"Tam bağımsızlık ekonomik bağımsızlıkla olur.""Türk Milleti, Türk malı alın Türk parası Türk ülkesinde kalsın."Bu sözler ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'e aittir. Gerek sosyal hayatta, gerekse sosyal medyada şu anki dönemle Cumhuriyet dönemini karşılaştırarak; Cumhuriyet döneminde ekonomik ilerlemenin olmadığını, şu an ekonomik olarak büyüme sağladığımızı savunan şahıslarla karşılaşıyoruz. Türkiye'de ekonomik bir büyümenin olduğunu iddia edenlere sormak isterim:Bugün Türkiye IMF'ye (Uluslararası Para Fonu) ne için borçlanıyor?Türkiye gayri safi milli hasılasının karşılığında para basamadığından IMF'den faizle borç alıyor. Ve kendi milli parasını da borç aldığı döviz miktarınca basabiliyor. Biz zannediyoruz ki cebimizdeki paralar Türk Lirası. Oysa bizim cebimizdeki paralarımız IMF'den borç olarak aldığımız doların, Merkez Bankası'nda Türk Lirasına dönüşmüş şeklidir.Eğer bilinçli bir şekilde paraları incelersek kağıt paraların üzerinde "TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI", demir paraların üzerinde ise "TÜRKİYE CUMHURİYETİ MERKEZ BANKASI" yazar. Demir paranın üzerindeki "i" harfi iyelik yani sahiplenme ekidir, bu durumda bizim demir paradan başka para basma yetkimiz yoktur. Artık demir 1 liradan nasıl bir bağımsızlık sağlanırsa tabii?Diyeceksiniz şimdi: "Biz IMF'ye borcumuzu ödedik"..Evet, ödenmiş olabilir ama nasıl? Sendikasyon kredileri ile yabancı ve özel bankalardan yüksek fazile alınan borçlanmayla ödenmiştir. O zaman söyler misiniz; aldığımız borçlar karşısında para basan bir sistem içinde nasıl borçlarımızı sıfirlayabiliriz ki?Gelelim şimdi Türkiye'nin büyüdüğünü söyleyen kişilerin savundukları madenlerimize. Onlara göre Türkiye Lozan Antlaşmasından dolayı madenlerini çıkaramıyor ve bu durumda Türkiye 2023'te tam bağımsızlığa ve ekonomik büyümeye kavuşacaktır. Yani anladığımız kadarıyla Türkiye'yi ekonomik olarak bağımlı hale getiren ve ilerlemesine engel olan ATATÜRK, öyle mi?Doğrudur, petrollerimizi çıkarmamızı engelleyen 1954 tarihli Petrol Anlaşmasını Atatürk çıkardı. Madenlerimizi çıkarmamıza engel olan 2004 yılındaki 5177 sayılı Maden kanunu da Atatürk çıkardı. Bunun karşılığında savaştan yeni çıkan bir ülkenin yer altı yer üstü kaynaklarının işletilmesini sağlamak amacıyla 1936 yılındaki Etibank, Maden Tetkik Arama Enstitüsünü de şu anki yönetim kurdu öyle mi? Ekonomide millileşmeyi hedef alan 1923'te gerçekleştirilen İzmir Milli İktisat Kongrelerini de şu anki yönetim yaptı zaten. Kendi yapmış olduğunuz anlaşmalarla, politiklarla ülkeyi büyük bir çıkmaza sürüklüyorsunuz. Bu durumdan da Türkiye'yi ekonomik, sosyal, kültürel ve birçok alanda dış güçlerin esaretinden kurtaran Atatürk'e iftiralar atarak kurtulmayı düşünüyorsunuz. Halkı kandırmaktan artık ne zaman vazgeçeceksiniz?Cumhuriyet dönemi şu anki yönetimle aynı kefeye konulamayacak türden bir öneme sahipken, sizin ekonomik büyümeden kastınız dışa bağımlı olmak mıdır? Türkiye büyüyor IMF'den almış olduğu paralarla yatırım yapıyor, -yollar, köprüler ve tüneller yapıyor, şirketler kuruyor daha sonra da bunları özelleştirme adı altında satıyor. Bizlere çocukların büyümesi için uytulması gerektiği söylendi, ülkenin büyüdüğünü iddia edenlerin halkı uyutması değil. Ne diyelim...Taht onların elinde, batının parasıyla sen de saltanatını yaşaTürkiye!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Rabia Alioğlu / diğer yazıları
- Sessiz işgal / 11.07.2017
- 'Ben bir insan olmaya geldim' / 21.05.2017
- Bir fidan bir insan / 31.03.2017
- Bir devrin dönüm noktası / 20.03.2017
- İnsan ezgisi / 17.03.2017
- İnsana aç insanlık / 07.06.2016
- Sirke küpünden bal taştığını gördünüz mü? / 04.12.2015
- Bir gecede alim olmak / 30.10.2015
- Lal Anadolu / 12.09.2015
- Çorak gönüller / 24.08.2015
- 'Ben bir insan olmaya geldim' / 21.05.2017
- Bir fidan bir insan / 31.03.2017
- Bir devrin dönüm noktası / 20.03.2017
- İnsan ezgisi / 17.03.2017
- İnsana aç insanlık / 07.06.2016
- Sirke küpünden bal taştığını gördünüz mü? / 04.12.2015
- Bir gecede alim olmak / 30.10.2015
- Lal Anadolu / 12.09.2015
- Çorak gönüller / 24.08.2015