İsrail-Kırım-Rusya

Rusya Liberal Demokrat Partisi (LDPR) Başkanı Vladimir Jirinovski iki sene evvel bir Rus televizyonuna verdiği röportajında Yahudilerin İsrail devletini kaybettikleri takdirde ve Ortadoğu'da Büyük İsrail Projesi gerçekleşmediği zaman, uygulayacakları stratejilerini anlatmaktadır (http://www.hukukcagi.com/artikel.php?artikel_id=66). Jirinovski'ye göre; eğer Büyük İsrail kurulamazsa, onun yerine ABD kontrolü altında Büyük Kürt devleti kurulursa, Yahudiler kaçış ülkesi olarak doğal kaynakları zengin olan Rusya'yı tercih edecekler.Bu projeyi tasdik eden geçen haftadaki bir Rus gazetesinde Rus filozof, tarihçi, Rusya ve İslam Dünyası Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Şamil Sultanov yazı yayınladı. "Amerika İsrail'e elveda diyor?" başlıklı yazının özeti şöyle:"Son birkaç yıldır, ABD ve İsrail ilişkileri açıkça durgunlaştı. Obama, Netanyahu'dan hoşnutsuzluğunu gizlemiyor, İsrail Başbakanı, Amerikan Başkanı'ndan nefret ediyor. (2013 yılında İsrail'e yaptığı ziyaret sırasında Ürdün Kudüs yolunda Barak Obama'nın limuzini aniden durdu.  Bir söylentiye göre, arabaya benzin yerine dizel yakıt konmuş) ABD siyasi elitlerin önemli bir kısmında İsrail'in Ortadoğu politikasına karşı olumsuz tutum büyüyor. Aslında, ABD egemen sınıfının en önemli bölümünü teşkil eden askeri ve istihbarat topluluğa zaman zaman meydan okuyabilecek tek etnik grup Yahudi elitleri idi.İsrail'i Küçük Washington sayan Yahudi elitleri, onun kesinlikle Amerika'yı stratejik olarak takip etmesi gerektiğine inanıyordu. Son on beş-yirmi yıl içinde ABD'nin siyasi elitleri ve güçler dengesi içinde önemli değişiklikler meydana geldi. Hem de Amerika ve İsrail arasındaki ilişkilerde oldukça belirgin değişiklikler ortaya çıktı. Genç Amerikalı Yahudiler giderek İsrail'den uzaklaşıyor. Amerikan Yahudilerin toplu sadakati giderek zayıflıyor, asimilasyon ve karışık evliliklerin artması, dindar olmayan Yahudilerin giderek artan sayısı bunun göstergeleridir.ABD Yahudi akademik ve entelektüel çevrelerde alenen İsrail'i eleştirenler daha görünür hale gelmektedir. ABD ve İsrail arasındaki stratejik ilişki İsrail tarafından Sovyetler Birliği'nin iki Ortadoğu müttefiki; Mısır ve Suriye'yi Haziran 1967 savaşında mağlup ettikten sonra yeni bir seviyeye ulaşmıştır. Washington Ortadoğu'da Sovyet etkisi mücadelesinde İsrail'i doğrudan kullanmaya başladı. (İsrail istihbaratının ise, hangi İslami hareketleri kullandığını okuyucularımız kendisi söylesin)Ama 90'lardan beri, Amerikalı elitlerde, "İsrail Amerika için uzun vadeli stratejik müttefik mi?" sorusuna merak giderek yükseliyordu. 1991 sonrası Irak, Afganistan, yine Irak, Libya, Suriye, Mısır yani Ortadoğu'daki krizler ve çatışmalar sonucu ABD'nin birçok askeri analistleri İsrail'in ABD için stratejik değerine şüphe ile bakmaya başladı. 2005-2008 yılında devam eden ABD elitlerinin 'Irak felaketi' konusundaki tartışmalarında askeri ve istihbarat topluluğunun etkili üyeleri Amerika'daki İsrail lobisini doğrudan ABD'nin dış politikasını yönlendirmesi ile suçladı. İsrail'e faydalı olan Irak işgalinin ABD için stratejik bir felaket olduğu ortaya çıktı. Amerikalı Yahudiler ve Amerikan toplumu arasındaki ilişkilerde önemli farklılıklar oluşmaya başladı. Kuzey Amerika'ya başından yerleşen Anglo-Protestan kolunun mensupları 'seçilmiş halk'a çok sempati ile bakıyordu. Ancak, durum değişiyor. Amerikan halkının Protestanlığı, İngilizliği, dindarlığı azalıyor. Gayri Hıristiyanlarda ve özellikle Hıristiyan Katoliklerde, Yahudilere karşı sempati çok zayıf. 2007-2012 arası kendilerini Protestan sayan Amerikalıların sayısı % 53'ten % 48'e düşmüştür. Eğer göç ve doğum oranlarının istatistikleri dikkate alınırsa bu eğilim sadece artacaktır. Amerikan Yahudilerin ana siyasi kalesi sayılan Demokrat Partide bile İsrail karşıtı duyguların arttığı görülebilir. 2012 yılında Obama'nın yeni Başkanlık dönemi için Netanyahu'nun ABD Yahudi toplumunu Romney'i destekleme çağrısına rağmen, Amerikan Yahudilerinin yüzde 68'i Obama'ya oy verdi. Zaman alacak olsa da Amerika ve İsrail arasındaki ilişkinin değişeceği geri döndürülemez süreçtir."Şamil Sultanov'un yazısı ile günümüz Kırım olaylarının alakası nedir?" derseniz. 4 Mart Kırım olaylarından evvel Şubat ayının son günlerinde Başkan Sergey Narışkin başkanlığındaki Rusya Devlet Duması heyeti bir çalışma ziyareti ile İsrail'i, Batı Şeria ve Türkiye'yi ziyaret etti. Rus resmi heyet içinde Rusya Liberal Demokrat Partisi (LDPR) Başkanı Vladimir Jirinovski de vardı. Rusya Duma heyeti Türkiye dahil, Ortadoğu'da değişik resmi ve basına sızmayan gayri resmi görüşmelerde bulundu. Birkaç gün sonra ise, Kırım olayları başladı... Zamanında, İkinci Dünya Savaşı'ndan önce ve sonra SSCB'ye bağlı Kırım Özerk Yahudi Cumhuriyeti oluşturma projesi mevcuttu. Stalin Türk tabiri ile 'allem etti, kallem etti' Kırım'da Yahudi devleti kurdurtmadı. Onun yerine Rusya'nın zor iklimli Uzakdoğu'da Yahudi Özerk Bölgesi oluşturdu. Lakin Yahudiler oraya pek yerleşmek istemediler. Malum, 1947 yılında artık İsrail devleti kuruldu. Bu arada, ünlü Amerikan Yahudi Henry Kissinger, İsrail'in 2025 yılına kadar hayatta kalmayacağını söyledi.