Filistin lideri Arafat'ın, yeğeni Musa Arafat'ı Filistin güvenlik şefi olarak atamasının ardından artan ve bir türlü dinmek bilmeyen protesto eylemleri yerini sükunete bıraktı.
Filistin'deki kaotik durumu kaçınılmaz bir fırsat olarak gören muhalif güç odakları hatırlayacak olursanız Arafat'a yüklenmek için koz olarak kullandılar.
Vehameti kavrayan ve buhranı dindirmek isteyen Arafat sonunda geri adım atmak zorunda kaldı.
Arafat geri adım atarken ve yeni süreçte yeni bir karar verirken Başbakan Kurey ve milletvekilleriyle istişarelerde bulundu.
Arafat'ı diktatör olarak niteleyen bazı kesimler de iyi bir demokrasi sınavı almış oldular.
Bush bile danışmanlarına danışmadan bir ülkeyi savaşa sokarken; savaşın içindeki Arafat danışmanlarını yanından ayırmıyor...
İç tepkileri sindirmekte güçlük çeken Kurey, Arafat'a kaos sırasında istifa dilekçesini vermiş, Arafat bunu geri çevirmişti.
Arafat'ın attığı yeni adım Filistin'in dalgalı siyasetini yatıştırdı.
Reformlarını yeniden devreye sokacağını ve bunun için de şartların müsait olduğunu söyleyen Başbakan Kurey istifasını bizzat kendisi geri aldı.
Arafat'a yeni oyun başlıklı yazımızda "Filistin'in iç dengelerinin sarsılmakta olduğunu, bunu dengede tutmak için Arafat'ın bazı tavizler vermesi gerektiğinin kaçınılmaz olduğunu'' dile getirmiştik.
Arafat bizi yanıltmadı.
Filistin'in önceliklerini ve Filistin halkının taleplerini çok iyi bilen ve bu dengeyi yıllardan beri sarsmadan elinde tutan Arafat'ı bu açıdan takdir etmek lazım.
Filistin hükümet kanadında başbakan değişse de Arafat yerinde kalmaya devam ediyor.
Arafat'ın kalıcılığıyla Filistin'in devamlılığı eşzamanlı yürüyor adeta.
Filistin davasıyla özdeşleşen Arafat ile Denktaş bu paralelde uyuşuyorlar.
Filistin'de Arafat, KKTC'de Denktaş.
Filistin'deki gerilimin artması için teyakkuzda bekleyen İsrail hayal kırıklığı yaşadı.
Filistin'i içten çökertmenin hesabını yapan Şaron yönetimi, Filistin'deki birliğini bozulması için elini ovuşturmaktaydı.
Filistin'i yok etme adına ilk aşamada Hamas liderlerini katleden, ardından Hizbullah örgütünü kafasına koyan Şaron yönetimi, sıranın Arafat'ta olduğunu söyleyerek devlet terörüne ivme vermişti.
Beklenenle gerçekleşen uyuşmadı.
Filistin'deki karışıklıktan huzur çıktı.
Tanklara karşı taşla, rokete karşı kuru sıkı silahlarla mücadele veren Filistinliler, içerideki direniş duvarını perçinlediler.
Başbakan Kurey ve Arafat'ın bundan sonra atacağı ortak adımlar büyük önem arzediyor.
Filistin idaresi en az Şaron ve şahinleri kadar birlik olmak zorunda.
Filistin'de son günlerde tırmanan buhran biterken huzur için yeni bir kapı aralanmış oldu.
Kendi birliğini içte sağlayamayan tüm toplumlar tarihin her döneminde dış güçlerce kontrol edilmişler, huzur ve barıştan uzak yaşamışlardır.
Filistin böyle bir sınavdan geçiyor.
Filistin'deki kaotik durumu kaçınılmaz bir fırsat olarak gören muhalif güç odakları hatırlayacak olursanız Arafat'a yüklenmek için koz olarak kullandılar.
Vehameti kavrayan ve buhranı dindirmek isteyen Arafat sonunda geri adım atmak zorunda kaldı.
