Ahmed ve Bezzâr, Ebû Hureyre'den merfûan nakletmişlerdir:
Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:
"O, yirmi yedinci ya da yirmi dokuzuncu gecedir. O gece melekler yeryüzündeki taşların sayısından fazla olacaktır." (Tayâlisî, no. 2545; Ahmed, II, 519).
Taberânî, el-Mu'cemu'l-Evsat'ta ondan (Ebû Hureyre'den) merfû olarak:
Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:
"Kadir gecesini; on yedi ya da on dokuz ya da yirmi bir ya da yirmi üç yahut yirmi beş yahut yirmi yedi yahut yirmi dokuzuncu gecelerde arayın." (Taberânî, I, 70 a).
İbn Ömer radıyallahu anh'dan:
Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'e Kadir gecesi hakkında sordular. Cevaben şöyle buyurdu: "O, bütün Ramazan'ın içindedir." (Ebû Dâvud, no. 1387).
Ebû Hureyre'den:
Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'in yanında Kadir gecesi hakkında konuştuk; şöyle buyurdu: "Hanginiz Ay'ın yarım kazan gibi doğduğunu hatırlar? (İşte Kadir gecesi o gecedir)." (Müslim, siyâm no. 222, s. 289).
Bu bin aydan hayırlı olan Kadir gecesini ibadetle geçirmek pek çok hadis-i şerifte teşvik edilmiştir.
Ebû Hureyre rivâyet etmiştir;
Peygamberimiz buyuruyor ki: "Kim sevâbına inanarak ve karşılığını Allah'tan bekleyerek Kadir gecesinde ibâdet ederse, geçmiş günahları bağışlanır." (Nevevi, Riyazü's-Salihin, Buhari ve Müslim'den).
İbnü'l-Müseyyeb radiyallahu anh'dan, dedi ki:
"Kim Kadir gecesi cemaatle namaz kılarsa, ondan büyük nasibini almış olur." (Mâlik, i'tikâf no. 17, s. 321).
Enes radıyallahu anh'dan:
Ramazan ayı girdi. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: "Bu ay gelip çattı. Onun içinde bin aydan hayırlı olan bir gece vardır. Kim onun (bu gecenin) hayrından mahrum olursa bütün hayırlardan mahrum olmuş olur. Onun (bu gecenin) hayrından mahrum olan, saadetten payı olmayan kimsedir." (İbn Mâce, no. 1644; Abbâd b. el-Velîd an Muh. b. Bilâl an İmrân el-Kattân an Katâde an Enes senedi ile tahrîc etti).
Hz. Ali buyurmuştur ki:
"Fâtıma (a.s.) Kadir gecesinde hiç kimsenin yatmasına müsaade etmezdi; az yemek vermekle onların yatmamasını sağlıyor; kendisi de bu gecenin ihyası için hazırlanıyordu. Ve buyuruyordu ki: Mahrum, bu gecenin bereketlerinden mahrum kalan kimsedir." (Deaim'ul-İslam, c.2, s.282; Haydar Baş, Hz. Fâtıma, s.100).
Âişe radiyallahu anhâ'dan:
Dedim ki: "Ey Allah Resûlü! Kadir gecesine rastlarsam ne diyeyim?"
"Şunu de!" buyurdu: "Allah'ım! Sen affedicisin, affetmeyi seversin, beni affet!" (Tirmizî, 3513).
Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:
"O, yirmi yedinci ya da yirmi dokuzuncu gecedir. O gece melekler yeryüzündeki taşların sayısından fazla olacaktır." (Tayâlisî, no. 2545; Ahmed, II, 519).
Taberânî, el-Mu'cemu'l-Evsat'ta ondan (Ebû Hureyre'den) merfû olarak:
Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:
"Kadir gecesini; on yedi ya da on dokuz ya da yirmi bir ya da yirmi üç yahut yirmi beş yahut yirmi yedi yahut yirmi dokuzuncu gecelerde arayın." (Taberânî, I, 70 a).
