Açlıktan savaşlar ve toplu katliamlara kadar dünyanın başındaki bütün belâların müsebbibi ABD ve onun temsil ettiği Kapitalizm değil mi?
Evet, öyle!
Peki, insanlık ilanihaye bu sopayı yemek zorunda mı? Elbette değil ve insanlığın sırtından ABD ve onun temsil ettiği sömürü düzeni Kapitalizm’in sopasından kaldıracak kişi de Prof. Dr. Haydar Baş’tan başkası değil.
Biz böyle söyleyince Nükleer güç sahibi SCCB’nin, milyarlık Çin’in başaramadığını bir Haydar Baş mı başaracak, bu kadar da olmaz ki canım diye yüzümüze tuhaf tuhaf bakanlara rastlıyoruz. Bizim o kişilere sözümüz, siz ne dediğinizin farkında mısınız oluyor ve kendilerine soruyoruz:
“- Kıbleniz Kâbe’ mi, Beyaz Saray mı, kitabınız Kur’an mı, Bush’a, Afganistan’a çullanırken “Haçlı Savaşı başlatma” ilhamı veren tahrif edilmiş İncil mi?”
Siz bir Müslüman olarak bir yandan “Lâhavle ve lâkuvete ilâ bilâe’laliyülazim” yani, “Kuvvet ve kudret yalnız Allah’ındır” der ve diğer yandan “Amerika’nın karşısında kimse duramaz” derseniz hem kendinizi hem Allah’ı yalanlamış olursunuz. Amerika’nın kudretini Allah’ın kudretinin önüne koyarsınız ve işte böyle perişan olursunuz.
Üzülerek ifade edelim ki İslâm âleminin genel görüntüsü budur.
Kelime-i şahadet getirenler, alnını secdeden kaldırmayanlar, bir musibetle karşılaştıklarında Kuvvet ve kudretin yalnız Allah’a ait olduğu ayetini dillerine tespih edenler, Amerika söz konusu olduğunda, “Onunla başa çıkacak halimiz mi var” diyerek bir anda Allah’ın askeri olmaktan vazgeçip Pentagon’un askeri oluvermekteler…
Hem de o Pentagon’un Afganistan’da, Irak’ta, “Arap baharı” diye yutturduğu bütün İslâm ülkelerinde sergilediği melanetler ortada iken…
Yeni ortaya çıktı, o Pentagon ki…
Subaylar ve hükümetle çalışan savaş planlama ve yürütme eğitimi verdiği Virginia eyaletindeki Joint Forces Staff College’de Suudi Arabistan’ın açlıkla tehdit edilmesini, Mekke ve Medine’nin Hiroşima benzeri saldırılarla yerle bir edilmesini ders olarak okutuyor, yani sivil ve resmî Coni’lerin damarlarına zerk ediyor; sivilleri öldürmek hakkımız diyor… Afganistan’a baktığımızda bu eğitimin sonuçlarını zaten görüyoruz. İşte hedefin 12’sinde olan Suudi Arabistan bile Pentagon’un askerliğini yapıyor, petrodolarlarını ABD’den silah alarak ve Kapitalizmin bankalarına yatırarak kuvvet ve kudret olarak Beyaz Saray’a günde kim bilir kaç kez biat tazeliyor..
İşte bu gidişatı Allah’ın yardımı ile Prof. Dr. Haydar Baş durduracak.
Evet, yukarıda da dediğimiz gibi dün nükleer güç SSCB’nin, bugün milyarlık Çin’in başaramadığını Muhterem Haydar Baş’ın başaracağını söylediğimizde bize tuhaf tuhaf bakıyorlar.
Biz de diyoruz ki…
O zaman iyi bakın, bunun böyle olduğunu göreceksiniz.
Siz görmeyecekseniz çocuklarınız görecek.
