İmam Bakır’ın sabahları okuduğu dualarından
Bir kul sabah vakti güneş doğmadan önce, ‘Allahuekber, Allahukber kebira. Ve subhanallahi bukreten ve esile. Velhamdulillahi Rabbil alemine kesira. La şerike leh. Ve sallalahu ala Muhammed’in ve alih
29.11.2023 18:34:00
Hasan Parlak
Hasan Parlak





Ebu Hamza es-Sumâlî rivayet eder: "Ebu Câfer (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm) şöyle buyurdu:
Bir kul sabah vakti güneş doğmadan önce, 'Allahuekber, Allahukber kebira. Ve subhanallahi bukreten ve esile. Velhamdulillahi Rabbil alemine kesira. La şerike leh. Ve sallalahu ala Muhammed'in ve alih (Allah en büyüktür. Allah en büyüktür. Uludur. Sabah akşam Allah'ı tenzih ederim. Âlemlerin Rabbi olan Allah'a sayısız hamd olsun. O'nun ortağı yoktur. Allah'ın salât ve selâmı Muhmamed'in ve Âl-i Muhammed'in üzerine olsun)' derse, bir melek derhal bu sözleri kapıp kanatlarının altına alarak dünya semâına yükseltir.
Melekler, 'Yanındaki nedir?' diye sorarlar.
'Yanımda bazı sözler vardır, mü'minlerden bir adam söyledi. Bu sözler şunlar şunlardır' der.
Melekler derler ki: 'Bu sözleri diyene Allah rahmet etsin, bağışlasın.'
Melek hangi semâyı geçse, oradaki melekler benzer sözler söylerler ve, 'bu sözleri diyene Allah rahmet etsin, bağışlasın' derler. Nihayet bu sözleri Arş'ı taşıyan meleklere götürür.
Melek onlara der ki: 'Yanımda bazı sözler vardır; mü'minlerden bir adam onları söyledi. O sözler, şunlar şunlardır.'
Arş'ın taşıyıcısı melekler derler ki: Allah, bu kula rahmet etsin ve onu bağışlasın. Bu sözleri, mü'minlerin sözlerinin saklandığı hazinelerin bekçilerine götür. Çünkü bu sözler bir hazinedir. Onlar bu sözleri hazineler divanına yazsınlar."
Zürâre rivayet eder: "Ebu Câfer (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm) şöyle buyurdu:
Kişi sabah vakti girdikten sonra üç kere şöyle desin: Sabahın Rabbi Allah'a hamd olsun. Karanlığı yarıp sabahı çıkaran Allah'a hamd olsun.
Allah'ım! Kolaylık ve âfiyet içeren işin kapısın aç. Allah'ım! (Kolay ve esenlikli) işin yolunu benim için müyesser kıl, göster.
Allah'ım! Eğer kullarından birine bana kötülük dokundurma kudretini takdir etmişsen, bu gücü önünden, ardından, sağından, solundan, ayaklarının altından ve başının üstünden al. İstediğin şeyle, istediğin zaman ve istediğin gibi bana kâfi ol."
Hüseyin b. Muhtar bir adam aracılığıyla rivayet eder: Ebu Câfer (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm) şöyle buyurdu:
"Bir kimse sabahladığında, 'Allah'ım! Senin zimmetinde ve katında sabahladım.
Allah'ım! Dinimi, canımı, dünyamı, ahiretimi, ailemi ve malımı Sana emanet ediyorum.
Ey azamet sahibi! Yarattığın tüm mahlukâtın şerrinden Sana sığınıyorum. İblis ve askerlerinin iblisliğinin (telkin ettiği vesveselerin) şerrinden Sana sığınıyorum' sözlerini söylerse, o gün hiçbir şey ona zarar vermez.
Akşam olunca da bunları söylese, inşaallah o gece de hiçbir şey ona zarar vermez."
Muhammed b. Müslim rivayet eder: "Ebu Câfer'e (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm) tesbih ile ilgili bir soru sordum.
Buyurdu ki: Fâtıma'nın (selâmullâhi aleyha) tesbihinden başka vazife kılınmış olan bir tesbih bilmiyorum. Bir de şafak söktükten sonra on kere, 'La ilâhe illallahu vahdehu lâ şerike lehu lehul mulku ve lehul hamdü yuhyi ve yumitu ve huve alâ külli şey'in kadir (Allah'tan başka ilah yoktur. O birdir, ortağı yoktur. Mülk O'nundur, hamd O'na özgüdür. Diriltir ve öldürür ve O'nun her şeye gücü yeter)' demek.
