Bütçe görüşmelerinde Türk siyasetinin gelip dayandığı "üç noktalı seviye"nin Türkiye'nin karşı karşıya bulunduğu "en ciddi tehdit"lerden biri olduğuna dikkat çekmiştim. Ancak, ahlak anlayışım müsaade etmediği için, AKP lideri R. T. Erdoğan ile CHP lideri D. Baykal arasındaki "üç noktalı atışma" ile kalemimi kirletmek istememiştim. Lakin iş alenileşti. Birkaç kelam etmekte fayda var.Tüm Kasımpaşalıları tenzih ederek söylüyorum, Erdoğan, TBMM kürsüsünden tam bir Kasımpaşalı ağzı ile "Müddei, iddiasını ispatlamaya mecburdur. İspatlamayanın? oraya üç nokta (?) koyuyorum" diye seslendi. Baykal da buna mukabil, "O üç nokta, Başbakan'ın yakasındaki yerini almıştır. Onu, uygun görüyorsa yakasından alır, daha uygun bir yerine koyabilir" diye karşılık verdi.Dün de belirttiğim gibi, iktidar ve muhalefetin Türk siyasetini getirdikleri "nokta" işte bu.Erdoğan'ın sarf ettiği "üç nokta"nın ucu, Baykal'ın şahsında bütün bir millete değmektedir. Zira demokrasilerde iktidar kadar, hatta iktidardan ziyade muhalefet, milletin temsilcisi ve sözcüsüdür. Her ne kadar Baykal, milletin sözcülüğünden ziyade "AKP'nin koltuk değneği" gibi iş görse de, ona yönelik kullanılan "üç nokta", onun şahsında Türk milletine uzanmaktadır. Erdoğan, Türk Milletinden derhal ve acilen özür dilemelidir; hatta Başbakanlık makamını terk etmelidir. Muhalefetin şahsında milletine "üç nokta"lı laflar sarf edecek seviyede bir politikacı profili, Başbakanlık makamının temsil ettiği manaya kara bir lekedir.4. yılına yaklaşan AKP iktidarının "hülasa"sına gelince; bugüne kadar umudunu korumaya çalışan, sabreden ve bağrına taş basan Türk Milleti, Erdoğan'ın açtığı çığırdan cesaret alarak "üç nokta"lar koymaya başladı.Zira Türk milleti, Erdoğan'dan, Baykal'ın şahsında kendisine "üç nokta" koymak yerine, Mehmetçiğimizin başına çuval geçirenlere "üç nokta" koymasını beklerdi.Türk milleti, Erdoğan'dan, Baykal'ın şahsında kendisine "üç nokta" koymak yerine, Türk milleti ve devletine hakaret yağdıran AB şefi Langendik'e "üç nokta" koymasını beklerdi. Daha sayayım mı? Gerek yok? Erdoğan'ın üç nokta koyması gereken o kadar ecnebi, o kadar stratejik ortağı var ki, o lafı hiç de hak etmeyen Baykal'a ve onun şahsında Türk Milletine sıra bile gelmez.Ancak millet, "üç nokta" koymaya başlayınca yer yerinden oynar.İşte milletin koymaya başladığı "üç nokta"lardan bazıları?Vatanı ecnebilere satanların?Hz. Peygamberin emaneti ve şüheda yadigarı Kıbrıs'ı Rumlara peşkeş çekenlerin?Cumhuriyetin mirası ve tüyü bitmemiş yetimlerin hakkı olan işletmeleri ecnebilere kelepir fiyatına satanların?Kuzey Irak'ta Türk askerinin başına çuval geçirenlerin, onların stratejik ortağı olanların ve askerimize çuval geçirme işini hazmettirip unutturmaya çalışanların?IMF ile anlaşmalara eski koalisyon gibi aynen devam edip tarım kesiminin, işçinin ve çiftçinin anasını ağlatanların?Dar gelirliyi, işçiyi, emekliyi, yoksulu ve topyekün milleti 380 milyonluk asgari ücrete talim ettirip açlık sınırının altında tutanların?Suriçi İstanbul'da ekümenik patriklik sevdalığı yapanların, onlara cesaret verenlerin, onlarla kolkola vaziyette Müslüman kılığında el altından "ekümenik diyalog" yapanların, bu bağlamda Heybeliada Ruhban okulunu açmaya kalkışanların, tek bir Hıristiyan'ın olmadığı mahallerde 35 bini aşkın kilise ev açarak Müslüman gençlerimizi Hıristiyanlaştıranların ve "dinlerarası diyalog" yöntemi ile onları "yerli papaz ve yerli pastör" yapanların, onlara politik yardım ve yataklık yapanların?Türk milletinden "dinlerarası diyalog" faaliyetleriyle "etnik azınlıklar ve yeni Hıristiyan halklar" türetip bunu "Hak bir hizmet"miş gibi gösterenlerin, bunlara göz yumup "etnik parselasyon"a demokratik destek sağlayanların? Hiçbir projesi, hiçbir çözümü ve IMF, AB ve ABD ecnebilerinden alma akıldan gayrı hiçbir akılı ve programı olmadığı halde iktidara talip olup milleti aldatanların?Üç nokta.Başbakan Erdoğan'ın koyduğu "üç nokta"lardan."Üç nokta", Erdoğan'a ve AKP iktidarına "kara leke" olarak yeter de artar bile. Türk milleti, Erdoğan'a ve AKP'ye "üç nokta"nın ne olduğunu sandıkta gösterecek?
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019