İnsanların karşısına dualarla, süslü dini kavramlarla veya kendilerine göre şekillendirdikleri ve adına "İslam" dedikleri inançlarla çıkan âlim, filozof veya siyasetçilere ilgi her dönemde vardı ve yine var. Ve de insanlarımız bunlara kanıyor.Oysa Yüce Allah (c.c), Sevgili Peygamberimiz ve hidayet önderleri (Ehl-i Beyt) ne diyor, neyi emrediyor, nelerden ve kimlerden sakınmamızı bildiriyor, diye kimse araştırmıyor, bakmıyor, duymuyor?Yüzeysel olarak hatırlarsak! Sevgili Peygamberimiz (sav); "Kişinin namazı sizi aldatmasın. Onun para ile olan ilişkisine bakın" demişti. Yüce Allah; "Yazıklar olsun o namaz kılanlara" demişti. Kimdi onlar? Yetim malını, fakir fukaranın malını, devlet malını, alın terini iç edenler, yerli ve yabancılara peşkeş çekenlerdi. Açlıktan, yokluktan, geçinememekten şikâyet ediyorsun. Oysa öyle bir zengin coğrafyada yaşıyoruz ki, bu ülkenin yer altı ve yer üstü zenginlikleri bizlere binlerce yıl yeter. Nasıl bu hale geldik? Aldandığımız için, gerçekle yüzleşmekten kaçtığımız için? Oysa Sevgili Peygamberimiz (sav); "Kim devlet-millet malından aşıran bir kimseyi saklar, himaye ederse; o da onun gibidir" (Ebu Davud, Cihad, 15-135/2716) buyurmuştu.İslam Coğrafyası ve ülkemizdeki kandan, terörden, vahşetten hepimiz şikâyetçiyiz. Siyasilerimiz, ülkemizdeki terör ve diğer olumsuzluklar için hep bir "dış güçler", emperyalist güçler" vs. kavramlarını dillendirirler. Bunların kimler olduğunu siyasiler de, sen de, ben de çok iyi biliyoruz. Ama kendimizle yüzleşmekten yine kaçıyoruz.Ama Yüce Allah'ın; "Ey iman edenler! Yahudileri ve Hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizden kim onları dost edinirse, şüphesiz o, onlardan olur. Şüphesiz Allah, zalim kavmi doğru yola iletmez." (Maide, 51)"Kim bir mümini kasten öldürürse, onun cezası, içinde ebediyen kalacağı cehennemdir. Allah ona gazap etmiş, onu lânetlemiş ve onun için büyük bir azap hazırlamıştır." (Nisa, 93) Evet, bu açık ilahi ikaz ve tehditleri (hâşâ) kâle almıyor, ölçü kabul etmiyoruz.Filan âlim şöyle diyor, kılık-kıyafeti de şöyle, çok da güzel Kur'an okuyor, gibi görsellere kanıp, o kişilerin batıl görüşlerini ölçü kabul ediyoruz. Oysa Allah ve Resulü, onlara lanet ediyor."Ahir zamanın ulema taslakları, gök kubbenin altındaki insanların en şerlileri olacaktır. Fitne onlardan baş gösterecek, yine onlara dönecektir." (Gümüşhanevî, Ramuz, 2/3741)."Bunların lafları güzel, Kur'an okumaları mükemmel olacak. Lakin Kur'an'ın ölçüleri hançerelerinden aşağı inmeyecek. Onlar, okun yaydan çıktığı gibi İslam'dan çıkacaklar. Bunlar, insanların en şerlileridir" (Ebu Davud, 31/4765; Müslim, Zekat, 143-148)."Ahir zamanda, dinlerini-ahretlerini satarak, dünyalıklarını elde eden Müslümanlar zuhur edecek. Bunlar, insanlara iyi görünüp, onları aldatmak için öyle bir yumuşaklığa bürünürler ki, kuzu postu, onların vaziyetine kıyasla kaba kalır. Dilleri de baldan daha tatlıdır. Ancak kalpleri, kurtlarınkinden daha vahşidir?" (Tirmizi, Sünen, Zühd 60; Taberanî, el-Evsat, V/126; Hakim, el-Müstedrek, III/386).İmam Ali Efendimiz, Peygamber Efendimizden (sav) şu Hadisi nakleder:"Ümmetimden birtakım zümreler türeyecektir. Onlar Kur'an'ı öyle okurlar ki; sizin okuyuşunuz, onlarınkinin yanında hiç kalır. Namazınız da, namazlarına göre bir hiç kalır. Orucunuz da, oruçlarının yanında bir hiç kalır. Kur'an'ı okurlar, onu lehlerine zannederler, halbuki o aleyhlerine olacaktır. Namazları köprücük kemiklerinden öteye geçmez.Nitekim onlar, okun yaydan çıktığı gibi İslâm'dan hemen çıkacaklar. Onlarla harp eden ordunun askerleri, Peygamber (sav) dilinden, kendilerine ne takdir edilmiş olduğunu bilselerdi (başkaca) çalışmaktan mutlaka vazgeçerlerdi." (Müslim: 1066)Millet olarak, ümmet olarak halimiz ortada. Nasıl bu hale geldik? Aynen Afrikalılar gibi gözlerimizi kapattık. Bize öğretilen dua, cihat naraları, bilmem kaç yıl sonraki hedefleri ve sloganları atarken birileri itikadımızı, milli ve manevi değerlerimizi, malımızı aldı, götürdü. Şimdi canımızı istiyorlar. Oysa bizler, Allah ve Resulünün ölçülerine sahip çıksaydık veya en azından sahip çıkanlara, sahip çıksaydık böyle bir tablo olur muydu?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Alparslan Türkeş’in vefat yıl dönümünden önce / 07.04.2025
- Sayın Erdoğan’ın nefretten doğan AB aşkı -2- / 06.04.2025
- Sayın Erdoğan’ın nefretten doğan AB aşkı -1- / 05.04.2025
- Boykotun babasını yaptılar, yapıyorlar / 04.04.2025
- Erdoğan’ın ‘Filistin’ nöbeti / 03.04.2025
- İktidar sanki hiç sandık gelmeyecekmiş gibi hareket ediyor / 01.04.2025
- İslam dünyasında bayram! / 31.03.2025
- ‘Cebrail dua etti, bende amin dedim’ / 30.03.2025
- Boykot, tehdit ve umut / 29.03.2025
- Atatürk’ün annesi gibi Erdoğan’ın annesi de annemizdir / 28.03.2025
- Sayın Erdoğan’ın nefretten doğan AB aşkı -2- / 06.04.2025
- Sayın Erdoğan’ın nefretten doğan AB aşkı -1- / 05.04.2025
- Boykotun babasını yaptılar, yapıyorlar / 04.04.2025
- Erdoğan’ın ‘Filistin’ nöbeti / 03.04.2025
- İktidar sanki hiç sandık gelmeyecekmiş gibi hareket ediyor / 01.04.2025
- İslam dünyasında bayram! / 31.03.2025
- ‘Cebrail dua etti, bende amin dedim’ / 30.03.2025
- Boykot, tehdit ve umut / 29.03.2025
- Atatürk’ün annesi gibi Erdoğan’ın annesi de annemizdir / 28.03.2025