İbn Ömer radıyallahu anh'dan:
Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'e Kadir gecesi hakkında sordular. Cevaben şöyle buyurdu: "O, bütün Ramazan'ın içindedir." (Ebû Dâvud, no. 1387).
Ebû Hureyre'den:
Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'in yanında Kadir gecesi hakkında konuştuk; şöyle buyurdu: "Hanginiz Ay'ın yarım kazan gibi doğduğunu hatırlar? (İşte Kadir gecesi o gecedir)." (Müslim, siyâm no. 222, s. 289).
Bu bin aydan hayırlı olan Kadir gecesini ibadetle geçirmek pek çok hadis-i şerifte teşvik edilmiştir.
Ebû Hureyre rivâyet etmiştir;
Peygamberimiz buyuruyor ki: "Kim sevâbına inanarak ve karşılığını Allah'tan bekleyerek Kadir gecesinde ibâdet ederse, geçmiş günahları bağışlanır." (Nevevi, Riyazü's-Salihin, Buhari ve Müslim'den).
İbnü'l-Müseyyeb radiyallahu anh'dan, dedi ki:
"Kim Kadir gecesi cemaatle namaz kılarsa, ondan büyük nasibini almış olur." (Mâlik, i'tikâf no. 17, s. 321).
Enes radıyallahu anh'dan:
Ramazan ayı girdi. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: "Bu ay gelip çattı. Onun içinde bin aydan hayırlı olan bir gece vardır. Kim onun (bu gecenin) hayrından mahrum olursa bütün hayırlardan mahrum olmuş olur. Onun (bu gecenin) hayrından mahrum olan, saadetten payı olmayan kimsedir." (İbn Mâce, no. 1644; Abbâd b. el-Velîd an Muh. b. Bilâl an İmrân el-Kattân an Katâde an Enes senedi ile tahrîc etti).
Hz. Ali buyurmuştur ki:
"Fâtıma (a.s.) Kadir gecesinde hiç kimsenin yatmasına müsaade etmezdi; az yemek vermekle onların yatmamasını sağlıyor; kendisi de bu gecenin ihyası için hazırlanıyordu. Ve buyuruyordu ki: Mahrum, bu gecenin bereketlerinden mahrum kalan kimsedir." (Deaim'ul-İslam, c.2, s.282; Haydar Baş, Hz. Fâtıma, s.100).
Âişe radiyallahu anhâ'dan:
Dedim ki: "Ey Allah Resûlü! Kadir gecesine rastlarsam ne diyeyim?"
"Şunu de!" buyurdu: "Allah'ım! Sen affedicisin, affetmeyi seversin, beni affet!" (Tirmizî, 3513).
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yeliz Yücel / diğer yazıları
- Üç aylar iklimi-4 / 20.03.2017
- Üç aylar iklimi-3 / 19.03.2017
- Üç aylar iklimi-2 / 18.03.2017
- Üç aylar iklimi-1 / 17.03.2017
- Muharrem'in onuncu günü: Aşura / 11.10.2016
- Bayram namazı ve kılınışı / 11.09.2016
- Haccın tamam olmasının şartları / 10.09.2016
- 'Hac Arafat'tır' / 09.09.2016
- Zilhicce ayında ibadet?III / 08.09.2016
- Zilhicce ayında ibadet?II / 07.09.2016
- Üç aylar iklimi-3 / 19.03.2017
- Üç aylar iklimi-2 / 18.03.2017
- Üç aylar iklimi-1 / 17.03.2017
- Muharrem'in onuncu günü: Aşura / 11.10.2016
- Bayram namazı ve kılınışı / 11.09.2016
- Haccın tamam olmasının şartları / 10.09.2016
- 'Hac Arafat'tır' / 09.09.2016
- Zilhicce ayında ibadet?III / 08.09.2016
- Zilhicce ayında ibadet?II / 07.09.2016