Basra ismiyle anıldığı körfezin 50 km kuzey batısında, doğusunda Şattül Arap'ın aktığı eski çağların efsanevi ticaret, ilim ve bilim şehri.
Müslümanlar tarafından fetih olunması ile eski değerini kat be kat arttıran Basra, İran'a ve Orta Asya ya yapılan seferlerde karargâh merkezi olmuştur. İslami ilimlerde, Arap dilinde, bilimde, ilim merkezi olmuş, Hasan Basri gibi Tabiinin çok büyük âlimlerini yetiştirmiştir.
Basra, coğrafi konumundan dolayı tarihi İpek Yolunun önemli limanlarından, dolayısıyla ticaret merkezlerinden biri olmuştur. Hindistan'a ve uzak doğuya deniz yolundan yakınlığı, büyük bir yerleşim yeri olan Bağdat'a Dicle'den yapılan nehir taşımacılığı ile bağlanması, Basra'nın değerini artırmıştır. Bağdat'ın Şam ve Akdeniz'e açılan kapı olması, Basra'nın deniz, nehir ve kara yollarının kesiştiği bir merkez olmasına sebebiyet vermiştir.
14. Yüzyıldaki coğrafi keşifler daha sonrasında 18. Yüzyılda Süveyş kanalının açılması Basra'nın değerini düşürmüş olsa da, ticaretle uğraşan İngiliz ve Portekizli tüccarlar bölgenin değerini korumuş ve bölgeye yerleşmişlerdir.
İngilizlerin orta doğuyu birinci Dünya savaşında işgalinde çok hassas bir nokta olan Basra, Hindistan'dan orta doğuya ve Bağdat'a yapılan askeri sevkiyatlarda önemli bir nokta olmuş nehir taşımacılığının en çarpıcı örnekleri sergilenmiştir.
İkinci Dünya savaşında müttefikler Rusya'ya yaptıkları yardımları Basra limanından gerçekleştirmişlerdi.
Basra petrol bakımından çok zengin yataklara sahip bir bölgedir, komşusu Kuveyt'teki yeraltı zenginliklerinin aynısına sahip olmasına rağmen hayat seviyesi kıyaslama yapılamayacak derecede çok aşağılardadır.
Basra, 1980-1988 yılları arasında İran ?Irak savaşının tam ortasında en şiddetli çatışmalara şahit olmuştu. Halkının neredeyse tamamı Şii olan Basra, Saddam Hüseyin'i, Şii İran'a karşı desteklemişti. Tabi ki bu savaşta her iki tarafta savaşanlar, seneler boyu Türkmen ve Şiiler olmuştur.
Daha sonrasında 1990 yılında Saddam Hüseyin'in, Kuveyt'i işgal etmesi, 1991 yılında birinci, 2003 yılında ikinci, körfez çıkartmalarında Basra, Amerika ve Müttefikleri tarafından yapılan bombardımanlar da tamamen çöktü. Basra gerçekten, harap olmuş, altyapısı çökmüş, yolları bozulmuş ve şehir görüntüsünden çıkarak büyük bir köy görüntüsüne bürünmüştür.
Basra'da her yerden petrolün fışkırmasından (çıkma değil) dolayı, toprak fiyatlarının çok pahalı olması, Devletin yeni yerleşim yerleri açmaması, Basra'daki gençlerin başka şehirlere göç etmesinin en büyük sebebi. Basra'nın problemi, işsizlik ve üretimsizlik?
Çalıştırılmayan Ortadoğunun en büyük demir çelik fabrikası, yeni yapılıp merdivenleri konulmadığından bilerek hizmet dışı bırakılan, yaya üst geçitleri, elektriğini jeneratör bir gemi'ye yakıt sağlayarak elde eden Basra'nın yazları klimaları kışları sobaları çalıştırmayan elektriği, görülebilecek ilginç görüntüler.
Halen Basra cana yakın insanları ilegüzel bir İslam diyarı. Basra harap edildikten sonra, Basra'ya gidip görmek böyle bir şey?
Müslümanlar tarafından fetih olunması ile eski değerini kat be kat arttıran Basra, İran'a ve Orta Asya ya yapılan seferlerde karargâh merkezi olmuştur. İslami ilimlerde, Arap dilinde, bilimde, ilim merkezi olmuş, Hasan Basri gibi Tabiinin çok büyük âlimlerini yetiştirmiştir.
