Futbolumuzun son dönemde en değişmez konusu tartışmasız yabancı sınırı. 5+3, 5+0+3, 6+2 derken iş futboldan daha çok matematiğe döndü. Hatta kulüp yönetimleri bile bir sene önce istediği sınırı, oyuncu kalitesine göre bir sonraki sezon istemeyebiliyor. Peki bunun bir doğrusu var mıdır? Düşmekte, hatta serbest düşmekte olan futbolumuzu kurtaracak olan şey yabancı sınırlaması olması veya yabancı sınırının tamamen kalkması mıdır?Kulüplerimizin ve federasyonun bu sorunu ortadan kaldırmak yerine, soruna yeni sorunlar ekleyerek ortamı daha da gerdiği aşikar. Son senelere baktığımızda 3 sene önce sırf federasyon, Fenerbahçe'yle kavgalı diye yabancı sınırının kaldırılmasını isteyen Fenerbahçe'ye karşı geldi ve sınırı kaldırmak yerine yabancı sınırını daha aşağılara çekti. Federasyonun bu kararı o dönem rakiplerinin gerisinde olan diğer büyükler içinde sorunsuz şekilde kabul edildi. Bunun ardından patlayan 3 Temmuz süreci ve ardından gelen Avrupa kupaları yasağının ardından atağa geçen takım bu sefer Galatasaray oldu. Bu kez yabancı sınırının kalkmasını talep eden taraf, Avrupa'da daha büyük başarılar yakalamanın yolunun yabancı sınırının kalkmasından geçeceğini düşünen Galatasaray yönetimi idi. Kulüpler birliği de Fenerbahçe hariç bir bütün halinde hareket etmesine rağmen bu sefer de buna karşı çıkan zaten sıkıntıda olan ve rakiplerinin gerisine düşmek istemeyen Fenerbahçe oldu. Sonuçta yabancı sınırı her sene başında ''5 sene boyunca şu sistemde olacak.'' diye açıklanan ancak daha sezon bitmeden farklı matematik hesaplarına girilen ve değiştirilen bir düzen oldu çıktı ülkemizde... Yıllardır süren keşmekeşe bakınca bu sorunu çözemediğimiz aşikar. Hem kulüp hem de milli takım düzeyindeki başarısızlık için en güzel kaçış noktası da yabancı sınırı. Bana göre çözüm ne yabancı sınırının kaldırılmasından geçiyor ne de Türk futbolcuları oynatmak adına yapıldığı söylenen yabancı sınırlamalarından. Burada esas ele alınması gereken hem yerli hem de yabancı oyuncu kalitesi. Şu anda özellikle İstanbul'un büyük takımları yabancı oyuncu çöplüğü gibi. Transfer dönemlerinde alınan yabancı oyuncular bir bakmışsınız gelecek sezon ya ligin orta sıralarından bir takıma ya da futbolcunun kendi ülkesinde bir takıma kiraya verilmiş. İyi gözlem yapılmadan, incelenmeden, tartışılmadan, bugünün artık gelenekselleşen değişiyle "scout" edilmeden alınan oyuncular başarısız olarak takımdan uzaklaştırılıyorlar. Tabi ki sözleşmelerle eli kolu bağlanan kulüp yöneticileri de bu oyuncularla yolunu ayıramadığı için sözleşmesi bitene kadar oyuncuyu orada burada kiraya yollamaya çalışıyor, ancak bundan ders alma gibi bir sorunları olmasa gerek ki bir sonraki sezon yine aynı hatalar yapılmaya devam ediyor.Son zamanlarda İngiltere'deki milli takımda oynama zorunluluğu sistemi bizimde gündemimizde. Bana göre kaliteli oyuncular gelebilmesi için güzel bir sistem olabilir. İngiltere'den farklı olarak milli takımda maç oynama yüzdesini düşürüp, belli bir yaşın altında (23 olabilir) olan oyunculara da böyle bir zorunluluk getirilmeyerek yabancı sınırı kaldırılabilir. Ancak yabancı sınırı kaldırılırken burada Türk oyuncu oynatma kotası getirilmeli. Mesela her takım 18 kişilik kadrosunda en az 1 veya 2 tane altyapıdan yetiştirdiği Türk oyuncu koymalı. Sahaya çıkan kadroda da belli bir sayıda Türk oyuncu olmalı. Ayrıca bu kuralların delinmesi de engellenmeli. Belli bir ceza ödeyip kadroya altyapıdan oyuncu koymama gibi bir şans verilmemeli kulüp yöneticilerine.Genel olarak futbol dünyamızın ve futbol kalitemizin sorunu yabancı sınırından çok federasyonun, kulüplerin ve yönetimlerin yalanlarla dolanlarla, çıkar ilişkileriyle futbolumuzu kirletmesi. Altyapıdan, profesyonelleşmeye, yönetimlerden, kulüp yapılarına, oyuncu psikolojilerine kadar bir çok sorunumuz var. Biz her soruna özel olarak bakıp sorunları ayrı ayrı çözmeye çalışıyoruz ama çok açıkça belli olan bir şey var ki bizim sorunlara daha genel bakıp, daha geniş odaklı çareler üretmemiz lazım.
Kerem Sevimli / diğer yazıları
- On yılda bir / 03.11.2014
- Kontrollü oynayanlar ligi / 27.10.2014
- Yalancı sınırı / 20.10.2014
- Markasız futbol / 13.10.2014
- Değişim mi istikrar mı? / 26.09.2014
- Tarihi değiştirenler / 19.09.2014
- Futbol'cuk' / 16.09.2014
- 12 yürekli adam / 12.09.2014
- Galatasaray 'İlk' peşinde / 01.09.2014
- Ne kadar süperiz? / 29.08.2014
- Kontrollü oynayanlar ligi / 27.10.2014
- Yalancı sınırı / 20.10.2014
- Markasız futbol / 13.10.2014
- Değişim mi istikrar mı? / 26.09.2014
- Tarihi değiştirenler / 19.09.2014
- Futbol'cuk' / 16.09.2014
- 12 yürekli adam / 12.09.2014
- Galatasaray 'İlk' peşinde / 01.09.2014
- Ne kadar süperiz? / 29.08.2014