İktidarın sesi Star gazetesinde yazan Cem Küçük, Hürriyet yazarı Ahmet Hakan'ı, "İstesek seni sinek gibi ezeriz. Bugüne kadar merhamet ettik de hayatta kalabiliyorsun" diye açıkça tehdit ediyor. Bu Partinin gençlik kolları, milletvekili olan başkanları ile birlikte Hürriyet'i basıyor, cam çerçeve dağıtıyor. Gazete sahiplerini, yazarlarını ölümle tehdit ediyor. Gazeteye, "Dağlıca'da 16 şehidi senin yüzünden verdik" suçlamasında bulunuyor; gazeteyi, çalışanlarını ve sahibini açıkça hedef gösteriyor. Cumhurbaşkanından çıt çıkmıyor. Pardon, çıkmaz olur mu, çıkıyor. Aydın Doğan kendisine mektup yazmış, "Sana karşı bir hatam olmadı" falan demiş, Erdoğan canlı yayından, "Utanmadan bir de bana mektup yazıyor" diye kükrüyor. Kendinizi Aydın Doğan yerine koyunuz, birine özel bir mektup yazıyorsunuz, o da çıkıyor, cümle âleme açıklıyor. Tam burada aklımıza, "Bana İsmi Azamı öğret" diye yıllarca şeyhine hizmet eden bir müride şeyhinin bir kutu verip, bunu falan yerdeki zata götür, onun verdiği cevabı da bize getir" demesi geliyor. Mürit kutuyu alıp yola çıkıyor amma içini de, "Acaba kutunun içinde ne var" kurdu kemirip duruyor. Ve dayanamayıp kutuyu açıyor, meğer kutuda bir fare varmış, kapak açılınca fare zıplayıp kaçıyor. Netice, şeyh, "Evladım, emanet ettiğimiz bir fareye sahip çıkamadın, İsmi Azam'a nasıl sahip çıkacaksın" deyince, verecek cevap bulamıyor, nefis terbiyesine devam ediyor. Şimdi Türkiye'nin en büyük işadamlarından biri ve en çok satan gazetelerin sahibi olan bir kişinin kendisine verdiği mektup emanetini tutamayan bir kişi çıkıyor, "Ben yüzde 52 oyla Cumhurbaşkanı seçildim. Bu fiili bir durumdur. Ülkeyi bu duruma uydurun" yani "Türkiye'yi taşı ile toprağı ile bürokrasisi ve hukuku ile bana emanet edin talimatları veriyor.Sözün özü kendisini ülke ihtiyaçlarına göre değil, ülkeyi kendi ihtiyaçlarına göre şekillendirme dayatmasında bulunuyor. Öyle bir dayatma fiiliyata geçtiğinde ise Anayasa'dan Türklüğü kaldıracaklarını açıkça beyan ediyorlar. Ve gazetelere yapılan saldırılara, gazetecilere yapılan ölüm tehditlerine baktığımızda da, ülke kendilerine tamamen teslim edildiğinde başımıza neler geleceğinin de resmini çiziyorlar?Ne acıdır ki millette uyanma emarelerinin zerresi yok!"Allah akıbetimizi hayreylesin" diyeceğiz amma, hayır yolunda kılını kıpırdatmayanlara Allah(c.c.) ne cevap verir, bilemiyoruz.Rahmetinden de ümit kesmiyoruz.
Hasan Demir / diğer yazıları
- Artık yeter! / 02.11.2015
- Artık yeter! / 28.09.2015
- Sandıktan ne çıkacak! / 21.09.2015
- Böyle milliyetçilik olur mu? / 12.09.2015
- AKP başımıza neler getirecek! / 11.09.2015
- Şehit ve gaziden korkanlar! / 07.09.2015
- Kripto Ermeniler! / 29.08.2015
- Atatürk sandıktan çıkmadı! / 24.08.2015
- Bu ne biçim üslup böyle! / 22.08.2015
- Asalet nerede? / 16.08.2015
- Artık yeter! / 28.09.2015
- Sandıktan ne çıkacak! / 21.09.2015
- Böyle milliyetçilik olur mu? / 12.09.2015
- AKP başımıza neler getirecek! / 11.09.2015
- Şehit ve gaziden korkanlar! / 07.09.2015
- Kripto Ermeniler! / 29.08.2015
- Atatürk sandıktan çıkmadı! / 24.08.2015
- Bu ne biçim üslup böyle! / 22.08.2015
- Asalet nerede? / 16.08.2015