Basra, coğrafi konumundan dolayı tarihi İpek Yolunun önemli limanlarından, dolayısıyla ticaret merkezlerinden biri olmuştur. Hindistan'a ve uzak doğuya deniz yolundan yakınlığı, büyük bir yerleşim yeri olan Bağdat'a Dicle'den yapılan nehir taşımacılığı ile bağlanması, Basra'nın değerini artırmıştır. Bağdat'ın Şam ve Akdeniz'e açılan kapı olması, Basra'nın deniz, nehir ve kara yollarının kesiştiği bir merkez olmasına sebebiyet vermiştir.
14. Yüzyıldaki coğrafi keşifler daha sonrasında 18. Yüzyılda Süveyş kanalının açılması Basra'nın değerini düşürmüş olsa da, ticaretle uğraşan İngiliz ve Portekizli tüccarlar bölgenin değerini korumuş ve bölgeye yerleşmişlerdir.
İngilizlerin orta doğuyu birinci Dünya savaşında işgalinde çok hassas bir nokta olan Basra, Hindistan'dan orta doğuya ve Bağdat'a yapılan askeri sevkiyatlarda önemli bir nokta olmuş nehir taşımacılığının en çarpıcı örnekleri sergilenmiştir.
İkinci Dünya savaşında müttefikler Rusya'ya yaptıkları yardımları Basra limanından gerçekleştirmişlerdi.
Basra petrol bakımından çok zengin yataklara sahip bir bölgedir, komşusu Kuveyt'teki yeraltı zenginliklerinin aynısına sahip olmasına rağmen hayat seviyesi kıyaslama yapılamayacak derecede çok aşağılardadır.
Basra, 1980-1988 yılları arasında İran ?Irak savaşının tam ortasında en şiddetli çatışmalara şahit olmuştu. Halkının neredeyse tamamı Şii olan Basra, Saddam Hüseyin'i, Şii İran'a karşı desteklemişti. Tabi ki bu savaşta her iki tarafta savaşanlar, seneler boyu Türkmen ve Şiiler olmuştur.
Daha sonrasında 1990 yılında Saddam Hüseyin'in, Kuveyt'i işgal etmesi, 1991 yılında birinci, 2003 yılında ikinci, körfez çıkartmalarında Basra, Amerika ve Müttefikleri tarafından yapılan bombardımanlar da tamamen çöktü. Basra gerçekten, harap olmuş, altyapısı çökmüş, yolları bozulmuş ve şehir görüntüsünden çıkarak büyük bir köy görüntüsüne bürünmüştür.
Basra'da her yerden petrolün fışkırmasından (çıkma değil) dolayı, toprak fiyatlarının çok pahalı olması, Devletin yeni yerleşim yerleri açmaması, Basra'daki gençlerin başka şehirlere göç etmesinin en büyük sebebi. Basra'nın problemi, işsizlik ve üretimsizlik?
Çalıştırılmayan Ortadoğunun en büyük demir çelik fabrikası, yeni yapılıp merdivenleri konulmadığından bilerek hizmet dışı bırakılan, yaya üst geçitleri, elektriğini jeneratör bir gemi'ye yakıt sağlayarak elde eden Basra'nın yazları klimaları kışları sobaları çalıştırmayan elektriği, görülebilecek ilginç görüntüler.
Halen Basra cana yakın insanları ilegüzel bir İslam diyarı. Basra harap edildikten sonra, Basra'ya gidip görmek böyle bir şey?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Ali Nezir / diğer yazıları
- Maarif yüzyılı! / 13.01.2025
- Denizcilik İşletmeleri / 27.12.2024
- Savaşların kazananları! / 06.12.2024
- Ortadoğu’da gözü olanlar! / 25.10.2024
- Şam’ın ve Halep’in limanı Beyrut’tur! / 18.10.2024
- Kahire’deki Türk şehitliği! / 20.09.2024
- Kavimler göçü veya sığınmacılar! / 17.08.2024
- Avrupalıların keşif dediği ‘sömürü’! / 09.08.2024
- Top oynayan çocuklara atılan füze / 30.07.2024
- Kerbela! / 16.07.2024
- Denizcilik İşletmeleri / 27.12.2024
- Savaşların kazananları! / 06.12.2024
- Ortadoğu’da gözü olanlar! / 25.10.2024
- Şam’ın ve Halep’in limanı Beyrut’tur! / 18.10.2024
- Kahire’deki Türk şehitliği! / 20.09.2024
- Kavimler göçü veya sığınmacılar! / 17.08.2024
- Avrupalıların keşif dediği ‘sömürü’! / 09.08.2024
- Top oynayan çocuklara atılan füze / 30.07.2024
- Kerbela! / 16.07.2024