"Barzani'nin Türkmen kentlerini de kapsamına alan referandum hazırlığına sonuna kadar karşı çıkılmalıdır. Bu referandum Türkiye için gerekirse savaş sebebi sayılmalıdır. Milli gücümüzü ne pahasına olursa olsun göstermeliyiz. Peşmerge yönetimi Türk milletini sabrını zorlamaktan vazgeçmelidir" diyerek MHP lideri Devlet Bahçeli'nin verdiği pas,
Vietnam dönüşü uçakta "referandum savaş nedeni olmaz" diyen Başbakan Binali Yıldırım tarafından gole çevrildi.
Ama tribünlerde hiçbir sevinç emaresi yoktu.
Çünkü bu golü kendi kalemizde gördük.
Barzani'nin bağımsızlık referandumu yapma noktasına nasıl geldiği düşünülünce Türkiye'nin bu süreçteki desteği olmadan bu nokta gelebilmesinin imkânsız olduğu görülecektir.
Barzani'yi bu günlere getiren dominant desteği sağlayan Türkiye'nin referandum yapılmasını savaş nedeni saymasını beklemek, hayatın olağan akışına temelden ters bir şeydir.
Yani Bahçeli olmayacak duaya amin demektedir. Hiçbir karşılığı olmadığını bile bile böyle bir çağrı yapmaktadır.
Nitekim Başbakan Binali yıldırım'ın sözleri bu gerçekliği ortaya koyuyor.
Peki, Bahçeli neden bu çıkışı yaptı?
Bunun iki nedeni var bana göre.
Birincisi, Barzani'nin bağımsızlık hazırlığı konusunda Bahçeli'den ses çıkmamasını sorgulayan MHP tabanının gazını almak.
İkincisi, parti içinde Meral Akşener çevresinde toplanma eğiliminde olan muhaliflere daha fazla gerekçe vermemek.
Hiçbir neticesi olmayacağı baştan belli bu çıkış, belki bu konularda Bahçeli'ye beklediğini verebilir ama Barzani'nin peşinde koştuğu süreci engellemek şöyle dursun katalizör etki yapacağından şüpheniz olmasın.
Çünkü Barzani artık birkaç aylık bir erteleme olsa bile yakın gelecekte yapılacak bir bağımsızlık referandumunun ve çıkacak baştan belli sonucun Türkiye açısından savaş nedeni sayılmayacağının garantisini almış durumda.
Bu konuda Sayın Bahçeli'nin hakkını ne yapsa ödeyemez Barzani?
Kendisine sorulan bir soruya Sayın Bahçeli, ''Benim ne zaman erken konuştuğumu gördünüz ve duydunuz?'' diye karşılık vermişti.
Evet, gerçekten erken konuştuğunu ve erken adım attığını hiç görmedik Sayın Bahçeli'nin.
Koalisyon döneminde konuşmuş, verdiği pas milletin kalesine AKP diye gol olmuştu. Şimdiki konuşması da Türkiye, İran, Suriye ve Irak'ın kalesine Kürdistan olarak gol oluyor.
Vietnam dönüşü uçakta "referandum savaş nedeni olmaz" diyen Başbakan Binali Yıldırım tarafından gole çevrildi.
Ama tribünlerde hiçbir sevinç emaresi yoktu.
Çünkü bu golü kendi kalemizde gördük.
Barzani'nin bağımsızlık referandumu yapma noktasına nasıl geldiği düşünülünce Türkiye'nin bu süreçteki desteği olmadan bu nokta gelebilmesinin imkânsız olduğu görülecektir.
Barzani'yi bu günlere getiren dominant desteği sağlayan Türkiye'nin referandum yapılmasını savaş nedeni saymasını beklemek, hayatın olağan akışına temelden ters bir şeydir.
Yani Bahçeli olmayacak duaya amin demektedir. Hiçbir karşılığı olmadığını bile bile böyle bir çağrı yapmaktadır.
Nitekim Başbakan Binali yıldırım'ın sözleri bu gerçekliği ortaya koyuyor.
Peki, Bahçeli neden bu çıkışı yaptı?
Bunun iki nedeni var bana göre.
Birincisi, Barzani'nin bağımsızlık hazırlığı konusunda Bahçeli'den ses çıkmamasını sorgulayan MHP tabanının gazını almak.
İkincisi, parti içinde Meral Akşener çevresinde toplanma eğiliminde olan muhaliflere daha fazla gerekçe vermemek.
Hiçbir neticesi olmayacağı baştan belli bu çıkış, belki bu konularda Bahçeli'ye beklediğini verebilir ama Barzani'nin peşinde koştuğu süreci engellemek şöyle dursun katalizör etki yapacağından şüpheniz olmasın.
Çünkü Barzani artık birkaç aylık bir erteleme olsa bile yakın gelecekte yapılacak bir bağımsızlık referandumunun ve çıkacak baştan belli sonucun Türkiye açısından savaş nedeni sayılmayacağının garantisini almış durumda.
Bu konuda Sayın Bahçeli'nin hakkını ne yapsa ödeyemez Barzani?
Kendisine sorulan bir soruya Sayın Bahçeli, ''Benim ne zaman erken konuştuğumu gördünüz ve duydunuz?'' diye karşılık vermişti.
Evet, gerçekten erken konuştuğunu ve erken adım attığını hiç görmedik Sayın Bahçeli'nin.
Koalisyon döneminde konuşmuş, verdiği pas milletin kalesine AKP diye gol olmuştu. Şimdiki konuşması da Türkiye, İran, Suriye ve Irak'ın kalesine Kürdistan olarak gol oluyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024