Beşiktaş taraftarı İnönü'de yine mutlu olamadı. Beşiktaş Alanyaspor karşısında beraberlik ile yetinmek zorunda kaldı.
Karşılaşma ortalamanın üzerinde bir tempo ile başladı.
Lakin tempoyu yükselten kendi saha ve seyircisi önünde oynayan Beşiktaş değildi.
Karşılaşmanın ilk anlarında futbol adına doğruları yapan taraf Alanyaspor idi.
Öncelikle oyunu 2. bölgede iyi sıkıştıran Alanyalılar, Beşiktaş'ın oyuna hakim olmasına izin vermediler.
Buldukları erken gol tamamıyla Zainutdinov'un hatalarından kaynaklandı.
Sol bek Zainutdinov mevki olmadığı halde orta sahanın ortasında bir ikili mücadele kaybetti.
Rakibinin kazandığı topu Zainutdinov'un olması gerektiği yerdeki boş alana pas olarak iletmesi ile gelişen hücum korner ile sonuçlandı.
Kullanılan köşe vuruşu ise golle neticelendi. Bakın Beşiktaş yediği bu golde futbolun bütün yapılmaması gerekenlerini yapıyordu.
Önce mevkini kaybeden Zainutdinov. Zainutdinov'un orta sahanın ortasında yaptığı ikili mücadeleyi yapması gereken asıl oyuncuların bunu yapmaması ve en önemlisi bütün bu hataların Beşiktaş'ın hızlı oyunda dağılması sonucu ortaya çıkması.
Golde Emirhan'ın golü atan Lima'nın kendini ittiği iddiası ise benim vicdanıma göre haklı değildi. Yani bence gol nizami idi.
Beşiktaş kısa sürede Alanyalıların basit bir savunma hatası ile beraberlik golünü buldu.
Fakat bu golden 35. dakika civarlarına kadar oldukça iyi bir tempoda oynayan Alanyaspor maçın hakimiydi.
Bu dakikalarda Beşiktaş savunması yeni bir hata yapmadı ve mevkilerini kaybetmeden doğru pozisyon alarak Alanyaspor'a ikinci bir gol şansı tanımadı.
Bu bölümde Alanya, Beşiktaş'ın istediği boş alanları da veriyordu.
Her ne kadar Beşiktaş ileri uzun toplar ile bu fırsatı değerlendirmek istese de bunlardan da sonuç çıkmadı.
35 civarlarında tempo düştükten sonra Beşiktaş kıpırdanır gibi oldu.
Şimdi bakın Beşiktaş'ın bu sezon yaşadığı başarısızlığın temelinde Rafa Silva var.
Bir kere iyi bir pasör değil. Topla olan ilişkisi zayıf. Bu hâliyle iyi bir orta saha oyuncusu olamaz.
Adam eksiltme yeteneği yok gibi. Dar alanda etkisiz.
Bu şart onu iyi bir kanat oyuncusu adayı yapamıyor. Tek özelliği var. Boş alan buldu mu muazzam bir sürat ile topla koşu yapıyor.
Bu da Beşiktaş açısından sonuç almak adına yetersiz bir meziyet.
41'de Rafa Silva komik denebilecek bir hata ile Beşiktaş hücumunu harcadı mesela.
Rafa Silva bu dakikada rakip kaleye doğru koşu yapan Gedson'a bir pas attı.
Ne var ki top yüzü kaleye dönük olan Gedson'un arkasına düştü.
Böyle olur mu? Beşiktaş böyle oyun organize edemez ki. Taraftar hâliyle çile çekiyor.
İkinci yarıya gelelim. Bu yarı tempo ilk yarıya nazaran daha düşüktü.
Her iki takım da karşılıklı olarak oyuna hakim olmaya çalıştı.
Beşiktaş ancak 82'den sonra oyunu zorladı.
Bu dakikalarda Rafa Silva çok büyük efor sarf etti. Ne var ki bunlardan sonuç alamadı.
Tabii daha öncesinde Beşiktaş'ta hatalar eksik olmadı değil.
64'te yine bir Rafa Silva hatası kanımca Beşiktaş'ı net bir pozisyondan etti.
18 içinde topu kaleye paralel yollayan Gedson'dan pası alan Rafa Silva 6 pas civarında 2 kişi arasına daldı.
Hâlbuki topu geriye çekse iki rakibi de oyundan düşebilir. Ne var ki bu yetenekler Rafa Silva'da yok.
79'da bir hata ile pozisyonun oluşmasını bu kez önleyen Semih Kılıçsoy idi.
Bu hücumda bu sefer olumlu işler yapan Rafa Silva'nın pasında kendini top ile rakip arasına sokmayan Semih pozisyonun gelişmesini engelledi.
82'de Semih'in bir de yine Rafa Silva'nın pasına yaptığı çok kötü vuruş var. Sonuç kaçan net bir gol ve kahrolan Beşiktaş taraftarı.
Netice olarak maç berabere tamamlandı. Son olarak da Beşiktaş taraftarına şunu söylemek lazım.
İşiniz takımı desteklemek. Hatalar kaçınılmaz. Bu hatalara takılıp kendi oyuncunu demoralize etmenin ne anlamı var.
Sen böyle yapınca hata olmayacak mı? Elbette hatalar olmaya devam edecek.
Oraya çıkıp oynamak öyle kolay bir şey mi? Taraftarın bunları iyi düşünmesi lazım.
Beşiktaş bu sezonu da iddiasız kapatacak. Fakat Beşiktaş çok büyük bir camia olduğu için elbette bir çözüm üretilecek.
Bundan dolayı taraftarın asıl görevine yani takımı sonuna kadar desteklemeye odaklanması gerekiyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Göksu / diğer yazıları
- Bir varmış bir yokmuş / 21.04.2025
- Galatasaray Muslera'sız oynayabilirdi / 19.04.2025
- Günün adamı Livakoviç / 14.04.2025
- Bu nasıl üçüncü, bu nasıl lider? / 12.04.2025
- Mustafa'dan Fener'e hayat öpücüğü / 07.04.2025
- Fenerbahçe için hazin son / 03.04.2025
- Artık namağlup değil / 30.03.2025
- Bodrumspor beklendiği gibi çıkmadı / 29.03.2025
- Hak ettiğimiz yerdeyiz / 24.03.2025
- A Ligi'ne yaklaştık / 21.03.2025
- Galatasaray Muslera'sız oynayabilirdi / 19.04.2025
- Günün adamı Livakoviç / 14.04.2025
- Bu nasıl üçüncü, bu nasıl lider? / 12.04.2025
- Mustafa'dan Fener'e hayat öpücüğü / 07.04.2025
- Fenerbahçe için hazin son / 03.04.2025
- Artık namağlup değil / 30.03.2025
- Bodrumspor beklendiği gibi çıkmadı / 29.03.2025
- Hak ettiğimiz yerdeyiz / 24.03.2025
- A Ligi'ne yaklaştık / 21.03.2025