İsrâ Gecesi Beyaz Saray'dan medet umanlar

Esad kimyasal silah kullanmış. Nerde? İsyancılar tarafından ele geçirilmiş topraklarını geri aldığı topraklarda. Bu iddiayı kim ortaya attı? Sağlık örgütü altında Suriye'de bulunan İngiliz ajanları. 
Bu iddialar üzerine Suriye devleti hemen Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü'nü (OPCW) ülkesine çağırdı ve "Bazı batı ülkelerinin saldırılarını meşru kılmak için ortaya attığı iddiaların akıbetini kanıtlamak için OPCW ile iş birliğine hazırız" dedi. Ve bu iddiaları araştırmak için bir heyet hazırlandı.
Yandaş medyanın yazmadığı bir bilgiyi aktarayım; kimyasal soruşturma için Şam'a gönderilen heyet, Duma kentine yarın giriş yapacaktı. Soruşturma ve raporlama başlamadan Şam'a operasyon başladı. Kentin doğusunda füzelerin isabet ettiği yerlerden dumanlar yükseldi.
ABD ve batı, 'kullandın, bedelini ödeyeceksin' dediler. Ardından bu Haçlı katiller atarız, atacağız, atıyoruz derken İslam âleminin mübarek günlerinden olan Miraç gecesi sabahı Haçlı orduları (ABD, Fransa, İngiltere) İslam topraklarına füzelerini attılar. 
Benim için bu saldırı İslam'a, Müslümanlara yapılmıştır. Daha önce Afganistan'da, Irak'ta, Libya'da, Yemen'de olduğu gibi? Suriye toprağı, Esad rejimi, Suriye kimyasal silah kullanmış filan hikâye. Ve diyorum ki, Allah'ın laneti zalimler ve zalimlerin yanında saf tutanların üzerine olsun.
İbadet, zikir, Kur'an, dua namaz ve niyazlı geçen bir gecenin sabahında haberlere baktık ki, ülkemizi yönetenler Haçlının bu saldırılarından memnuniyet duyduklarını açıklıyor. Bu kadar da olamaz, olmamalı diyerek mescide gittim? 
Ne diyorlardı Dışişleri, Saray ve hükümet sözcüleri; "Operasyonu memnuniyetle karşılıyoruz." 
Belki yanılıyorlar Erdoğan düzeltir, diye ufak bir beklenti içine girdim. Meğer Sayın Erdoğan o gece hiç uyumamış. Neden mi? 
"Bu sabah erken saatlerde Amerika, İngiltere ve Fransa tarafından füze ve uçaklarla rejim hedeflerine yönelik sınırlı olduğu açıklanan bir operasyon yapıldı. Onun için bu gece de uykusuz geçti zaten, hep bunu takip ettik."
Sonra Dışişleri Bakanı açıkladı ki, Guta'da kimyasal silah kullanılıp, kullanılmadığı, kullanıldıysa kimin kullandığı net değil!
Dediğim gibi dün de bugün de kimyasal silah, zalim Esad vs. hikâye. Azıcık iman, feraset ve furkanı olan herkes bunun bir Haçlı senaryosu olduğunu çok iyi anlar.
Basit bir şey daha sorayım; Suriye'deki savaş, özünde Rusya ve ABD arasındaki güç gösterisi. Hükümet, Rusya ve ABD arasında denge politikası izlediklerini, Suriye'de barıştan yana olduklarını, söylüyorlar. Madem böyle bir iddia var aklıselim duruş, bu iddialar araştırılsın, sonuca göre duruş belirlensin, şeklinde olmaz mı?
Ama olmadı, olamaz da. Neden?
Bu köşeden hükümete, hükümeti destekleyenlere defalarca sorduğum soruyu bir kez daha soracağım; Neden ABD? Niçin Amerikancılıktan vazgeçemiyorsunuz?
ABD'nin ülkemizi nasıl arkadan vurduğunu, darbeleri, ekonomik krizleri öyle 30, 40, 50 yıl önceki örneklerle değil sizin 16 yıllık iktidar tarihinizle soralım:
Türk askerini esir alıp, başına çuval geçirip, Kuzey Irak'ta, halk arasında dolaştıran ABD değil miydi?
FETÖ'nin sahibi, Türkiye'ye vermeyen ABD değil mi?
Deliğe süpürmek isteyen ABD değil mi?
PKK'nın babası, sahibi, komutanı ABD değil mi?
Zatınızı karşılamaya onbaşı gönderen ABD değil mi?
F-16'lara benden izinsiz pilot yetiştiricisi getiremezsin, diyen ABD değil mi?
Çin'den savunma sistemi alamazsın, alırsan? diyen ABD değil mi?
Rusya'dan S-400 alamazsın, alırsan? diyen ABD değil mi?
'Bize vermedikleri silahları terör örgütüne veriyor' dediğin, ABD değil mi?
YPG'ye 5 bin TIR dolusu silah verdi, dediğin ABD değil miydi?
'Bizi döviz kuru üzerinden terbiye edemezler' dediğin ABD değil mi?
Son bir yıldır, 'Ey Amerika, dünya beşten büyüktür, aklını başına al, ya herro ya merro' dediğiniz ABD değil miydi?
Hayırdır! Neden hâlâ üzerinizdeki ABD patentini bir türlü söküp atamıyorsunuz?