Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani, IŞİD terör örgütü sayesinde kolay kolay sahip olamayacağı silahlara ?"hem de bedava- şimdi sahip oluyor.
IŞİD olmasaydı Barzani'ye 'Sen bu silahları ne yapacaksın' diye sorarlardı.
Ama şimdi kimsenin sesi çıkmıyor.
Ve IŞİD, Yahudi asıllı Barzani liderliğinde inşa edilen Yahudi - Kürt devletinin, silahlandırılmasının gerekçesi olmuş durumda.
Neden Yahudi Kürt devleti diyoruz?
Çünkü kurulacak bu devlet, Kürtler bir devlete sahip olsunlar diye değil, İsrail Arz-ı Mevud hedefine ulaşsın ve Büyük İsrail kurulsun diye atılan bir adım sadece.
Yani devlet sahibi yapmak değil Kürtlerin sadece kullanmak istiyorlar.
ABD öncülüğündeki koalisyon güçleri Barzani yönetimine ağır silahlar vermeye hazırlanıyorlar.
Böyle giderse İsrail'den sonra bu coğrafyanın en etkili silah gücüne sahip olan gücü Barzani yönetimi olacak.
Gelişmeler bana 24 Kasım 2005 yılında bu köşede "Barzani kim oluyor?" başlıklı yazımda alıntıladığım şu haberi anımsattı.
İşte o günkü yazımdan o bölüm:
"Güneri Civaoglu Körfez savaşı sonrası Amerikalı bir yarbayla yaptığı bir söyleşiyi yayınladı. (Milliyet 9 Ekim 1992):
Amerikalı yarbay ile dev Ortadoğu haritasının önündeyiz. Sağ elinin avuç içini Musul/Kerkük vilayeti olan alanda gezdiriyor. Ve sakin bir sesle kelimeleri tane tane seçerek anlatıyor:
"İşte Kürt devleti burada kuruluyor. Savaş bitecek, Saddam çökmüş olacak. Yörede devlet kalmayacak. Devlet otoritesinden yoksun boşluk doğacak. Kürtler bir devlet kurarak burada ki boşluğu dolduracak. Türkiye'den toprak isteyecekler."
Ona anımsatıyorum: Türkiye bunu kabul etmeyeceği açıklanmış bulunuyor.
Amerikalı Yarbay: O zaman çarpışacaksınız, diyor.
Soruyoruz: Türkiye'nin düzenli orduları, silahları, topları, füzeleri var. Böyle büyük bir güce nasıl karşı koyarlar?
Amerikalı yarbayın verdiği yanıt düşündürücüdür: Irak'ın kuzeyindeki Kürtlerin yakında silahları olacak. Saddam'ın bıraktığı silahlar onlara kalıyor. Belki Türkiye'de sizinkilerden bile ileri silahları olacak."
İşte şimdi anladınız mı Barzani nerelere hazırlanıyor?
Terörist ne zaman gerilla oldu?
HDP'nin açıklamalarına kızan Başbakan Ahmet Davutoğlu "gerilla ile asker eşit mantığı, çözüm istememektir" dedi.
Teröriste gerilla demek bölücü örgüt yandaşlarının ifadesi.
3 askerimizi ve 1 korucumuzu şehit eden teröristler Başbakan Davutoğlu'nun literatüründe ne zamandan beri "gerilla" şeklinde nitelendiriliyor?
Yoksa 4 vatan evladının şehit edildiği acılı günlerimizde bile çözü(lü)m sürecinin yol haritaları mı uygulanıyor?
Dün TBMM'de CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk'ün "Kandil'in ve İmralı'nın bildiği, ancak halkımızın ve TBMM'nin bilmediği 'yol haritası' nedir?" diye Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan'a yönelttiği soru önergesinde de ifade edildiği gibi içeriğini bilmediğimiz bu yol haritasıyla "teröristte, gerilla" denmesi sözü mü verildi?
Bütün bu soruların cevabını elbette Başbakan Davutoğlu vermelidir.
Çeşitli izahlar yapacaklardır ama hiçbir izah, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanının bölücü örgüt yandaşlarının söylemini kullanmasını doğru göstermez.
