Kıbrıs Rum Kesimi'nde yapılan başkanlık seçimini, Demokratik Parti Başkanı Tasos Papadopulos'un kazanmasıyla, muhtemel Irak operasyonu senaryolarının gölgesinde kalan Kıbrıs sorunu da yeni bir boyut kazandı. Bilindiği gibi Kıbrıs meselesi Annan Planı çerçevesine mahkum edilmiş ve Denktaş'ın bu intihar planını imzalaması yönünde yoğun bir kampanya başlatılmıştı. Denktaş'ın karşısında Annan Planı'nı müzakere etmek için bulunan Klerides'in seçimi kaybetmesiyle, zaten tıkanmış olan müzakere süreci daha vahim bir noktaya doğru sürüklenmeye başladı bile. Klerides, Türk ordusunu Kıbrıs'ta işgalci sayan, Karpaz ve Güzelyurt gibi stratejik bölgeleri Rum tarafına bırakan ve Kuzey Kıbrıs'taki Türkleri topraklarından eden Annan Planı'nı reddediyordu. Bize göre Klerides her zaman olduğu gibi son müzakerelerde de anlayışsız ve çözüme yanaşmayan birisiydi. Gelin görün ki, Klerides gibi birisi bile Kıbrıslı Rumlarca tavizkâr olarak görülüyor ve Türklere yani bize taviz vermekle suçlanıyor. Klerides'in hiçbir şeyi kabul etmemesine rağmen müzakere masasına oturması dahi Rumlar tarafından taviz olarak yorumlanıyor. Rumlar, her fırsatta aşikar ettikleri iradelerini son seçimlerde de ortaya koydular. İrade şu: 'Kıbrıs'ta Türk de istemiyoruz, çözüm de. Ne haliniz varsa görün!' Nitekim Klerides'in seçimleri kaybedip Papadopulos'un kazanması da bunun en açık göstergesi. Her fırsatta kaya gibi karşımıza dikilen Klerides, Papadopulos gibi birisinin yanında inanın hafif kalıyor. Kıbrıs Rum Kesimi'nde oyların yarıdan fazlasını alan Papadopulos'a gösterilen teveccühün kaynağı, Rumlara verdiği vaatlerde yatıyor. Eski ve çetin bir EOKA'cı olan Papadopulos Karpaz'ı alacağını, Türk askerini adadan çıkaracağını, Rumların Türk tarafına yerleştirileceğini ve iki kesimliliğin bir idari kesimlilik olduğunu bağıra bağıra Rumlara ifade ediyor. Rumlar da Papadopulos'un bu vaadlerine güvenip yüzde 51 ile işbaşına getiriyor. Daha açık olursak, Papadopulos Rumların duygularına tercüman olduğu için bugün işbaşına getirildi. Rumlar açıkça iradelerini beyan ettiler. Bundan ötesi yok. Denktaş da Papadopulos'un seçimi kazandığını haber alınca, ilk olarak şunu söylüyor: "Papadopulos'la çözüm zor". Denktaş, Rum halkının anlaşmadan yana olmayan iradesinin kazandığını apaçık dile getiriyor. Kıbrıs'taki durum, müzakere noktasında imkansızın doruğunda gezinirken, bizdeki ve KKTC'deki satılık medya şimdilik sessiz. Sessiz derken, ufak tefek sesler var ama pek duyulmuyor. Ama merak etmeyin, birkaç güne kalmaz tantanaya başlarlar. Nasıl tantana biliyor musunuz? "Klerides gitti, sıra Denktaş'ta", "Çözümü tıkayan bir tek Denktaş kaldı, O da gitsin" gibi utanılacak bir halde olacağına emin olabilirsiniz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Alperen Polat / diğer yazıları
- Sadaka sosyalizmi / 17.04.2013
- Namusumuza dokunan yanar / 14.04.2013
- MHP'nin misyonu / 26.03.2013
- Tarihe şahitlik ettim / 04.03.2013
- Teröre teslim olduk / 15.01.2013
- Atatürk’e sahip çıkana sahip çıkmak / 12.01.2013
- Talabani miadını doldurdu, sıradaki gelsin! / 21.12.2012
- Arınç misyonu / 20.12.2012
- 1962’den 2012’ye ‘satılık müttefik’ Türkiye! / 19.12.2012
- ‘NATO toprağı Türkiye’den dünya savaşının fitilini ateşlemek / 18.12.2012
- Namusumuza dokunan yanar / 14.04.2013
- MHP'nin misyonu / 26.03.2013
- Tarihe şahitlik ettim / 04.03.2013
- Teröre teslim olduk / 15.01.2013
- Atatürk’e sahip çıkana sahip çıkmak / 12.01.2013
- Talabani miadını doldurdu, sıradaki gelsin! / 21.12.2012
- Arınç misyonu / 20.12.2012
- 1962’den 2012’ye ‘satılık müttefik’ Türkiye! / 19.12.2012
- ‘NATO toprağı Türkiye’den dünya savaşının fitilini ateşlemek / 18.12.2012