Dünyadaki bütün canlıların nesilleri (oluşumu), erkek ve dişi cinsel hücrelerin birleşimi ile husule gelmektedir.
Değişik varlıkların ilk gelişmeleri - Embrioları (doğumdan önceki olgunlaşma zamanları), ana karnındaki hamileliğin değişik sürelerinde husule gelmektedir.
İnsan embrioları ana karnında, yaklaşık olarak 9 ay 10 gün kadar gelişmekte ve olgunlaşmalarını tamamlamaktadır.
İlk üç ayda ceninin organları hızla gelişmektedir. Organ gelişmelerinin ilk üç ayındaki devre, cenin için en duyarlı zaman olmaktadır.
Organ gelişmeleri arasında beyin, kalp ve damar sistemi, karaciğer, böbrekler ve üriner sistem, hazım sistemi, akciğer ve solunum sistemi, hareket organları, iskelet ve kas sistemi gibi yüzlerce organ merkezi, filizlenerek ve hassas bir şekilde gelişerek ilk üç ayda bütünleşmektedir.
Bu üç aylık devrede anne adaylarının bütün zararlı unsurlardan uzak durması gerekmektedir.
Hamileliğe zarar verecek ve ileride doğacak çocukların sakat doğmaları veya geri zekalı olmalarını önlemek için, her türlü ilaç kullanımı ve özellikle kötü alışkanlıklar arasında bulunan ve cenin için öldürücü ve sakatlayıcı vasıfları olan, 'Sigara, alkol, uyuşturucu ve benzeri zehirli maddelerin kullanımından kaçınılması gerekir. Çevre etkenleri arasında olan röntgen, gama, delta, hatta alfa ışınlarının, çeşitli zehirli maddeler ihtiva eder. Haşeret ilaçları ve kimyevi maddelerden uzak durulması gerekir!
Burada özellikle üzerinde durulması gereken husus, bu devredeki hamile kandınların sigara, uyuşturucu ve alkol alışkanlıklarının zararlarının büyüklüğü ve önemidir!
Sigara alkol ve uyuşturucularının hamilelerdeki önemi
Sigara, alkol ve madde uyuşturucularının içinde belirli miktarlarda sağlığa zararlı maddeler bulunmaktadır. Üstüste içilen sigaraların her birinde 1 mg kadar öldürücü madde 'nikotin ve deriveleri' mevcuttur". Bu 1mg. zehirli maddeyi alışamamış bir insana damardan zerk edildiğinde ölüm hemen hemen kaçınılmaz olmaktadır. Çünkü bu maddeler beyindeki bazı merkezleri paralize etmektedir. Bazı kimseler ise günde birkaç paket sigara içerek bilmeyerek ve cahilce, ölüme meydan okumaktadırlar.
Tiryakilik veya 'dependence' denilen devrelerde bile bu zararlılardan uzak durulması çok zor olmaktadır. Ama bunların 3. devresindeki addıctıon bağımlılık devrelerinde hamile kadınların ve karınlarındaki masum bebeklerin tam korunması, hemen hemen imkansız hale gelmektedir.
Hamileliğin özellikleri
1. Bağımlı olan kadınların hamile kalmaları aktif olmalıdır. Yani karınlarındaki bebekleri isteyerek taşımalı ve onu sevmelidir. Aksi takdirde o sevgiden başka hiçbir neden onların, alışkanlıklarından vazgeçmelerini sağlayamaz. Çünkü onlar kendi sağlıklarını ve hatta hayatlarını bile tehlikeye atarak bu alışkanlıklarını devam ettirmektedirler. Bağımlı kadınlar tesadüfe bırakılmış hamilelikleri esnasında bağımlı oldukları maddeye karşı direnememekte ve en azından 'Biraz içmemden birşey olmaz' diyerek alışkanlıklarını sürdürmektedirler. Bu durum ise bu hassas organ oluşumu devrelerinde olmadık sakatlıklar, organ harabiyetleri, zeka geriliği, zamansız pafmatürf doğumlar ve düşüklere sebeb olmaktadır.
