70 bin kişilik 'Sınır Güvenlik Ordusu'nun kurulması gündemde. Kurulacak bu yeni ordu, Türk Silahlı Kuvvetleri ve Polis Teşkilatı'ndan bağımsız olacak. Avrupa Birliği, toplam maliyeti 3 milyar Euro'yu bulacağı tahmin edilen Entegre Sınır Yönetimi Projesini, 1 milyar 800 milyon Euro karşılıksız(!) yardım ile destekleyecek. Bu yeni silahlı gücün komutasını asker ya da polis değil İçişleri Bakanlığı'na bağlı bir vali yürütecek. Yani sınır güvenliği sivilleşecek.29 Mart'ta uygulamaya konulan proje kapsamında kurulacak bu yeni silahlı güçte kesinlikle erlere görev verilmeyecek ama rütbeli bazı askerler görev alabilecek. Bu yeni silahlı güç, her türlü yeni askeri donanıma sahip olacak. Proje, 8 yıl içinde kademeli bir geçişle 2014 yılında tamamlanacak.AB tandanslı bu yeni proje ile sınır güvenliği, Jandarma Genel Komutanlığı, Kara Kuvvetleri Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı'ndan alınacak. 70 bin kişilik bu kuvvetin kurulma amacı, 'kaçakçılığı önlemek' olarak açıklanıyor. Tek amaç kaçakçılığı önlemekse eğer, tamamen bağımsız yeni bir silahlı güç kurmak biraz fazla değil mi? Anlaşılan bu açıklanan amaç yalnızca bilinmesi istenilen, asıl amaç çok daha farklı. Kaldı ki, sınır güvenliğini tehdit eden yalnızca kaçakçılık değildir. Bölücü terör kaçakçılıktan çok daha vahim bir hal almıştır. Bölücü terörle mücadele konusunda tecrübeli olan askerden daha iyi kim, sınır güvenliğini sağlayabilir?AB'nin Türk Ordusu'ndan rahatsız olduğu sır değil. Bundan dolayı TSK'ya her fırsatta yüklenilmekte, yetkilerinin kısıtlanması ve kışlalara Türk askerinin hapsedilmesi için hükümetler baskı altında tutmaktaydı.Geçtiğimiz yıl Avrupa Komisyonu Türkiye Başkanı Kretschmer, "Türkiye'de sivillerin yapması gereken açıklamaları askerin yaptığını ifade ettikten sonra, askerleriniz yönetimde çok etkin. Bu durum uyum süreci için engel" demişti. AB'nin Türk askerinden rahatsızlığına bunun gibi çok sayıda örnek verilebilir.Her bağımsız ülke için önemli olan sınır güvenliği, Türkiye için çok daha büyük önem arz etmektedir. Çünkü Türkiye'nin sınırları hususunda ihtilaflar henüz bitmiş değildir. AKP'nin stratejik müttefiki ABD bile Türkiye'nin güneydoğu sınırlarını tanımlayan Lozan'a imza atmış değildir. Ayrıca Irak'ın ABD tarafından işgal edildiği ve İran'ın da her an ABD tarafından vurulabileceği beklenmekte iken, böyle bir projenin gündeme getirilmiş olması çok tehlikeli sonuçlar doğurabilecektir. Güvenliğe her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğumuz bu günlerde, atılan bu adımla Türkiye iç güvenlikte yaşadığı zafiyeti, sınır güvenliği konusunda da yaşayabilecektir. AB'nin istediği de tam olarak budur. Bundan dolayı bu proje AB tarafından hibe şeklinde desteklenmektedir.Ülke herhangi bir sıcak savaş içerisinde değilse silahlı kuvvetlerin yerine getirdiği en önemli görev belki de sınır güvenliğinin sağlanmasıdır. Bu görevi de silahlı kuvvetlerden almanız, TSK'yı görevsiz hale getirmek anlamına gelmektedir. Bu adımın bir ötesi, TSK'nın gerekli olup olmadığının tartışmaya açılmasıdır. Bu tartışma göreceksiniz çok uzak değildir.Buradan da anlaşıldığı gibi amaç, Türkiye sınırlarının daha güvenli hale getirilmesi değil, Türk silahlı kuvvetlerinin daha etkisiz ve gereksiz bir hale getirilmesidir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024