Şuh kahkahalarınızın, şaşalı ve debdebeli hayatınızın, saçıp-savurmalı harcamalarınızın altından, hayat pahalılığı sebebiyle inim inim inleyen kitlelerin iniltileri geliyor.
Konfor kuleleriniz adeta birer yüzer kule görünümünde ama bu kulelerin üzerinde yüzdükleri su, alın teri ve gözyaşından oluşuyor.
Binlerce hayretler olsun ki, söz konusu kuleleriniz sağlam kayalar üzerinde kurulmuşçasına, gelecekten emin bir şekilde, günden güne artan servetinizle birlikte gafletinizi de artırmaya devam ediyorsunuz.
Tarih şahittir ki, hele hele İslam tarihi hassaten şahittir ki, konfor kulelerini alın teri ve gözyaşı üzerinde yüzdürenlerin akıbetleri hep felaketlerle sonuçlanmıştır.
Uzun yıllardan beridir bir türlü bitmek bilmeyen hırs ve ihtiraslarınızı tatmin etmek için nice garip gureba, nice fakir-fukara her gün biraz daha fazla alın teri dökmek zorunda kalıyor.
Lüks ve şatafatlı hayatınıza, bolca boca edilmiş kul hakkı ve kamu malı yoğunluklu harcamalarınıza, har vurup harman savurmanıza bir de tutup İslam ve inanç sosu katmanız, kalabalık kitleleri, özellikle de yeni kuşakları, genç nesilleri İslam'dan da, ahlaki ilkelerden de soğutuyor.
İslam'dan da, İslam ahlakından da fersah fersah uzak olan bu tarz yaşantılılarınız, bu şekildeki şekilsiz uygulamalarınız, sizleri iki türlü vebal altına sokuyor.
Hem bu mazlum milletin emeğini ve alın terini sömürüp semirerek dağlar gibi bir vebalin altına giriyorsunuz hem de inançlı süsü vererek, ahlaklı sosu dökerek sergilediğiniz aslında ahlaksız yaşantınızla genç kuşakları İslam'dan soğutuyorsunuz.
Koskoca bir mevsim boyunca ailece çalışıp didinerek çay üreten, fındık üreten, buğday üreten, pamuk üreten köylünün, çiftçinin maliyetini dahi karşılamayacak fiyatlar açıklamak, hem de zamanından haftalar sonra açıklamak, bu insanların alın teri üzerinde tepinmek değil midir?
Mazot fiyatlarını, gübre fiyatlarını astronomik rakamlara yükselttiğiniz halde, üreticinin ürününe karınca adımları mesabesinde artışlar açıklamak gözyaşları ve alın teri üzerinde saraylarını yüzdürmek anlamına gelmez mi?
Şahsınızın ve ailenizin sadece bir öğün yemekte harcadığınız rakamlarla, kalabalık ailelerin bir ay geçinmesini şart koşmanız, onları böylesi bir yoksulluğa mahkûm ve mecbur etmeniz, alın teri üzerinde konfor kulesi kurmak değil midir?
Ne yazık ki, yazıklar olsun ki bugün ve yallardır, konfor kulelerini alın teri ve gözyaşları üzerinde yükselten siyasi kadrolar tarafından yönetiliyoruz.
- Zenginden sil fakire sal / 03.07.2024
- Konfor kuleleriniz alın teri üzerinde yükseliyor / 02.07.2024
- Millete sefalet, vekiline saltanat / 01.07.2024
- ‘Sahibine göre kişneyen atlar’ yüzünden… / 14.06.2024
- Meğer dava küp doldurma davasıymış / 13.06.2024
- Serveti katlamak size, yoksulluğa katlanmak bize / 12.06.2024
- Ey ahali neyiniz noksan? / 10.06.2024
- 'Adana’da Ağustos’ta bulamadım yazımı' / 08.06.2024
- Zenginler arasında devletleşen servet / 07.06.2024