2016'nın ilk ayını geride bıraktığımız şu günlerde fazla yorum yapmaya gerek olmayan bir durumdayız. Zira rakamlar her şeyi anlatıyor. İnanmayanlar bilgisayarın başına geçip Google amcaya sorabilirler. Malum o her şeyi hemen önümüze seriveriyor.
Ocak 2016 gıda enflasyonu aylık yüzde 4,47, oniki aylık yüzde 15,15 oranında. Dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 1447 TL, yoksulluk sınırı 4714 TL olarak açıklandı. Bir kişinin aylık geçim maliyeti ise 1782TL. Ne mutlu(!) bize ki asgari ücret 1300 TL'ye yükseldi.
Elektrik bedeline % 6,8 oranında zam geldi. Motorlu taşıtlar vergisi, ehliyet harcı, pasaport harcı gibi meblağlar, cep telefonundaki vergi ortalama % 5 zamlandı.
Dolar kuru yaklaşık 3 TL, Euro ise 3.3 TL. OECD üyesi ülkeler arasında 2015 yılı kayıt dışı ekonomide dünya birincisiyiz.
Türkiye'de ortalama bireysel kredi borcu 16 bin TL'ye ulaştı. Kredi kartı borcu ise ortalama 3500 TL. Toplamda 25 milyon vatandaşın bireysel kredi borcu var. Yaklaşık 2 milyon kişinin borcu ise takibe alınmış.
Milli Eğitim Bakanlığı net bir sayı vermiyor ama sendikalardan gelen bilgilere göre terörden dolayı güneydoğuda 25 bin çocuk okula devam edemiyor. 1000'den fazla öğretmen bölgeyi terk etti. Onlarca okul kapalı ve hasar görmüş durumda. İkinci dönem eğitim öğretime devam edilebilecek mi? Bu öğrenciler TEOG veya YGS-LYS sınavlarında ne yapacak? Telafi eğitiminden bahsediliyor ancak ortamda bir değişiklik görünmediğinden bu nasıl gerçekleştirilecek bilinmiyor.
Daha buraya yazılacak çok rakam var. Eğitimden sağlığa, adaletten dış politikaya çok rakam var yazılabilecek. Ama yazımızı bu kadar da sayılara boğmak istemedik. Dediğimiz gibi internetten zaten herkes ulaşabilir bu bilgilere. Yeter ki istesin.
Sadece son cümle olarak bu rakamların en acısını verelim. 7 Haziran 2015 seçiminden bugüne 265 şehit verdik. Maalesef bu sayı her geçen gün artıyor ve daha da artacak gibi görünüyor. Belki şu an biz bu yazıyı kaleme alırken bile artmış olabilir. Diyecek fazla bir şey yok yani. Rakamları doğru okusak yetecek ama onun için de göz gerek, yürek gerek?
Ocak 2016 gıda enflasyonu aylık yüzde 4,47, oniki aylık yüzde 15,15 oranında. Dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 1447 TL, yoksulluk sınırı 4714 TL olarak açıklandı. Bir kişinin aylık geçim maliyeti ise 1782TL. Ne mutlu(!) bize ki asgari ücret 1300 TL'ye yükseldi.
Elektrik bedeline % 6,8 oranında zam geldi. Motorlu taşıtlar vergisi, ehliyet harcı, pasaport harcı gibi meblağlar, cep telefonundaki vergi ortalama % 5 zamlandı.
Dolar kuru yaklaşık 3 TL, Euro ise 3.3 TL. OECD üyesi ülkeler arasında 2015 yılı kayıt dışı ekonomide dünya birincisiyiz.
Türkiye'de ortalama bireysel kredi borcu 16 bin TL'ye ulaştı. Kredi kartı borcu ise ortalama 3500 TL. Toplamda 25 milyon vatandaşın bireysel kredi borcu var. Yaklaşık 2 milyon kişinin borcu ise takibe alınmış.
Milli Eğitim Bakanlığı net bir sayı vermiyor ama sendikalardan gelen bilgilere göre terörden dolayı güneydoğuda 25 bin çocuk okula devam edemiyor. 1000'den fazla öğretmen bölgeyi terk etti. Onlarca okul kapalı ve hasar görmüş durumda. İkinci dönem eğitim öğretime devam edilebilecek mi? Bu öğrenciler TEOG veya YGS-LYS sınavlarında ne yapacak? Telafi eğitiminden bahsediliyor ancak ortamda bir değişiklik görünmediğinden bu nasıl gerçekleştirilecek bilinmiyor.
Daha buraya yazılacak çok rakam var. Eğitimden sağlığa, adaletten dış politikaya çok rakam var yazılabilecek. Ama yazımızı bu kadar da sayılara boğmak istemedik. Dediğimiz gibi internetten zaten herkes ulaşabilir bu bilgilere. Yeter ki istesin.
Sadece son cümle olarak bu rakamların en acısını verelim. 7 Haziran 2015 seçiminden bugüne 265 şehit verdik. Maalesef bu sayı her geçen gün artıyor ve daha da artacak gibi görünüyor. Belki şu an biz bu yazıyı kaleme alırken bile artmış olabilir. Diyecek fazla bir şey yok yani. Rakamları doğru okusak yetecek ama onun için de göz gerek, yürek gerek?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Asude Havuzlu / diğer yazıları
- Mutluluk… / 22.11.2020
- Üniversite sınavındaki sorunları değil sistemi tartışalım / 02.07.2020
- Kaynakların sınırsızlığı üzerine / 23.04.2020
- Artık kimse... / 18.04.2020
- Yetim kalmak / 03.04.2020
- #HayatMEMleevesığar / 30.03.2020
- Covid-19’a bir de buradan bakın-II / 26.03.2020
- Covid-19’a bir de buradan bakın / 25.03.2020
- Başkalarının acısına bakmak / 05.03.2020
- Coğrafya kader midir? / 03.03.2020
- Üniversite sınavındaki sorunları değil sistemi tartışalım / 02.07.2020
- Kaynakların sınırsızlığı üzerine / 23.04.2020
- Artık kimse... / 18.04.2020
- Yetim kalmak / 03.04.2020
- #HayatMEMleevesığar / 30.03.2020
- Covid-19’a bir de buradan bakın-II / 26.03.2020
- Covid-19’a bir de buradan bakın / 25.03.2020
- Başkalarının acısına bakmak / 05.03.2020
- Coğrafya kader midir? / 03.03.2020