(Devam edecek)
Değişik varlıkların ilk gelişmeleri - Embrioları (doğumdan önceki olgunlaşma zamanları), ana karnındaki hamileliğin değişik sürelerinde husule gelmektedir.
İnsan embrioları ana karnında, yaklaşık olarak 9 ay 10 gün kadar gelişmekte ve olgunlaşmalarını tamamlamaktadır.
İlk üç ayda ceninin organları hızla gelişmektedir. Organ gelişmelerinin ilk üç ayındaki devre, cenin için en duyarlı zaman olmaktadır.
Organ gelişmeleri arasında beyin, kalp ve damar sistemi, karaciğer, böbrekler ve üriner sistem, hazım sistemi, akciğer ve solunum sistemi, hareket organları, iskelet ve kas sistemi gibi yüzlerce organ merkezi, filizlenerek ve hassas bir şekilde gelişerek ilk üç ayda bütünleşmektedir.
Bu üç aylık devrede anne adaylarının bütün zararlı unsurlardan uzak durması gerekmektedir.
Hamileliğe zarar verecek ve ileride doğacak çocukların sakat doğmaları veya geri zekalı olmalarını önlemek için, her türlü ilaç kullanımı ve özellikle kötü alışkanlıklar arasında bulunan ve cenin için öldürücü ve sakatlayıcı vasıfları olan, 'Sigara, alkol, uyuşturucu ve benzeri zehirli maddelerin kullanımından kaçınılması gerekir. Çevre etkenleri arasında olan röntgen, gama, delta, hatta alfa ışınlarının, çeşitli zehirli maddeler ihtiva eder. Haşeret ilaçları ve kimyevi maddelerden uzak durulması gerekir!
Burada özellikle üzerinde durulması gereken husus, bu devredeki hamile kandınların sigara, uyuşturucu ve alkol alışkanlıklarının zararlarının büyüklüğü ve önemidir!
Sigara alkol ve uyuşturucularının hamilelerdeki önemi
Sigara, alkol ve madde uyuşturucularının içinde belirli miktarlarda sağlığa zararlı maddeler bulunmaktadır. Üstüste içilen sigaraların her birinde 1 mg kadar öldürücü madde 'nikotin ve deriveleri' mevcuttur". Bu 1mg. zehirli maddeyi alışamamış bir insana damardan zerk edildiğinde ölüm hemen hemen kaçınılmaz olmaktadır. Çünkü bu maddeler beyindeki bazı merkezleri paralize etmektedir. Bazı kimseler ise günde birkaç paket sigara içerek bilmeyerek ve cahilce, ölüme meydan okumaktadırlar.
Tiryakilik veya 'dependence' denilen devrelerde bile bu zararlılardan uzak durulması çok zor olmaktadır. Ama bunların 3. devresindeki addıctıon bağımlılık devrelerinde hamile kadınların ve karınlarındaki masum bebeklerin tam korunması, hemen hemen imkansız hale gelmektedir.
Hamileliğin özellikleri
1. Bağımlı olan kadınların hamile kalmaları aktif olmalıdır. Yani karınlarındaki bebekleri isteyerek taşımalı ve onu sevmelidir. Aksi takdirde o sevgiden başka hiçbir neden onların, alışkanlıklarından vazgeçmelerini sağlayamaz. Çünkü onlar kendi sağlıklarını ve hatta hayatlarını bile tehlikeye atarak bu alışkanlıklarını devam ettirmektedirler. Bağımlı kadınlar tesadüfe bırakılmış hamilelikleri esnasında bağımlı oldukları maddeye karşı direnememekte ve en azından 'Biraz içmemden birşey olmaz' diyerek alışkanlıklarını sürdürmektedirler. Bu durum ise bu hassas organ oluşumu devrelerinde olmadık sakatlıklar, organ harabiyetleri, zeka geriliği, zamansız pafmatürf doğumlar ve düşüklere sebeb olmaktadır.
(Devam edecek)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Cahit Babuna / diğer yazıları
- Batı kültüründe toplumsal çöküş -2- / 22.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006