Acele giden ecele gider!

Hükümet asker gönderme konusunda neden acele ediyor?30 Ağustos zafer bayramını idrak ettiğimiz bu günlerde Hükümet alelacele Bakanlar Kurulunu toplayarak Lübnan'a asker göndermek için prensip kararı aldı. Bu acele hangi sebeplerden kaynaklandı tam olarak bilinmiyor ama Büyükanıt Paşa'nın Genelkurmay başkanlığı görevini devralmadan hemen önce alınması dikkat çekti. Bu acele hükümetin Lübnan'a asker gönderememe gibi bir durumla karşılaştığında sorumluluğu üzerinden atma girişimi olabilir.Nasıl yani?AKP hükümeti kendini ispat etmek istediği yerlere, "bak ben bu kararla Lübnan'a asker göndermek istediğimi gösterdim. Eğer asker gönderemezsem bu sorumluluk hükümete değil başkalarına aittir" der gibi bir mesaj verilmek isteniyor. Yoksa delikten aşağıya süpürülmek an meselesi biliyorsunuz. ABD Dışişleri Bakanı Rice'ın "BM kararını açıkladı hadi bakalım görelim sizi" diye pohpohlaması da Bakanlar Kurulu'nun alelacele toplanmasında önemli bir etken. Zaten Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, "olayın tüm taraflarının Türk askerinin görev alması için talepte bulunduğunu belirterek -karar alınırken- bu etkenin de göz önünde bulundurulduğunu" açıklaması, Bakanlar Kurulu'nun karar alırken nerelerden etkilendiğini göstermektedir.Cümlede geçen, "tüm taraflar" ifadesiyle hangi ülkelerin kastedildiğini söylemeye gerek yok ama yine de ifade edelim. Taraflar İsrail ve ABD'den başkası değildir.Hükümet sözcüsü Çiçek bu karar alınırken, "ülkemizin çıkarları ön planda tutularak, milli menfaatlerimiz neyi gerektiriyorsa konu hassasiyet ve titizlik içerisinde ele alınmıştır" demektedir. Ayrıca Sayın Sözcü, "bir bölge ülkesi olarak Türkiye'nin 'kale arkasından maç seyreder' gibi seyirci kalmasının kesinlikle söz konusu olamayacağını" söylüyor.Şimdi yeri gelmişken Sayın Cemil Çiçek'e bazı sorular soralım.On bir tane Mehmetçiğin başına ABD askerleri tarafından çuval geçirilip, esir edildiklerinde kale arkasından maç seyreder gibi kalmakta bir beis görmeyen AKP hükümeti, Lübnan konusunda sahaya inmeye neden bu kadar hevesli?Kuzey Irak'ta bütün kırmızı çizgilerimiz geçilirken, Türkmenler öldürülüp yerlerinden, yurtlarından edilirken ve ABD-İsrail güdümünde bir Kürt devleti kurulurken hükümetinizi sahada değil de neden kale arkasından maç seyreder vaziyette gördük?İncirlik üssünde bir Türk subay ve eşini ABD'li bir çavuş yere yatırıp hakaret ederek kelepçelediğinde neden hükümetiniz kale arkasından maç seyreder gibi duyarsız kaldı ve hatta olayı örtbas etmeye çalıştı?Eğer ülkemizin çıkarları sizin için azıcık bir değer ifade ediyor olsaydı, bu saydıklarımda gereğini yapardınız. Bundan dolayı lütfen iktidara gelmek için verdiğiniz sözlerin gereğini Türk milletine rağmen yerine getirirken ülkemizin çıkarlarını ön planda tuttuğunuzu söylemeyin. Şunu hiç unutmayın! Kimse size inanmıyor ve herkes delikten aşağıya hükümetiniz süpürülmesin diye çırpındığınızın farkında. Unuttuğunuz çok ama çok önemli bir şey var, sizi delikten aşağıya süpürecek olan ABD değil, Türk milletidir.ABD ve İsrail'in kullanımına yeni limanlar mı açılacak?Çiçek Bakanlar Kurulunda alınan kararları açıklarken, "geçmişte alınan karar çerçevesinde insani amaçlarla, havalimanları ve hava sahalarının kullanılmasının mümkün olduğunu belirterek, bunu teyit etmek amacıyla bir kararın Bakanlar Kurulu'nda imzaya açıldığını" ifade etti. Madem böyle bir karar vardı. Bunun teyit edilmesine ne gerek var? Yoksa Lübnan'a asker gönderme gündemi meşgul ederken hükümet, saman altından su yürüterek yeni hava ve deniz limanlarını İran'ı vurmaya hazırlanan ABD ve İsrail2in kullanımına açmaya mı çalışıyor?