Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızın “Yalnız bırakılan Türkiye (Yeni Mesaj,18 Ekim 2012) yazısını okuyunca bir kez daha hatırladım:Yahudi spekülatör Soros değil miydi, “Türkiye’nin tek ihraç maddesi ordusu”dur ve ABD’nin eski başkanlarından Ronald Reagan değil miydi “Bir Türk askerinin yıllık maliyeti 6 bin, bir ABD askerinin 90 bin dolar” diyen? Batı ahlâkında kendi adına başkalarının evlatlarını savaştırma geleneği öteden beri zaten mevcuttur. Bir iki örnek verelim…Hastel-Kestel Kontu İkinci Friedrich, sanatsever uyanık bir adamdı. Payitahtını Almanya’nın en güzel şehri haline getirmeyi başarmıştı. O, 1775’te kendi memleketi halkından 12 bin 800 vatandaşını müstemlekelerde askerlik işlerinde kullanılmak üzere İngiltere’ye satmıştır. 1782’ye kadar 6 bin 600 kişi daha İngiltere emrinde savaşsın diye gönderilmiştir. O günlerde Kontun hükümetine bağlı tebaanın nüfusu 400 bin kişi idi. Yani hükümdar, milletinin yirmide birini İngiltere’ye savaşsınlar diye satmıştı.İngiliz komiserleri Kessel’e gelerek, satılanları Pazar yerinde gözden geçirmiş ve satın aldıkları her bir Alman için 300 mark vermişlerdir. Satış bittikten sonra gemilere doldurularak Veser Nehri üzerinden sevk edilen bu adamlar Prusya hudutlarını geçerken Büyük Friedrich, o günün “sığır tarifesi” üzerinden transit gümrüğü bile almıştır.Satılanların babaları şikâyette bulunurlarsa madenlerde, fabrikalarda işçiliğe, anaları şikâyette bulunursa hapishanelere sevk edilmişlerdir. Firar edenler ise günde on ikişer defadan iki gün kırbaç cezasına çarptırılmıştır. Ki bu ceza neticesi ölenler de olmuştur.İkinci Frederich’in İngilizlere sattığı 19 bin 400 adamın 11 bin 900’ü 1783 sonbaharında ve 1784 ilkbaharında memleketlerine dönmüşler, 7 bin 500’ü müstemlekelerdeki savaşlarda ölmüşlerdir.Savaş baronlarına insanlarını asker olarak satan vatandaş pazarlamacısı Kont Frederich, bu işten oldukça kazançlı çıkmıştır!!! Çünkü ölümünde, yaptırdığı birçok inşaata, büyük sefahat ve seyahatlere rağmen geride 170 milyon mark bırakmıştır. Alman vicdanında kendi insanlarını başkaları için savaştırmak üzere satma, İngiliz vicdanında ise kendi çıkarları için başkalarının ordularını kullanma öteden beri vardır ve o vicdanlar bu tür pespayeliklere yatkındır. Bir örnek daha verelim…İngiltere Kralı Üçüncü Jorj, Fransa’ya karşı yaptığı savaşta Honover Hükümeti ordusunu kiralamıştı. “At pazarlığı” diyebileceğimiz bir mukaveleye göre, bir ölü er veya üç yaralı er için piyadede 84 mark, süvaride 33 mark ödeme yapılacaktı.Buna mukabil…Bir ölü yahut üç yaralı beygirin bedeli 270 marktı.İşte böyle…Asker sırtından ticaret de siyaset de Batı ahlâkının bulaşıcı virüslerindendir ve o virüsü kapan Ortadoğulu ve Doğulu hükümet sayısı hiç de az değildir…“15 Günde Şam’dasınız” diye Türkiye’yi Suriye ile savaşın eşiğine getirenlerin gerçek niyetlerini anlamalarına belki yararı olur diye hatırlatalım dedik…İran-Irak savaşında olduğu gibi Siyonizm-Haçlı ittifakı Müslüman’ı Müslüman’a kırdırtacak, televizyonların başına geçip kah-kah, kıh-kıh gülecek.Savaşa savaşa bitap düştüğümüzde sıra bize gelecek, beyzbol sopası bizim başımıza inecek…
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Hasan Demir / diğer yazıları
- Artık yeter! / 02.11.2015
- Artık yeter! / 28.09.2015
- Sandıktan ne çıkacak! / 21.09.2015
- Böyle milliyetçilik olur mu? / 12.09.2015
- AKP başımıza neler getirecek! / 11.09.2015
- Şehit ve gaziden korkanlar! / 07.09.2015
- Kripto Ermeniler! / 29.08.2015
- Atatürk sandıktan çıkmadı! / 24.08.2015
- Bu ne biçim üslup böyle! / 22.08.2015
- Asalet nerede? / 16.08.2015
- Artık yeter! / 28.09.2015
- Sandıktan ne çıkacak! / 21.09.2015
- Böyle milliyetçilik olur mu? / 12.09.2015
- AKP başımıza neler getirecek! / 11.09.2015
- Şehit ve gaziden korkanlar! / 07.09.2015
- Kripto Ermeniler! / 29.08.2015
- Atatürk sandıktan çıkmadı! / 24.08.2015
- Bu ne biçim üslup böyle! / 22.08.2015
- Asalet nerede? / 16.08.2015