Yerel seçim startını Trabzon'dan başlatan bağımsız Türkiye Partisi, Pazar günü Ankara'da gövde gösterisi yaptı. Bin kişilik aday kadrosunu sahnede tanıtan partinin programına 5 binden fazla Ankaralı teşrif etmişti. Yıllardır takip ettiğimiz Genel Başkan'ın etrafındaki kalabalıklar dağın tepesinden bırakılan kartopunun, eteğinde büyük bir çığa dönüşmesi gibi, günden güne artıyor. Salonda, sağ yanda kalpaklı Atatürk, ortada Hacı Bektaş-ı Veli ve sol kenarda Prof. Dr. Haydar Baş'ın kalpaklı resminin beraber yer aldığı dev bir poster asılı. O poster BTP'nin misyonunu ne de güzel özetlemiş: "Ne Atatürk dışlanmış, ne İslam inancı, ne bağımsızlık" Sayın Baş'ın söylemlerini salondan takip ettim. Üslubunda eleştiriye yer vermiyor. Konuşmadaki her başlık, delilli, ispatlı. Buna özellikle dikkat etmekte. Diğer siyasiler gibi kayıkçı kavgasına değil, projeye programa sarılıyor. Arkamızda Alevi canlar oturmaktaydı. Atatürk'ten bahsedilirken, Ehl-i Beyt anlatılırken, diyalogun Türkiye'deki yansımaları örneklendirilirken uzun uzun alkışladılar, yapılan yanlışların farkında olduklarını belli ettiler. Canların Sayın Baş'a ilgisi çok yoğun? Sadece canlar değil, toplumun her kesiminden vatandaşımız, gençlerimiz, yaşlılarımız, analar, dedeler, akademisyenler salondaydı. Türk milleti temsil edildi orada. Alevi, Sünni, Caferi, Bektaşi ayrımı olmadan, Türk, Kürt, Laz, Çerkez bir arada Türk milletinin ve devletinin bağımsızlık ve bekası için tek bilek, tek yürekti. Atatürk Türkiye'sindeki Meclis görüntüsü vardı salonda? 1920'lerde onun riyasetinde toplananlar, bugün de Hoca Atatürk'ün etrafında aynı şuurla birleşmekte? Ankara'daki konuşmasından bazı spot cümleleri not aldım: "Ehl-i Beyt'i tanıtmama başta itiraz edenlerin sesi kesildi, itirazlarına devam etselerdi münafık oldukları ortaya çıkacaktı." "Hepimiz Hacı Bektaş nesliyiz." "Haydar Hoca Ehl-i Beyt'e oy için sarıldı diyenler, Allah'ın rızası varken, senin rızan kaç para eder?""Ne mutlu Türk'üm diyene, aslında ne mutlu Müslüman'ım diyene demektir." "BTP kadroları Nuh'un gemisidir." "Tarih boyunca aile, ordu, din ve devlet kurumları ile oynandı." "Asıl hedef Türk milletidir." "Asker bize bir kez dahi değer vermedi, ama ben sonuna kadar Türk askeri diyeceğim." "Ordumuz olmazsa bizi kim koruyacak?" Geniş bir yelpazeye değindi Genel Başkan konuşmasında. Türk milleti ve devleti üzerinde dönen dolaplar, dış müdahaleler nedeniyle bir türlü rayına oturamayan kapitalist ekonomi sistemimiz ve diyalog diğer başlıklardandı. Özetle şunu ifade ettiler: "Türk milletinin ve devletinin geldiği nokta, milletin tavrı ile şekillendi. Bağımsız Türkiye Partisi son ve tek kurtuluştur." Oy hamaseti yapmadığının da altını özellikle çizdi: "Takdir sizin, isterseniz seçersiniz." Evet, takdir yüce Türk milletinin? Bizler; zilletten, fakirlikten, esarete giden günlerden BTP ile kurtulmak istiyoruz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Sinem Baş / diğer yazıları
- Geçmiş olsun Sayın Baş / 23.03.2020
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018