Ne dedi ne dedi?

AKP MKYK üyesi Fevzi Polat emekliler hakkında öyle bir paylaşım yaptı ki, şahsen bu cesaretinden dolayı ben kendisini tebrik ediyorum.

Partide önemli bir konuma sahip olan Polat'ın paylaşımı şöyle: 

"32 milyon çalışanın, 16 milyon emekliye bakması sürdürülemez."

Bu paylaşım daha sonra kaldırılsa da artık bir önemi yoktu.

Bence bu açıklamanın da pek bir önemi yok.

Cem Yılmaz'ın, "Ne dedi ne dedi" şeklinde ünlenen videosu aklıma geldi ve başlığı öyle atalım dedik.

Demek ki iktidar kanadı artık bu iş olmuyor dedi.

Ekonomiyi düzeltemeyeceklerine tam olarak inanmış olacaklar ki, bu türden açıklamalarla aslında havlu atmış oluyorlar.

Bu karanlık tablo çoğu kesimler için sürpriz olabilir.

Aslında bu mevzu doğrudan ve yalnızca iktidar için de geçerli değil.

İktidarın üzerine boca ettiği mevcut kapitalist sistemin doğası gereği bu manzara kaçınılmaz olarak uygulayanı ve uygulandığı yeri yakar kül eder.

O bakımdan mevzu AK Parti değildir tek başına.

Atatürk'ten sonra aslına bakılırsa milli çizgiden sapma olmuştur.

Tam bağımsız Türkiye ideali yerine, yaşasın müttefikimiz Amerika denilmiştir.

Bu aslında bir zorunluluktan olmuş gibi anlatılsa da, kesinlikle doğru değildir.

Atatürk'e diş geçiremeyen emperyalist ülkelerin nihai hedefi, dünyanın en zengin kaynaklarına sahip bu cennet vatanın kuşatılması ve içimizden seçtikleri uydu siyasetçiler aracılığı ile kesin olarak teslim alınmasıydı.

Konumuza dönecek olursak, ne dedi ne dedi bu zat.

32 milyon çalışan kesimin, 16 milyon emekliye bakması sürdürülemezmiş.

Bak sen ultra zekalıya!

Kim demiş sana 16 milyon emekli var bu ülkede? bu bir.

Doğrusu 11 milyon emeklidir.

Geri kalan dul, yetim, engelli vs. olan kesimdir.

Demek 32 milyon çalışanın varlığından haberdarsınız.

Alkışlar size gelsin…

Ayrıca 11 milyon emekliye senin babanın mirasından pay vermiyorsun.

Emekli nasıl olunuyor bay süper zeka?

Çalışma hayatın boyunca SSK primin yatıyor ve günün geldiğinde emekli oluyorsun.

Kimin parasını kimden kıskanıyorsun sen onu söyle bakalım!

Bir kere bu emekliler olmasa, senin idare edeceğin ülke diye bir şey ortada kalmaz!

Piyasalarda şayet ufacık da olsa bir hayat emaresi varsa, bu emeklilerin aldığı beş kuruşla harcama yapması sayesindedir.

Emekliler ekonomiye yük değil, bilakis güç katmaktadırlar.

Bugün senin uyguladığın sisteme aslında kapitalizm bile denemez!

Zira kapitalizmin namusu yok ama, yine de bu sistemi adam gibi uygulayan ülkelere bakınca, demek ki bu sistemde bile ülkeler çok rahat kalkınabiliyormuş diyor.

Tekrar ediyorum, kapitalizmin ruhu şeytani bir dürtüye sahiptir.

Daima belli kesimleri kollar ve çok büyük kesimleri sürekli olarak eşek gibi çalıştırır.

Mesela 12.500 TL alan bir emekli aynı zamanda 15 bin TL kira ödemek zorunda kalırsa, geriye ne kalmış olacak?

Bugün emeklinin çok rahatlıkla alması gereken maaş, en az 50 bin TL olmalıdır.

Zaten 850 milyar TL bütçe açığı var, nereden bulacak devlet bu parayı diyenler olabilir.

Nereden mi şeker kardeşim.

Türkiye son 20 yılda faize 563 milyar dolar ödemiş.

Sen bu rakamın ne anlama geldiğini biliyor musun?

Yeni bir Türkiye inşa edilir bu manyak parayla.

Neden verdin bu kadar faizi?

Türkiye 2002 yılından bu yana 22 yılda 3 trilyon dolar vergi toplamış.

Sen bu rakamın ne olduğunu biliyor musun bay fırıldak.

Milleti donuna kadar soyup soğana çevirdiniz ve şimdi bir kuru ekmeği çok görüyorsunuz öyle mi?

Bir başka örnek:

Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nın 1 günlük maliyeti, 33,6 milyon lira. Bugün bir asgari ücretlinin aldığı maaş 17 bin lira.

Saray 1 dakikada 23 bin lira harcıyor cancağızım.

Bir asgari ücreti, 40 saniyede tüketiyorlar. 

Neden buralarda yapılan gereksiz harcamaların sürdürülemez olduğunu söylemiyorsun?

Türkiye'nin 3 katrilyon dolardan daha fazla işlenmemiş yer altı kaynağı var.

Madem bunları işlemeyi beceremiyorsun, süs kabağı mısın ne işin orada?

Neyse sinirlerim bozuldu bitiriyorum.

Son bir kelam.

Türk milleti öyle büyük bir fırsatı elinin tersiyle etti ki, şimdi samanlıkta yitirdiği iğnesini güneşlik ortamda arıyor.

Haydar Baş diye bir siyasetçi geldi ve geçti bu dünyadan, senin bundan haberin oldu mu?

İktisadi olarak insanlık tarihinin en büyük devrimi olan bir eseri kaleme aldı:

"Milli Ekonomi Modeli"

Tam 10 Uluslararası "MEM" kongresi yapıldı, bunların hiç birisini takip ettin mi?

Bu sistemin kırıntılarına can simidi gibi sarılan Rusya, bütün dünyaya meydan okuyor.

Efendim daha Ukrayna ile başa çıkamıyor diyen varsa, derim ki, güzel kardeşim sen git kafana bir röntgen çektir.

Çünkü Ukrayna'yı başta ABD olmak üzere, bütün NATO ülkeleri tüm cephaneliklerini seferber ederek desteklemektedir.

Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk aramızda olsaydı, vallahi de billahi de Haydar Baş'ı yanından ayırmaz ve onun bu muhteşem tezini hayata geçirirdi.

Madem ki hayat devam ediyor, bu fırsatı elinde bulunduran CHP de aynı şekilde hareket etmelidir.

Türkiye'yi 6 ayda dünyanın çekim merkezi haline getirecek bu eşsiz modeli tüm incelikleriyle bilen lider, Hüseyin Baş'tır.

Şayet Ekrem İmamoğlu'na yasak getirilmezse, İmamoğlu geleceğin Cumhurbaşkanı olacaktır.

Şayet Hüseyin Baş bu denklemin içerisinde olmazsa, kim gelirse gelsin Türkiye tepe taklak gitmeye devam edecektir.

Sadece ekonomik olarak değil, Türkiye çok daha büyük tuzaklarla örülmüş olacaktır.

İki seçenek var:

Ya samimiyet, ya da ihanet!

CHP Genel Başkanına ithaf olunur!