logo
25 ARALIK 2025


Üzerimizde menfî/değişmez emeller

19.05.2001 00:00:00
Delikanlılığa ilk adım attığım senelerde duyduğum şu sözü ömrüm boyunca unutmadım.

Bir Avrupalı ile bir Türk, kendi devlet adamları hakkında konuşuyorlarken, Avrupalı demiş ki,

- Sizin milletvekillerinizle bizimkiler arasında ne fark var söyleyeyim mi? Sizinkiler, öğrendiklerini gazeteden öğrenirler, bizimkilerse kitap okuyarak...

Şimdi düşünüyorum da yerden göğe kadar doğru ve haklı bir tespit...

Elbette gazete de okunmalı. Okunmamalı demek, zaten bizim açımızdan yazılarımızı da okumayın demek olur.

Okunmalı, çünkü gazete insanı günlük hadise ve taze yorumlardan haberdar eder.

O tamam da, bir de meseleyi enine boyuna öğrenmek var.

İşte bu, gazete değil kitap okumakla olur.

Gerçi, gazetelerde bazı meseleler hakkında seri yazılar çıkmıyor değil. Fakat o yeterli olamaz. Çünkü gazetelerde ona ayrılan yerler sınırlıdır.

Ayrıca, öğrenmemiz/bilmemiz icap eden her konu hakkında da seri yazılar yayınlanmıyor.

Yayınlansa bile, ömrü ancak bir gündür.

Kitap ise kalıcıdır.

Konular, kitaplarda enine boyuna sınırsız olarak işlenebilir.

Gazetelerde bu imkan tabii ki yoktur. Kitaplar, gazetelerin zıddına daha sonra müracaat etmek için saklanmaya müsaittir. Gazeteler için bu da zordur.

Bütün gazeteleri saklamak, arşivlemek herkes için mümkün olamıyor.

O halde...

Gelin değerli okuyucular, bir kötü huyumuzu, şu kötü alışkanlığımızı, şu kitap okumama hastalığımızı bırakalım.

Kendi meselelerimizi öğrenmek için TV seyretmek ve gazete okumak kolaylığına kaçmayalım...

TV ve gazeteden aldığımız bilgilerimizi, kitap okuyarak takviye edelim.

İstisnalar haricinde, koskoca bir millet olarak beyin açlığı içindeyiz. Yeni yapılan evlerde, villalarda, duvarlardaki yapma süs çiçeklerine varıncaya kadar her şey düşünülüyor da, bir kütüphane maalesef düşünülmüyor.

Bu ne demektir?

Başkaları okusun; biz de TV ve gazete vasıtasıyla onlardan öğrenelim demek mi?...

Bize ya yanlış bilgi aktarılıyorsa...

Kendimiz okuyup öğrenmez ve başkalarının verdiği bilgiyle kalırsak, onların yanlışlarını da kabule mecbur olmaz mıyız?

İnsan topluluklarının karnı ne kadar tok, sırtı ne kadar pek olursa olsun, eğer beyni aç ve boş ise, o kimselerin, istiklallerini muhafaza etmeleri de mümkün olamaz.

Biz bu topraklara Kars/Ani'den 1064'de girdik. 1071'de Malazgirt'te unutulmaz zaferimizi kazanarak, Anadolu'nun kapılarını açtık ve bunu tarih sahifelerine kazıdık. 4 sene sonra, yani 1064'te de Hıristiyanlığın en mukaddes merkezlerinden biri olan İznik'te atlarımızdan indik.

Hiç unutmayalım kiiii....

O günlerin acısı, Hıristiyan aleminin içinden hiç bir zaman çıkmamıştır.

Unutmuyorlar... Unutamıyorlar...

Şaşmaz gayeleri, bizi bu topraklardan çıkarıp, geldiğimiz yerlere yani Asya'ya geri göndermektir.

Göndermek değil sürmektir.

Süremezlerse öldürmektir.

Öldüremezlerse kendilerinden yapmaktır.

Kendilerinden yapamazlarsa, kendileri gibi düşündürmektir.

Piyer Lermit ile başlayan ve bazen 100.000 bazen 500.000 kişilik ordularla üzerimize saldırdıkları 8 haçlı seferlerinin tek hedefi bu, yani bizi topyekün Anadolu'dan atmaktı.

Haçlı seferleriyle, öldürebildiklerini öldürmüşlerdi...

Öldürdüklerinin torunları ve torunlarının torunları olan bizleri tamamen kazıyamadılar ama üzerimizdeki emelleri, hiç sarsılmadan durmaktadır.

"Şark meselesi" de "Milenyum" da Türkün/Müslüman Türkün ocağına incir ağacı dikmek istemenin başka adlarıdır...