Arafat geri adım atarken ve yeni süreçte yeni bir karar verirken Başbakan Kurey ve milletvekilleriyle istişarelerde bulundu.
Arafat'ı diktatör olarak niteleyen bazı kesimler de iyi bir demokrasi sınavı almış oldular.
Bush bile danışmanlarına danışmadan bir ülkeyi savaşa sokarken; savaşın içindeki Arafat danışmanlarını yanından ayırmıyor...
İç tepkileri sindirmekte güçlük çeken Kurey, Arafat'a kaos sırasında istifa dilekçesini vermiş, Arafat bunu geri çevirmişti.
Arafat'ın attığı yeni adım Filistin'in dalgalı siyasetini yatıştırdı.
Reformlarını yeniden devreye sokacağını ve bunun için de şartların müsait olduğunu söyleyen Başbakan Kurey istifasını bizzat kendisi geri aldı.
Arafat'a yeni oyun başlıklı yazımızda "Filistin'in iç dengelerinin sarsılmakta olduğunu, bunu dengede tutmak için Arafat'ın bazı tavizler vermesi gerektiğinin kaçınılmaz olduğunu'' dile getirmiştik.
Arafat bizi yanıltmadı.
Filistin'in önceliklerini ve Filistin halkının taleplerini çok iyi bilen ve bu dengeyi yıllardan beri sarsmadan elinde tutan Arafat'ı bu açıdan takdir etmek lazım.
Filistin hükümet kanadında başbakan değişse de Arafat yerinde kalmaya devam ediyor.
Arafat'ın kalıcılığıyla Filistin'in devamlılığı eşzamanlı yürüyor adeta.
Filistin davasıyla özdeşleşen Arafat ile Denktaş bu paralelde uyuşuyorlar.
Filistin'de Arafat, KKTC'de Denktaş.
Filistin'deki gerilimin artması için teyakkuzda bekleyen İsrail hayal kırıklığı yaşadı.
Filistin'i içten çökertmenin hesabını yapan Şaron yönetimi, Filistin'deki birliğini bozulması için elini ovuşturmaktaydı.
Filistin'i yok etme adına ilk aşamada Hamas liderlerini katleden, ardından Hizbullah örgütünü kafasına koyan Şaron yönetimi, sıranın Arafat'ta olduğunu söyleyerek devlet terörüne ivme vermişti.
Beklenenle gerçekleşen uyuşmadı.
Filistin'deki karışıklıktan huzur çıktı.
Tanklara karşı taşla, rokete karşı kuru sıkı silahlarla mücadele veren Filistinliler, içerideki direniş duvarını perçinlediler.
Başbakan Kurey ve Arafat'ın bundan sonra atacağı ortak adımlar büyük önem arzediyor.
Filistin idaresi en az Şaron ve şahinleri kadar birlik olmak zorunda.
Filistin'de son günlerde tırmanan buhran biterken huzur için yeni bir kapı aralanmış oldu.
Kendi birliğini içte sağlayamayan tüm toplumlar tarihin her döneminde dış güçlerce kontrol edilmişler, huzur ve barıştan uzak yaşamışlardır.
Filistin böyle bir sınavdan geçiyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Cevat Kışlalı / diğer yazıları
- Suikastın geri planı / 09.05.2006
- Sessizliğin sesi / 28.03.2006
- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü / 08.03.2006
- Hangi ittifak, hangi kadın? / 26.01.2006
- Varoluş mücadelesi / 24.01.2006
- Bu M.E.M'leket bizim / 01.12.2005
- Çözüm mü dediniz? / 27.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 04.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 21.10.2005
- Felaket kapıda / 19.10.2005
- Sessizliğin sesi / 28.03.2006
- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü / 08.03.2006
- Hangi ittifak, hangi kadın? / 26.01.2006
- Varoluş mücadelesi / 24.01.2006
- Bu M.E.M'leket bizim / 01.12.2005
- Çözüm mü dediniz? / 27.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 04.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 21.10.2005
- Felaket kapıda / 19.10.2005