Mutluluk… / 22.11.2020
- Üniversite sınavındaki sorunları değil sistemi tartışalım / 02.07.2020
- Kaynakların sınırsızlığı üzerine / 23.04.2020
- Artık kimse... / 18.04.2020
- Yetim kalmak / 03.04.2020
- #HayatMEMleevesığar / 30.03.2020
- Covid-19’a bir de buradan bakın-II / 26.03.2020
- Covid-19’a bir de buradan bakın / 25.03.2020
- Başkalarının acısına bakmak / 05.03.2020
- Coğrafya kader midir? / 03.03.2020
- Üniversite sınavındaki sorunları değil sistemi tartışalım / 02.07.2020
- Kaynakların sınırsızlığı üzerine / 23.04.2020
- Artık kimse... / 18.04.2020
- Yetim kalmak / 03.04.2020
- #HayatMEMleevesığar / 30.03.2020
- Covid-19’a bir de buradan bakın-II / 26.03.2020
- Covid-19’a bir de buradan bakın / 25.03.2020
- Başkalarının acısına bakmak / 05.03.2020
- Coğrafya kader midir? / 03.03.2020