IŞİD olmasaydı Barzani'ye 'Sen bu silahları ne yapacaksın' diye sorarlardı.
Ama şimdi kimsenin sesi çıkmıyor.
Ve IŞİD, Yahudi asıllı Barzani liderliğinde inşa edilen Yahudi - Kürt devletinin, silahlandırılmasının gerekçesi olmuş durumda.
Neden Yahudi Kürt devleti diyoruz?
Çünkü kurulacak bu devlet, Kürtler bir devlete sahip olsunlar diye değil, İsrail Arz-ı Mevud hedefine ulaşsın ve Büyük İsrail kurulsun diye atılan bir adım sadece.
Yani devlet sahibi yapmak değil Kürtlerin sadece kullanmak istiyorlar.
ABD öncülüğündeki koalisyon güçleri Barzani yönetimine ağır silahlar vermeye hazırlanıyorlar.
Böyle giderse İsrail'den sonra bu coğrafyanın en etkili silah gücüne sahip olan gücü Barzani yönetimi olacak.
Gelişmeler bana 24 Kasım 2005 yılında bu köşede "Barzani kim oluyor?" başlıklı yazımda alıntıladığım şu haberi anımsattı.
İşte o günkü yazımdan o bölüm:
"Güneri Civaoglu Körfez savaşı sonrası Amerikalı bir yarbayla yaptığı bir söyleşiyi yayınladı. (Milliyet 9 Ekim 1992):
Amerikalı yarbay ile dev Ortadoğu haritasının önündeyiz. Sağ elinin avuç içini Musul/Kerkük vilayeti olan alanda gezdiriyor. Ve sakin bir sesle kelimeleri tane tane seçerek anlatıyor:
"İşte Kürt devleti burada kuruluyor. Savaş bitecek, Saddam çökmüş olacak. Yörede devlet kalmayacak. Devlet otoritesinden yoksun boşluk doğacak. Kürtler bir devlet kurarak burada ki boşluğu dolduracak. Türkiye'den toprak isteyecekler."
Ona anımsatıyorum: Türkiye bunu kabul etmeyeceği açıklanmış bulunuyor.
Amerikalı Yarbay: O zaman çarpışacaksınız, diyor.
Soruyoruz: Türkiye'nin düzenli orduları, silahları, topları, füzeleri var. Böyle büyük bir güce nasıl karşı koyarlar?
Amerikalı yarbayın verdiği yanıt düşündürücüdür: Irak'ın kuzeyindeki Kürtlerin yakında silahları olacak. Saddam'ın bıraktığı silahlar onlara kalıyor. Belki Türkiye'de sizinkilerden bile ileri silahları olacak."
İşte şimdi anladınız mı Barzani nerelere hazırlanıyor?
Terörist ne zaman gerilla oldu?
HDP'nin açıklamalarına kızan Başbakan Ahmet Davutoğlu "gerilla ile asker eşit mantığı, çözüm istememektir" dedi.
Teröriste gerilla demek bölücü örgüt yandaşlarının ifadesi.
3 askerimizi ve 1 korucumuzu şehit eden teröristler Başbakan Davutoğlu'nun literatüründe ne zamandan beri "gerilla" şeklinde nitelendiriliyor?
Yoksa 4 vatan evladının şehit edildiği acılı günlerimizde bile çözü(lü)m sürecinin yol haritaları mı uygulanıyor?
Dün TBMM'de CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk'ün "Kandil'in ve İmralı'nın bildiği, ancak halkımızın ve TBMM'nin bilmediği 'yol haritası' nedir?" diye Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan'a yönelttiği soru önergesinde de ifade edildiği gibi içeriğini bilmediğimiz bu yol haritasıyla "teröristte, gerilla" denmesi sözü mü verildi?
Bütün bu soruların cevabını elbette Başbakan Davutoğlu vermelidir.
Çeşitli izahlar yapacaklardır ama hiçbir izah, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanının bölücü örgüt yandaşlarının söylemini kullanmasını doğru göstermez.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024