Bu işleri devletler, milyarlar başaramaz, bir kişi başarır. Bunu, “BOP’çular, Ilımlı İslâmcılar” elbette idrak edemez…
Siz dünyanın dönüşümünde bir kilometre taşı olan ateşi bin kişinin aynı anda bulduğunu mu sanıyorsunuz? Hayır, ateşi bir kişi bulmuştur. Siz, tekerleği aynı anda yüz bin kişinin keşfettiğini mi sanıyorsunuz? Hayır, tekerleği bir kişi keşfetmiştir. Telefonu bir kişi, suyun kaldırma kudretini bir kişi bulmuş dünya bu hale gelmiştir. Maceracı bir iki kişi bir kıta keşfetmiş, ABD doğmuştur. Bir iki maceracı gemilerle Hindistan’a ulaşmış, ticaret yolları değişmiş, bu da Osmanlı’nın sonunu getirmiştir.
Haydar Baş Hocamızın Milli Ekonomi Modeli de ABD’nin ve Kapitalizmin sonunu getirecektir. Adam bir centlik kâğıdı 100 dolar haline getiriyor senin her şeyini satın alıyor. O kâğıdın gücü ile ordular kuruyor, Mekke’yi Hiroşima’ya çevirmeyi plânlıyor. Milli Ekonomi Modeli, “Kendi paranı kendi üretim gücüne göre bas ve başka ülkelerle kendi ulusal paralarınızla ticaret yapın” diyor.
Çin bunu anladı. Rusya bunu anladı. Daha pek çok ülke anladı. MEM, ABD balonuna iğne batırmak gibi bir şey.
Bu ne büyük bir nasip Ey Rabbim!
Evet, öyle!
Peki, insanlık ilanihaye bu sopayı yemek zorunda mı? Elbette değil ve insanlığın sırtından ABD ve onun temsil ettiği sömürü düzeni Kapitalizm’in sopasından kaldıracak kişi de Prof. Dr. Haydar Baş’tan başkası değil.
Biz böyle söyleyince Nükleer güç sahibi SCCB’nin, milyarlık Çin’in başaramadığını bir Haydar Baş mı başaracak, bu kadar da olmaz ki canım diye yüzümüze tuhaf tuhaf bakanlara rastlıyoruz. Bizim o kişilere sözümüz, siz ne dediğinizin farkında mısınız oluyor ve kendilerine soruyoruz:
“- Kıbleniz Kâbe’ mi, Beyaz Saray mı, kitabınız Kur’an mı, Bush’a, Afganistan’a çullanırken “Haçlı Savaşı başlatma” ilhamı veren tahrif edilmiş İncil mi?”
Siz bir Müslüman olarak bir yandan “Lâhavle ve lâkuvete ilâ bilâe’laliyülazim” yani, “Kuvvet ve kudret yalnız Allah’ındır” der ve diğer yandan “Amerika’nın karşısında kimse duramaz” derseniz hem kendinizi hem Allah’ı yalanlamış olursunuz. Amerika’nın kudretini Allah’ın kudretinin önüne koyarsınız ve işte böyle perişan olursunuz.
Üzülerek ifade edelim ki İslâm âleminin genel görüntüsü budur.
Kelime-i şahadet getirenler, alnını secdeden kaldırmayanlar, bir musibetle karşılaştıklarında Kuvvet ve kudretin yalnız Allah’a ait olduğu ayetini dillerine tespih edenler, Amerika söz konusu olduğunda, “Onunla başa çıkacak halimiz mi var” diyerek bir anda Allah’ın askeri olmaktan vazgeçip Pentagon’un askeri oluvermekteler…
Hem de o Pentagon’un Afganistan’da, Irak’ta, “Arap baharı” diye yutturduğu bütün İslâm ülkelerinde sergilediği melanetler ortada iken…
Yeni ortaya çıktı, o Pentagon ki…
Subaylar ve hükümetle çalışan savaş planlama ve yürütme eğitimi verdiği Virginia eyaletindeki Joint Forces Staff College’de Suudi Arabistan’ın açlıkla tehdit edilmesini, Mekke ve Medine’nin Hiroşima benzeri saldırılarla yerle bir edilmesini ders olarak okutuyor, yani sivil ve resmî Coni’lerin damarlarına zerk ediyor; sivilleri öldürmek hakkımız diyor… Afganistan’a baktığımızda bu eğitimin sonuçlarını zaten görüyoruz. İşte hedefin 12’sinde olan Suudi Arabistan bile Pentagon’un askerliğini yapıyor, petrodolarlarını ABD’den silah alarak ve Kapitalizmin bankalarına yatırarak kuvvet ve kudret olarak Beyaz Saray’a günde kim bilir kaç kez biat tazeliyor..
