AİHM "Parayı da siz verin, toprağı da'" diyor

Türkiye, Kıbrıs'ta celladına gülümsüyor.Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Kıbrıslı Rum Mira Ksenides-Arestis davasında, Türkiye'nin "mülkiyet ihlalinde bulundu"ğu kararını verdi; "tazminat ödenmesi"ne gerek görmedi. Mahkeme, KKTC'de etkin bir iç hukuk yolu oluşturulmasını talep etti.Ankara bayram yapıyor, AKP hükümeti seviniyor. Türkiye, bu AİHM kararını güya "diplomatik başarı" ilan ediyor.Olan şu; Avrupa, KKTC'yi Rumlara vermek konusunda Türkiye'nin de katkılarıyla "ray değiştir"di o kadar...Bu kararın sevinilecek tarafı yok? AİHM, KKTC'nin ipini çekecek celladı değiştirdi sadece.İdam sehpasındaki KKTC'nin ayaklarına altındaki sandalyeyi devirecek "cellad"ı kendi içinden buldu... İşleri o istikamette hallediyor. Düzenlemeleri ona göre yapıyor.Türkiye, işte bu "vahim karar"a seviniyor. Türkiye celladına gülümsüyor.Hükümet zannediyor ki, KKTC'yi M. Ali Talat eliyle AB'ye boğdurursak ucu bize dokunmaz.Hükümet zannediyor ki, KKTC'yi bizzat kendi ellerimizle değil de, KKTC'de "işbaşına getirilenler" eliyle Rumlara verirsek, biz bu işten sıyrılırız.Kurtulamazsınız beyler...AİHM, Türkiye'nin açıkça "işgaci olduğu"nu tescilledi. Nitekim 6'ya karşı 1 oyla alınan kararda, Türk yargıç Rıza Türmen, Türkiye'nin "işgalci" olarak yaftalanması sebebiyle itiraz etti.Türkiye'ye "mülkiyet ihlalinde bulunuyorsun" demek, ne demek?Sen, başkasının toprağında bulunuyorsun demek. Sen Rum'un toprağında bulunuyorsun demek.AİHM "leb" dedi; ama lafın tamamı bu?O zaman, Türkiye'nin tazminat ödemesine gerek yok, hükmü ne anlama geliyor?Türkiye'nin tazminat ödemesine gerek yok; zira zaten KKTC hükümeti, Rumların üzerinde hak iddia ettiği toprakların geri verilmesine dair yasal ve hukuki düzenlemeler yaptı. M. Ali Talat önden halletti o işi.Talat'ın misyonu bu; R. T. Erdoğan'ın görevi ise, kendisinin de ifade ettiği üzere "KKTC'yi pazarlamak".KKTC Meclisi, Kıbrıslı Rumların 1975 öncesinde Kuzey Kıbrıs'ta bıraktıklarını iddia ettikleri malların iadesini, takas edilmesini ve tazminini öngören yasayı 19 Aralık'ta oyçokluğuyla kabul etti.Dışişleri Bakanlığı, "AKP ile danışıklı karar"ı andıran KKTC'nin bu düzenlemesinden son derece memnun kaldığını açıklamıştıAİHM yeni kararında, KKTC'de Rum mallarını iade edecek kurumun "AİHM standartlarına uygun" olması ve bunun 3 ay içinde gerçekleştirilmesi istendi. Bu şu demek... AİHM, KKTC'de şubeler açıyor, malları bizzat kendi elleriyle Rumlara verecek.Rumlar artık KKTC'deki toprak taleplerini, ilgili mahkemelere veya yerel birimlere müracaat ederek bildirecekler, dava edebilecekler... Almak istediklerini alacaklar.AİHM, tazminata neden hükmetsin; adamlar toprak alacaklar.KKTC'ye konacaklar... Üç kuruşa razı olurlar mı? Enayiler mi?Bu arada, "mülkiyet ihlali"nde bulunduğu kabul edilen Türkiye'nin "asker"ini de pek tabii olarak geri çektirecekler.Hem "işgalci" olduğunu kabul edeceksin, hem de o topraklardan çekilmeyeceksin... Bu mümkün mü?AİHM kararında işte bu Bizans oyunu saklı; Türkiye'ye "işgalci olduğu" hukuken kabul ettirilmiş olacak.Sonra da oralardan çıkartılacağız.İş bu olduğuna göre AİHM, daha niye tazminata gerek duysun!?AKP hükümeti, KKTC üzerindeki bu "son oyun"da AB ve Talat ile danışıklı halde değil ise; atması gereken adım, KKTC 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın TBMM'de yaptığı "Kıbrıs milli davadır sözünüzde samimi iseniz, Ek Protokolü reddedin" çağrısına kulak vermektir.AKP hükümeti Ek Protokolü reddederse üzerindeki gölgeyi kaldırmış olur.Aksi halde hiç kimse veya hiçbir manevra AKP'nin KKTC'yi "göz göre göre pazarladığı" gerçeğinin üstünü örtemez.