Erdoğan'ın partisinin istişare toplantısında Hz. Hüseyin ve Ehl-i Beyt hakkında yaptığı konuşmaya dikkat etmek gerek. Ehl-i Beyt hakkında, Sünni dünyada bilinenler çok yetersizdir. Daha çok slogan tarzındadır. Hatta peygamber efendimizin en büyük bayram günü buyurduğu, Gadir Bayramı hakkında hangi Sünni'nin bilgisi vardı; ta ki Prof. Dr. Haydar Baş beyin, Ehl-i Beyti Türkiye'nin ve Sünni dünyanın gündemine getirinceye kadar.Aleviler, Caferiler hatta Ehl-i Beyt'e sevgisi olan Sünniler de Sayın Baş'ın etrafında toplanmaya başladılar. Bundan malum siyaset son derece rahatsız oldu. Bu defa, her fırsatta Ehl-i Beyt'ten bahsetmeye başladılar. Sayın Başbakan tarihi ve İslam'ı bilmiyor olacak ki, ya Kerbela'yı anlamıyor ya da kendi fikrine destek olarak kullanmaya kalkıyor.Diyor ki;"Kerbela doğru anlaşılmamıştır." "Suriye'de 130 binden fazla insan hayatını kaybetmiştir." Suriye'de Kerbela yaşanıyor dedikten sonra da "Şam'daki Yezid halkına ölüm gönderiyor" diye hükmünü veriyor. Sayın Başbakan! ABD, İsrail, Avrupa ve AKP hükümeti müdahale etmeseydi, Suriye'de bu kadar insan hayatını kaybetmez ve milyonlarcası muhacir çıkmazdı.Esad kendi ülkesinde sosyal devleti kurmayı başarmış bir liderdi. Huzur ve barış vardı memleketinde. Ülkeyi yakıp yıkan sizler değil misiniz?Esad olsa olsa emperyalizme karşı mücadele veren; milletinin dinini, canını ve namusunu koruyan bir Hüseyin'dir."Bizim safımız Yezitlerin safı değil, Hz. Hüseyin'in safıdır" diyen Başbakan acaba tövbe mi ediyor diye düşünmedim değil. Ancak yanlış politikasına, Hz. Hüseyin'i şahit göstermeye çalışması özrünün kabahatinden büyük olmasıdır.Bakın bitmedi; Sayın Başbakan bir şeyi daha örtmeye çalışıyor. Coğrafyamızdaki çatışmalar hakkında "Şii ve Sünni çatışması değil" diyerek savunma yapıyor. İslam coğrafyasında Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) kapsamında bir Şii - Sünni çatışması yaşanıyor. Bütün dünya bunu konuşuyor; üstelik bu çatışma ülkemize kadar sirayet etmeye başlamıştır.* * * Türkiye'deki son siyasi gelişmelere baktığımızda Alevilerin ulusal duruş ortaya koyduğu görülecektir. Gezi parkı olaylarında can veren gençlerin Alevi olması bir tesadüf değildir. Bugüne kadar Aleviler dışlandılar, eğitimleri verilmedi. Ama onlar bugüne kadar dedelerin, babaların, anaların sohbetleri ile geldiler, ozanların değişleriyle geldiler. Şimdi Aleviler üzerinde yeni bir oyunun sahnelendiğini görüyoruz.Karşı çıktılar bitiremediler, seslerini ve soluklarını kesemediler. Şimdi yanlarında görünüp bölmek ve yok etmek taktiği güdülüyor. Bunun siyasi ayağı var, bunun sosyal ayağı var. Bunlar işbirliği yapmış durumdalar.* * *Bugün Alevi ve Şiilerin Hüseyni duruşuna ihtiyaç vardır.İmam Hüseyin dünyalık hiçbir hesap yapmadan hakkın yanında durdu. Görüyorum ve inanıyorum ki, Aleviler de bu oyuna gelmeyecektir. Bu vebali sırtlarına almayacaklardır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi / diğer yazıları
- Ekonomik buhrana karşı çözümümüz var / 09.04.2025
- Adalet mi dediniz hakkaniyet mi? / 05.04.2025
- Yunan bayramı, Türk dersi / 29.03.2025
- Asıl rakip ne İmamoğlu ne Yavaş: Hükümetin en büyük sınavı geçim krizi / 24.03.2025
- Bozduğun kantar seni de tartacak / 23.03.2025
- Adaletin zarfı ve mazrufu: İmamoğlu olayı üzerine bir toplumsal okuma / 22.03.2025
- ABD açıktan İran’ı hedef olarak gösterdi / 20.03.2025
- Dünya ateş çemberinde: Türkiye’nin stratejisi ne olmalı? / 10.03.2025
- Wilson’dan İmralı’ya: Türkiye’yi bölme planı mı devrede? / 04.03.2025
- Oruç, ilahi bir emir ve bilimsel bir şifadır / 03.03.2025
- Adalet mi dediniz hakkaniyet mi? / 05.04.2025
- Yunan bayramı, Türk dersi / 29.03.2025
- Asıl rakip ne İmamoğlu ne Yavaş: Hükümetin en büyük sınavı geçim krizi / 24.03.2025
- Bozduğun kantar seni de tartacak / 23.03.2025
- Adaletin zarfı ve mazrufu: İmamoğlu olayı üzerine bir toplumsal okuma / 22.03.2025
- ABD açıktan İran’ı hedef olarak gösterdi / 20.03.2025
- Dünya ateş çemberinde: Türkiye’nin stratejisi ne olmalı? / 10.03.2025
- Wilson’dan İmralı’ya: Türkiye’yi bölme planı mı devrede? / 04.03.2025
- Oruç, ilahi bir emir ve bilimsel bir şifadır / 03.03.2025