Batılılarca "hasta adam" olarak nitelendirilen Osmanlı Devleti, 1911'de Trablusgarp'ta İtalyanlara karşı savaş vermiş ve çok önemli bir zafer elde etmişti. Trablusgarp zaferi, yerli halkın hakları uğruna onun güvenini kazanmış olan genç bir komutanın önderliğinde kazanılmış bir zaferdi.
O genç komutan, 30 yaşındaki Binbaşı Mustafa Kemal'di. Bu zaferle Trablusgarp'ta yeni bir Türk ruhu uyanmaktaydı. Bu ruhun adı, harap olmuş bir coğrafyada yepyeni ve bağımsız bir Türk devleti kuracak olan "Mustafa Kemal Ruhu"ydu.
Aynı Mustafa Kemal, 1915'te Çanakkale'de Türk milletinin yazdığı destanda "Anafartalar Kahramanı" olarak yine önderdi ve sadece 34 yaşındaydı. Kurtuluş Savaşı'nı başlatmak üzere Samsun'a çıktığında 38 yaşında, TBMM'ni açıp TBMM başkanı seçildiğinde 39 yaşında ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ilk cumhurbaşkanı seçildiğinde de sadece 42 yaşındaydı.
1938'de 57 yaşındayken ebedi âleme göç ettiğinde Türkiye, dünyada hatırı sayılır çok güçlü bir ülke pozisyonundaydı ve Atatürk, bu ülkenin kurucusu olarak insanların gönüllerindeki tahtta halen rakipsiz durumdadır.
* * *
Osmanlı Devleti'nin 7. padişahı olan II. Mehmet, İstanbul'u fethederek çağ kapatıp çağ açtığında ve "Fatih" unvanını aldığında sadece 21 yaşındaydı.
Büyük Selçuklu Devleti'nin ikinci sultanı Alp Arslan, 34 yaşında hükümdar olmuş ve 1071'deki Malazgirt zaferiyle Anadolu'nun kapılarını Türklere açmıştı.
Alp Arslan şehit edilince yerine geçen oğlu I. Melikşah henüz 17 yaşındaydı. Çok yetenekli, cesur, adil ve bilime çok önem veren Sultan I. Melikşah'ın 20 yıllık hükümdarlığı döneminde Büyük Selçuklu Devleti en geniş sınırlarına ulaşmıştı.
* * *
Cumhuriyet döneminin en önemli siyasi şahsiyetlerinden olan 2. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü, 1923'te başbakan olduğunda 39 yaşındaydı. Yine ülkemizin son 60 yıllık siyasi tarihinde önemli bir yeri olan 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, 1965'te başbakan olduğunda 41 yaşındaydı.
Kendisi bir siyasetçi olmamasına rağmen birçok siyasetçiden çok daha fazla ülkemizin isminin öne çıkmasında önemli rol oynamış Türk bilim insanı Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu, ABD'de dünyanın en genç profesörü olduğunda sadece 26 yaşındaydı ve Türkçe konuşmaktan büyük onur duyardı.
* * *
Günümüze geldiğimizde ise ülkemizin yönetimine ve geleceğine yön verme pozisyonundaki en ön saftaki aktif siyasetçilerin en gencinin 65 yaşında olduğunu müşahede ediyoruz. Yaşı 65'in üzerinde olanlardan bahsetmeye gerek yok.
Ülkemizde devlet memurlarının zorunlu olarak 65 yaşında emekli edilmeleri gerektiğine dair kanununun halen yürürlükte olduğunu hatırlamamızda fayda var. Yani 65 yaşını doldurmuş bir kişi, görevi ve sıfatı ne olursa olsun devlet memuru olarak çalıştırılmaz, zorunlu olarak emekliliğe sevk edilir.
Ayrıca 65 yaşını aşan kişilerin her hangi bir tapu devir işleminin yapılabilmesi için tapu sicil müdürlüklerince ya da vekaletname düzenlenebilmesi için noterler tarafından kendilerinden sağlık kurulu raporu istendiği bir ülkenin vatandaşları olduğumuzu da hatırlayalım.
* * *
Bilgi çağını yaşıyoruz. Z kuşağının ülkemizde söz sahibi olması gereken bir döneme girdik. Bu dönemde bu genç yaş kuşağına önderlik yapacak genç bir lider ihtiyacı ülkemiz ve milletimiz için zorunluluk arz etmektedir. Aksi halde iktisadi, kültürel, sosyal, siyasi ve askeri sahada dünyada öne geçebilmemiz mümkün gözükmemektedir. Halbuki dünyada haksız yere akan kanların, heder edilen canların ve gasp edilen malların sona ermesi ve zulmün bitmesi gerekmektedir.
Dünyada bu huzurun sağlanması için "Kainat Devleti" Türkiye'ye ihtiyaç vardır. İşte tam da burada, Atatürk'ün cumhuriyeti kurduğu vizyon ve ruh devreye girmelidir.
Bunu gerçekleştirecek olan yaklaşımın, dünyadaki kaynak paylaşımı kavgalarını bitirecek ve tek bir kişiyi bile aç bırakmayacak olan Prof. Dr. Haydar Baş'a ait Milli Ekonomi Modeli olduğu görülecektir. 2013'te kapitalizmi sessiz bir devrimle tarihe gömen Milli Ekonomi Modeli, Türkiye'nin önderliğinde dünyanın kurtuluş reçetesidir.
Yine, merhum Baş'ın 2017'de kaleme aldığı "Hoş Geldin Atatürk" eseri de, milletimizin ihtiyacı olan birlik ve beraberliğin ete kemiğe bürünmüş halidir.
İslam dünyasındaki her türlü ayrılık ve fitnenin sona ermesi de yine Prof. Dr. Haydar Baş'ın dünyadaki ilk ve tek eser olan 15 bin sahifelik eşsiz "Ehl-i Beyt Külliyatı"dır.
73 yıllık hayatını son nefesine kadar milletimizin ve devletimizin birliğine, beraberliğine ve geleceğine adayan merhum Baş'ın eserleri, görüşleri, fikriyatı, birikimi ve donanımı Bağımsız Türkiye Partisi'nin parti programında uygulama zamanını beklemektedir. Yüz binlerce yılmaz destekçisiyle birlikte, yetiştirdiği nadide kadrosu da, ülkemize ve insanlığa hizmet için sırada beklemektedir.
Genç ve dinç, birikimli ve donanımlı, yürekli ve dinamik, hukukçu bir lider de sırada beklemektedir.
* * *
Tarihten örnek almak isteyenlere son sözümüz:
Bu liderin adı Hüseyin Baş...
Kendisi Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı.
Üstelik 30 yaşında!
- Erdoğan’ın adaylığı kesin mi? / 16.09.2021
- Yüzde 7’lik seçim barajının perde arkası / 09.09.2021
- 30 yaşında / 30.06.2021
- MHP hükümete girse ne olur? / 28.12.2006
- "Sol" CHP'yi sorguluyor - 2 / 22.12.2006
- CHP neden iktidar ol(a)maz? / 14.12.2006
- Tayyip -ABD- İsrail Üçgeni / 31.07.2001
- "BAŞ" pehlivan geliyor / 25.07.2001
- Pusula, maya ve figüran / 17.07.2001