Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızın "benim yıkılmaz kalem icmal gençliğidir" ifadesi sıradan kullanılmış bir söz ve iddia değildir. Hakikatin ta kendisidir. Çünkü bu gençliğin temellerini atan, eğitim ocağında gençlerin yetişmesini sağlayan ve hayırlı meyveleri olarak toplumun her kesiminde, milletine hizmet eden birkadro yetiştiren kendisidir. Bu kadro dünyasını ahireti için yaşayan ve dünya ahiret dengesini kurabilen kutlu bir kadrodur.
Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızın eğitim ocağı olan İcmal dergisinin ve İcmal gençliğinin temellerinin nasıl atıldığını ne gayeyle basım ve dağıtımının yapıldığının hikâyesini anlatayım size:
Haydar Hocamız 1983 senesinde bir grup eğitimci arkadaşıyla bir istişare toplantısı yaparlar. Hocamız arkadaşlarına şöyle bir konuşma yapar: "Milletin gittikçe dini ve milli değerlerinden koptuğunu görüyoruz. Şayet bu konuda önemli tedbirler alınmaz ise ilerde ne devlet ne millet ne de din diye bir şey kalmayacak ortada. Ben bir dergi çıkartmak istiyorum. Gerekli bilgi ve donanıma sahip insanlarız. Bu bilgilerimizi halkımıza derli toplu bir şeklide sunmalıyız."
Dava arkadaşlarıyla fikir olarak anlaşıyorlar ve bin bir çile ve imkânsız şartlarda imkân sağlayarak İcmal Dergisi yayın hayatına başlar.
Derginin dağıtım işini belde belde, sokak sokak, dolaşarak yazılardaki nükteleri anlatarak pazarlayan gönül erleriyle toplumda icmal gençliğinin ilk tohumları atılmış oldu.
Gelelim elden ve gönüllü dağıtım meselesine: İcmal Dergisi sıradan bir dergi değildir. Ağzı dualı, ilim, fikir ve gönül adamaları tarafından kaleme alınan yazıların satılmasından çok okunmasını sağlamaktı vazife...
Bu konuda eğitim alan gençlerden biri de bendeniz olduğum inin yaşadıklarımı aktarıyorum:
Dergi elimize ulaştığı an önce biz gönüllü dağıtıcılar okuruz. Dağıtıma çıktığımızda bu bilgileri anlatırız. Dergiyi bazı kişiler alır, bazı kişiler de dergi almaz ama bilgiye ulaşmış olur. Bu dağıtımın iki maksadı vardır.
Birinci maksadı: Öncelikle hiçbir çıkar düşünmeden Allah'ın davasını dava edinecek kişinin kendi nefisinin terbiye edilmesidir. Kapı çalmak kolay değil, alan olur almayan olur, seven olur, döven olur, çay içirip saygı duyan olur kovan olur. Buna tahammül etmek yürek ister. O yüreğin sahibinin nefsini ayaklarının altına alması gerekir. Böylece genç bir yandan nefis terbiye olur ve İcmal mektebinde eğitim almış olur.
İkinci maksadı: Bilginin dilden dile inanmış, ağzı dualı kişiler tarafından muhataba ulaşmasını sağlamaktır. Bu sayede bilgiyi sunan ile muhatabı arasında gönül bağları kurulmasını, insan-ı kâmil gerçeği ile tanışmasını, irşadına vesile olacak nasiplilerin nasibi ile buluşturulmasını sağlamaktır. Yani İcmal mektebine öğrenci aramaktır.
İşte Prof. Dr. Haydar Baş'ın milli ve dini bütünlüğü esas alan; Allah'a Peygambere, Ehl-i Beyt'e bayrağa sancağa milletine devletine sevdalı; Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, Hünkâr Hacı Bektaş mayasıyla kurduğu Cumhuriyetin bekçileri nesiller yetiştirmesinde vesile kıldığı eğitim ocağının adıdır. "İcmal"
Bu sebeple Haydar Hocamız tespiti; "Türkiye'nin yıkılmaz kalesi İcmal Gençliğidir." içi dolu, hakikatin ta kendisidir.
Birbirini tamamlayan makaleler şeklinde kalem aldığımız makalelerde temel maksadımız Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızın ideal Türk gencinin nasıl olmasının kurallarını söylemekle kalmayıp o gençliği yetiştirmek için ortaya koyduğu hizmetleri de izah etmeye çalıştık.
Allah Rahmetli Hocamızdan razılığını arttırsın, makamını yüceltsin, İcmal Gençliği kalesini kıyamete kadar sağlam kılsın; bizleri bu dünyada onunla olmak şerefine layık gördüğü gibi ahiret hayatında da birlikte olmayı nasip eylesin. Âmin.
- Güzel ahlak ve tebliğ ilişkisi / 21.11.2024
- Tebliğin en etkili yolu lisanıhâldir / 20.11.2024
- Tebliğ metodu hakkında bilinmesi gerekenler / 19.11.2024
- Abese suresinden alınacak dersler / 18.11.2024
- Atatürk sevgisinin önünde kimse duramayacaktır / 16.11.2024
- Atatürk’ün mersiye yazdığını duydunuz mu? / 15.11.2024
- Demokratik Krallık hakkında / 14.11.2024
- Atatürk, Allah’a dua ederek yardım isterdi / 13.11.2024
- Güneş balçıkla sıvanmaz / 12.11.2024