ABD kendine vatan arıyor

Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş her dönemde olduğu gibi oldukça önemli açıklamalar yapıyor.Devletimizin idarecilerinin normal şartlar altında cumhuriyetimizin bekası için bu açıklamaları ve ikazları dikkate alıp, çözüm noktasında ciddi adımlar atması gerekiyor, ama maalesef görünen o ki bu konuda hiçbir adım yok.ABD'li bilimadamları ve askeri kaynaklar, ABD Başkanı Bush'un önüne, iklim şartlarındaki önemli değişikliklerden kaynaklanan bir felaket raporu sundular. Ozon tabakasındaki delinmeler ve zararlı ışınların yeryüzüne ulaşması kutuplardaki buzulların erimesine, bu da dünyadaki iklim dengesinin bozulmasına sebep olmaktadır.Bu dengenin bozulmasıyla Gulf Stream gibi kıtalararası sıcak su akıntıları da soğumakta ve bu durum özellikle ABD'nin buzlanmasına ve İngiltere başta olmak üzere Batı Avrupa ülkelerinin ise bazı yerlerinin buzlanmasına, bazı yerlerinin ise sular altında kalmasına sebep olacaktır.Bazıları hala buna komplo teorisi diyedursun bilimadamları bu tehlikeler konusunda Bush'a raporu çoktan sundu ve sürenin de 20 yıl gibi kısa bir süre olduğunun altını çizdiler. Esasen son zamanlarda ABD'nin yaşadığı okyanus felaketleri -Katrina kasırgası gibi, şu an bazı AB şehirlerinin aşırı yağışlar sebebiyle sular altında kalması, bizim sahillerimizde bile yaşanan deniz kabarmaları bu küresel ısınmanın ve olumsuz iklim şartlarının önemli nedenlerindendir.Yine dikkat edin kışlarımız aşırı kar yağışlı ve soğuk, yağmur yağışları ise yine aşırı ve genellikle sel felaketiyle sonuçlanıyor. Eskiden yaşadığımız bahar mevsimleri neredeyse ortadan kalktı gibi.Peki, bu küresel gelişmelerin ülkemizle ve bizimle alakası nedir?Prof. Dr. Haydar Baş yine önemli bir noktanın altını çiziyor: ABD kendine vatan arıyor; Büyük Ortadoğu Projesi'nin (BOP) asıl hedefi de bu.Sayın Baş, Vatikan orijinli "Dinlerarası Diyalog" ve son versiyonu olan "Medeniyetler İttifakı Projesi"nin de maksadının işte bu hedefe ulaşmak için savaşsız bir işgal olduğunu vurguluyor.Sıkı durun.Bu vatan hedefi kapsamında sadece şu an işgal altında olan Irak, ya da Afganistan yok, tarihi Mezopotamya toprakları da dahil olmak üzere, yeraltı bakir madenlerle dolu, yerüstü ise her karışı verimli arazilerle dolu, bereketli sularla beslenen güzel Türkiye'miz de var.ABD'nin bu projesi, Irak'ta ya da hedefindeki başka coğrafyalarda geçici olarak bulunmadığını, bizzat yerleşim amaçlı olduğunu göstermesi açısından önemlidir.Esasen olaylara bu açıdan bakıldığında "ABD Irak'tan asker çekecek mi" gibi sorular da anlamını yitiriyor.Bush'un açıkladığı yeni Irak planında askerini çekmesi beklenen ABD'nin yeni asker gönderme kararı ve savaş bütçesini arttırması, Telafer'de olduğu gibi soykırım amaçlı daha şiddetli bir işgal projesinin devreye sokulması ABD'nin bu bölgede kendine bir yer açma amacını taşıdığını da doğrulamaktadır. ABD'nin yıllardan beri planladığı bizim ise yeni yeni haber almaya başladığımız bu gelişmeler ülkemizi yakından tehdit etmektedir.Sayın Baş uyarmaktadır, siyasilerimiz ve güvenlik güçlerimiz ise en kısa zamanda bu uyarıları dikkate almalıdır. Siyasilerimiz, ABD'nin işgal projesi olan BOP projesinin eşbaşkanlığını yürütmeyi derhal bırakmalı, böyle tarihi bir hataya düşmenin bedeli olarak da milli projeler ortaya koyan Prof. Dr. Haydar Baş gibi siyasilerimize özür dileyerek emaneti teslim etmelidir.Güvenlik güçlerimiz ise oldukça temkinli olmalıdır, siyasilerimizin ABD ve AB tavsiyeli bir takım senaryolara alet olmasına asla müsaade etmemeli, ABD patentli İran savaşı gibi ülkemizi bitirme amaçlı oyunlara da asla adım atmamalıdır.Sayın Baş yine uyarmaktadır: şu an Kuzey Irak'a ABD'nin tavsiyesiyle girmek de İran Savaşı'na sebebiyet vermesi açısından tehlikelidir.Sayın Baş, sadece tehlikelerden haber vermemektedir, aynı zamanda sunduğu ekonomik ve siyasi çözümler de gerçekten bu tehlikelerden bizi kurtaracak niteliktedir.Böyle basiretli bir deha ile yaşamak büyük bir nasiptir, ama millet ve devlet olarak hakkıyla istifade ettiğimiz maalesef pek söylenemez.Şartlar daha da zorlaşmadan bu dahiye mutlaka fırsat vermeliyiz.