İşte bu gidişatı Allah’ın yardımı ile Prof. Dr. Haydar Baş durduracak.
Evet, yukarıda da dediğimiz gibi dün nükleer güç SSCB’nin, bugün milyarlık Çin’in başaramadığını Muhterem Haydar Baş’ın başaracağını söylediğimizde bize tuhaf tuhaf bakıyorlar.
Biz de diyoruz ki…
O zaman iyi bakın, bunun böyle olduğunu göreceksiniz.
Siz görmeyecekseniz çocuklarınız görecek.
Bu işleri devletler, milyarlar başaramaz, bir kişi başarır. Bunu, “BOP’çular, Ilımlı İslâmcılar” elbette idrak edemez…
Siz dünyanın dönüşümünde bir kilometre taşı olan ateşi bin kişinin aynı anda bulduğunu mu sanıyorsunuz? Hayır, ateşi bir kişi bulmuştur. Siz, tekerleği aynı anda yüz bin kişinin keşfettiğini mi sanıyorsunuz? Hayır, tekerleği bir kişi keşfetmiştir. Telefonu bir kişi, suyun kaldırma kudretini bir kişi bulmuş dünya bu hale gelmiştir. Maceracı bir iki kişi bir kıta keşfetmiş, ABD doğmuştur. Bir iki maceracı gemilerle Hindistan’a ulaşmış, ticaret yolları değişmiş, bu da Osmanlı’nın sonunu getirmiştir.
Haydar Baş Hocamızın Milli Ekonomi Modeli de ABD’nin ve Kapitalizmin sonunu getirecektir. Adam bir centlik kâğıdı 100 dolar haline getiriyor senin her şeyini satın alıyor. O kâğıdın gücü ile ordular kuruyor, Mekke’yi Hiroşima’ya çevirmeyi plânlıyor. Milli Ekonomi Modeli, “Kendi paranı kendi üretim gücüne göre bas ve başka ülkelerle kendi ulusal paralarınızla ticaret yapın” diyor.
Çin bunu anladı. Rusya bunu anladı. Daha pek çok ülke anladı. MEM, ABD balonuna iğne batırmak gibi bir şey.
Bu ne büyük bir nasip Ey Rabbim!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Hasan Demir / diğer yazıları
- Artık yeter! / 02.11.2015
- Artık yeter! / 28.09.2015
- Sandıktan ne çıkacak! / 21.09.2015
- Böyle milliyetçilik olur mu? / 12.09.2015
- AKP başımıza neler getirecek! / 11.09.2015
- Şehit ve gaziden korkanlar! / 07.09.2015
- Kripto Ermeniler! / 29.08.2015
- Atatürk sandıktan çıkmadı! / 24.08.2015
- Bu ne biçim üslup böyle! / 22.08.2015
- Asalet nerede? / 16.08.2015
- Artık yeter! / 28.09.2015
- Sandıktan ne çıkacak! / 21.09.2015
- Böyle milliyetçilik olur mu? / 12.09.2015
- AKP başımıza neler getirecek! / 11.09.2015
- Şehit ve gaziden korkanlar! / 07.09.2015
- Kripto Ermeniler! / 29.08.2015
- Atatürk sandıktan çıkmadı! / 24.08.2015
- Bu ne biçim üslup böyle! / 22.08.2015
- Asalet nerede? / 16.08.2015