Şeyh Sadi'nin Gülistan isimli eserinde bir fıkra anlatılır:
"Bir herifçiğin gözü ağrıdı. Bir baytara gitti. Gözüme ilaç yap dedi. Baytar hayvanların gözlerine ilaç için ne yaptıysa onun gözüne de onu yaptı. Herifçiğin gözü kör oldu. Adamcağız hâkime gitti şikâyet etti
Hâkim, "Gözün diyeti lazım gelmez, çünkü bu adam eşek olmasaydı baytara gitmezdi" dedi.
Kur'an-ı Kerim'de buyrulur: "Eğer bilmiyorsanız, zikir ehline sorun." (Nahl, 43).
Sevgili Peygamberimiz (s.a.a) hadis-i şeriflerinde, "İş, ehil olmayana verilince kıyameti bekle" buyurdu.
Kur'an-ı Kerim'in emri ve Allah Resûlü'nün beyanı ile insan işi ehline soracak. Ehline teslim edecek. Böyle olursa fert ve cemiyet sağlıklı gelişir. Zarar görmez.
Devlete ve millete düşen, önce kaliteli, sahasında ehliyetli kişileri yetiştirmektir. Sonra da onları hak ettikleri yere getirmektir.
Ahbabım, akrabam diye işe alamazsın. Adam kayıramazsın.
Görevde olduğum yıllarda imam-hatiplik sınavı yapılacaktı. Bir aday akrabasının yanına gelmiş. Tanıştık. Genç delikanlı. Heyecanlıydı. Konuştuk. Akrabası dedi ki, ihlas suresini bir oku bakalım.
Şaşırdım. Okuyamadı. Daha da vahim olanı ertesi gün baktım sevinçle geldi. İmamlık sınavını kazanmış. Böyle olmaz.
Futbolcuların centilmence bir sözü vardır. Hak eden kazansın.
Diyanet, sağlık, eğitim, ordu… Bunlar şakaya gelmez.
Atatürk tefsir için o kadar hoca arasından Elmalılı'ya görevi veriyor. İşi çok iyi biliyor.
Atalarımız ne demiş, "İş bilenin kılıç kuşananın."
İslam'ı kendi çıkarlarına, saltanatına alet etmek, Emeviler ile Muaviye ile başlamıştır. Öyle ki zorba krallıklara dönüşmüşlerdir.
Allah Resûlü Hayber günü ne buyurdu:
"Yarın sancağı öyle birisine vereceğim ki, Allah ve Resûlü onu sever, o da Allah ve Resûlü'nü sever."
O kılıç, Peygamberin damadı diye verilmedi O öyle bir kılıçtır ki; "La feta illa Ali/Ali'den başka yiğit yoktur" Peygamber muştusuna mazhar olan Ali'ye virilmiştir.
Habeşistan'a hicret emrini verdiği zaman sahabe içerisinden Hz. Cafer-i Tayyar'a (r.a) bu görevi veriyor.
Hicretten önce Medine'ye Musab bin Ümeyr'i (r.a) gönderiyor. Örnekleri çoğaltabiliriz.
Özellikle kamu işlerinde adam kayırmak, işi ehline vermemek büyük bir vebaldir. Bu işi yapanlara destek olanlar da aynı vebali taşırlar.
İş ehline verilmez, âlimlerin, kıymeti bilinmez, baytarlar doktorluk yapmaya başlarsa Allah'ta iyileri çekip alır. İnsanlar, cahillerin, beceriksizlerin elinde oyuncak olur.
Bir hikâye vardır:
Bir gün sarayın ileri gelenleri Sultan'a bir köleye verdiği yüksek maaşı sorarlar.
Sultan, beylerini alarak ava çıkar. Yolda bir kervanın gitmekte olduğunu gördüler.
Sultan, birine, "Git sor, bakalım bu kervan nereden geliyor?"
Adam gitti birkaç dakika içinde geriye döndü.
"Efendim kervan Rey şehrinden geliyor."
Sultan, "Peki nereye gidiyormuş" diye sorunca susup kaldı.
- Kulluğun gerçek tarifi / 06.05.2021
- Asli ihtiyaçlar / 30.04.2021
- Mecnun’un Leylası / 29.04.2021
- Rahman Suresi-II / 21.04.2021
- Rahman Suresi / 19.04.2021
- 14 Nisan / 15.04.2021
- İmam Muhammed Et-Takî’nin (a.s) Öğütleri / 14.04.2021
- Sağlam kale Ehl-i Beyt / 12.04.2021
- Bizi deryaya salan / 08.04.2021