Gayeleri bu olduğu ve bizi kendilerinden görmedikleri için Avrupa Birliği'ne almamakta kararlı oldukları halde, (AB'ye girmek bizim için faydalı da değil ya) kapılarında yalvartmaktan büyük zevk duymaktadırlar...

Anadolu'ya ayak basan biz Türkler hakkında, "Bunlar burada durmaz ilerlerler" diyorlardı, öyle de yaptık; İznik önlerine geldik.

"Bunlar Avrupa'ya da geçerler" diyorlardı, nitekim Süleyman Paşa komutasında geçtik...

"Bunlar Avrupa içlerine kadar da ilerlerler" diyorlardı, ilerledik de...

Bu ilerleyişlerimizin acısını taa içlerinde hissedenler, asırlardır bunun rövanşını almak için, daha doğrusu bu toprakları bizden geri almak için uğraşıp duruyorlar.

Osmanlının yıkılması, paylaşılması ve bugün Trakya, Ege, Doğu/Kars ve Güneydoğu'dan Türkiye'nin budanmak istenmesinin arkasında hep bu emeller, yani halledemezlerse Orta Asya'ya sürmek ideali yatmaktadır.

Yunan gazetelerinin bizden bahsederken, hep "Moğollar" dediğini biliyor musunuz?

Ey aziz okuyucu!

Eğer kitap okumazsan, okumaya devam etmezsen, bunları nereden bilip de tedbirini alacaksın!!!

Bundan sonra, faydalı kitapları okumaya devam edecek misin? Söz mü?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Ali Eren / diğer yazıları
Saadettin Saran gözaltına alındı
Uyuşturucu testi pozitif çıkmıştı
11. Yargı Paketi TBMM Genel Kurulunda kabul edildi
Pakette hangi düzenlemeler yer alıyor?
Türkiye'de bir 'ilk'
ŞOK Marketler’de meyve-sebzede yeni dönem
'Son eşiğe geldik'
Komisyonun çalışma süresi 2 ay uzatıldı
Çalışana az, işverene çok!
Yeni asgari ücretin detayları belli oldu
Özdağ beraat etti
Cumhurbaşkanına hakaret davasında karar
'İşverene maliyeti 39 bin 223 lira'
ATO'dan asgari ücret değerlendirmesi
Kara kutu bulundu
Düşen Libya uçağına dair kritik açıklama
Yüzde 19 zam
1 Ocak'ta yürürlüğe girecek
Uyuşturucu testi pozitif çıktı
Şimdi ne olacak?
Putin, Suriyeli bakanlarla Moskova'da görüştü
Görüşmede siyasi, askeri ve ekonomik konular ele alındı
Libya uçağının düşüşünü vatandaşlar anlattı
"Deprem oluyor sandık"
Libya'da 3 gün milli yas ilan edildi
Libya'dan heyet gelecek
Ankara'da düşen uçağın enkazına ulaşıldı
İçinde Libya Genelkurmay Başkanı da vardı
Beşiktaş, kupaya derbi galibiyetiyle başladı
Fenerbahçe -1- Beşiktaş -2-
Saadettin Saran gözaltına alındı
Uyuşturucu testi pozitif çıkmıştı
11. Yargı Paketi TBMM Genel Kurulunda kabul edildi
Pakette hangi düzenlemeler yer alıyor?
Türkiye'de bir 'ilk'
ŞOK Marketler’de meyve-sebzede yeni dönem
'Son eşiğe geldik'
Komisyonun çalışma süresi 2 ay uzatıldı
Çalışana az, işverene çok!
Yeni asgari ücretin detayları belli oldu
Özdağ beraat etti
Cumhurbaşkanına hakaret davasında karar
'İşverene maliyeti 39 bin 223 lira'
ATO'dan asgari ücret değerlendirmesi
Kara kutu bulundu
Düşen Libya uçağına dair kritik açıklama
Yüzde 19 zam
1 Ocak'ta yürürlüğe girecek
Uyuşturucu testi pozitif çıktı
Şimdi ne olacak?
Putin, Suriyeli bakanlarla Moskova'da görüştü
Görüşmede siyasi, askeri ve ekonomik konular ele alındı
Libya uçağının düşüşünü vatandaşlar anlattı
"Deprem oluyor sandık"
Libya'da 3 gün milli yas ilan edildi
Libya'dan heyet gelecek
Ankara'da düşen uçağın enkazına ulaşıldı
İçinde Libya Genelkurmay Başkanı da vardı
Beşiktaş, kupaya derbi galibiyetiyle başladı
Fenerbahçe -1- Beşiktaş -2-
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.