"Şu mektepler olmasaydı maarifi ne güzel idare ederdim" demiş Osmanlı Maarif Nazırı (Eğitim Bakanı) Emrullah Efendi. Sözü söyleyen bu zat mı? Rivayet muhtelif…
Neyse biz, kendini Anayasa Mahkemesi'nden (AYM) büyük gören zat-ı muhteremden, Devlet Bahçeli'den söz edelim. Bu siyasetçimiz, AYM'yi kapatalım dedi. Eski maarifçinin dediği gibi, şu mektepler olmasaydı… MHP lideri de şu Anayasa Mahkemesi olmasaydı anlamında mahkemeyi kapatalım gitsin dedi. Kimden ilham aldı, bu sözü söylerken? Ettiği lafa kulağımız aşina. Daha önce de TBMM eski başkanlarından ve AKP'nin kurucularından Bülent Arınç, "Gerekirse Anayasa Mahkemesi'ni kapatırız" demişti.
AYM, HDP'nin kapatılması davasında usul yönünden eksiklikler nedeniyle iddianameyi, eksikliklerin giderilmesi için, Başsavcılığa iade etti.
Vay! Sen misin iddianameyi iade eden!.. Bahçeli hırsından küplere bindi. Ve AYM'yi kapatın, hükmünü verdi.
Demek ki bu zat Anayasayı, anayasa hukukçularından ve AYM yargıçlarından çok daha iyi biliyormuş. İktidarın küçük ortağı bu çıkışıyla AKP'nin yargı reformuna bir darbeyle katkıda bulunmuş oldu!
Gelelim asıl meseleye ve sorumuzu soralım: Yargıdan neden korkuyorsunuz?
Cumhuriyet tarihimizde hiç görülmemiş şekilde, yargı, ülkemizi yönetenler tarafından haksız eleştirilere ve baskıya uğruyor. Gerektiğinde herkesin sığınabileceği bir yer olması gereken yargı, yeri geldikçe eleştirilip küçük düşürülmeye çalışılıyor. Yargı bağımsızlığı hiçe sayılıyor. İşlerine gelmeyen yargı kararları uygulanmıyor.
Yargı bağımsızlığını düzenleyen anayasamızın 138'inci maddesi, "Yargıçlar görevlerinde bağımsızdırlar. Hiçbir organ ve kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve yargıçlara emir veremez, genelge gönderemez, önerilerde bulunamaz. Yasama ve yürütme organları, yargı kararlarına uymak zorundadırlar" diyor. Bir de olanlara bakalım. Ülkeyi yönetenler, anayasanın bu açık hükmüne uyuyorlar mı? Herkese örnek olacak şekilde, yargıyı her türlü haksız ve hukuk dışı eleştirilerden koruyup hukukun üstünlüğünü savunuyorlar mı? Yoksa tam tersine, her fırsatta, yargıyı aşındırıyorlar mı? Son örnek Bahçeli olayı. AYM kapatılsın diyen Devlet Bahçeli, anayasanın 138.maddesine aykırı davranışıyla anayasayı ihlâl suçu işlemiştir. Ve sanık durumuna düşmüştür. Sadece Bahçeli değil, aynı durumda başka siyasiler de sanık mevkiindedir. İşin bu noktasında, "Yargı ayağa kalk!" diyoruz. Ayağa kalkamıyorsa sorumlular, yargıyı mecalsiz bırakanlardır.
Bu arkadaşlar, kendi yanlışlarını hoş gören, yaptıkları hukuk dışılıkları görmezden gelen bir yargı istiyorlar. İşlerine gelmiyorsa AYM'yi, Yargıtay'ı, Danıştay'ı da suçlayabiliyorlar.
Ancak yargı tanımazlığın kimseye yararı yoktur. Günü geldiğinde yaptıklarının hesabını vereceklerdir.
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023