Bunun yanı sıra, gönüllü olarak istenilen tesbih yapılabilir."
Ebu Ubeyde el-Hazzâ rivayet eder: "Ebu Câfer (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm) şöyle buyurdu:
Kim şafak sökerken on kere, 'Allah'tan başka ilâh yoktur. O birdir, ortağı yoktur. Mülk O'nundur, hamd O'na özgüdür. Diriltir ve öldürür (öldürür ve diriltir). Hayır, O'nun elindedir ve O'nun her şeye gücü yeter' dese, on kere de, 'Allah, Muhammed'e ve Âl-i Muhammed'e salât etsin' dese, otuz beş kere, 'Subhanallah', otuz beş kere, 'La ilahe illallah', otuz beş kere, 'Elhamdülillah' dese, o sabah gâfillerden yazılmaz. Bunları akşam vaktinde de tekrar etse, o gece gâfillerden yazılmaz."
Ebu Hamza rivayet eder: "Ebu Câfer'e (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm) dedim ki: 'Vefa gösteren İbrahim..." ifadesinin anlamı nedir?'
Buyurdu ki: 'Bunlar, İbrahim'in (Aleyhisselâm) çokça söylediği, sürekli tekrarladığı sözlerdir.'
Dedim ki: 'Neydi bu sözler?'
Buyurdu ki: 'Sabah uyandığında üç kere, 'Sabahladım ve benim Rabbim övülmüştür. Sabahladım, O'na hiçbir şeyi ortak koşmam. O'nunla beraber başka bir ilâha dua etmem. O'ndan başkasını dost edinmem', akşam olunca da bu sözleri üç kere tekrar ederdi. Bu yüzden yüce Allah, Kitabında, 'Vefa gösteren İbrahim' ayetini nâzil etmiştir.'
Dedim ki: 'Allah'ın Azze ve Celle, Nuh (Aleyhisselâm) ile ilgili, 'O çok şükreden bir kuldu' ayetinin anlamı nedir?'
Buyurdu ki: 'Bundan maksat, Nuh'un çok tekrarladığı bazı sözlerdir.'
Dedim ki: 'Bunlar hangi sözlerdir?'
Buyurdu ki: 'Sabah vakti uyandığında, 'Sabahladım, şahitlik ederim ki, sahip olduğum bütün nimetler, âfiyet, din ve dünyalık sadece Sendendir, Senin ortağın yoktur. Bundan dolayı Sana hamd olsun. Sana çok şükürler olsun' derdi. Bunu sabah vakti ulaştığında üç kere, akşam vakti de üç kere söylerdi.'
Dedim ki: 'Allah'ın (Azze ve Celle), Yahya (Aleyhisselâm) hakkındaki, 'Katımızdan ona bir kalp yumuşaklığı, bir temizlik ihsan ettik' sözünün anlamı nedir?'
Buyurdu ki: 'Yahya yakarışlarıyla Allah'ın merhametini celbederdi.'
Dedim ki: 'Allah'ın ona yönelik merhametinin derecesi neydi?'
Buyurdu ki: 'Yahya (Aleyhisselâm), 'Yâ Rabbi!' dediğinde, Allah Azze ve Celle, 'Lebbeyk, yâ Yahya' derdi." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Muhammed Bakır eserinden)
Bir kul sabah vakti güneş doğmadan önce, 'Allahuekber, Allahukber kebira. Ve subhanallahi bukreten ve esile. Velhamdulillahi Rabbil alemine kesira. La şerike leh. Ve sallalahu ala Muhammed'in ve alih (Allah en büyüktür. Allah en büyüktür. Uludur. Sabah akşam Allah'ı tenzih ederim. Âlemlerin Rabbi olan Allah'a sayısız hamd olsun. O'nun ortağı yoktur. Allah'ın salât ve selâmı Muhmamed'in ve Âl-i Muhammed'in üzerine olsun)' derse, bir melek derhal bu sözleri kapıp kanatlarının altına alarak dünya semâına yükseltir.
Melekler, 'Yanındaki nedir?' diye sorarlar.
'Yanımda bazı sözler vardır, mü'minlerden bir adam söyledi. Bu sözler şunlar şunlardır' der.
Melekler derler ki: 'Bu sözleri diyene Allah rahmet etsin, bağışlasın.'
Melek hangi semâyı geçse, oradaki melekler benzer sözler söylerler ve, 'bu sözleri diyene Allah rahmet etsin, bağışlasın' derler. Nihayet bu sözleri Arş'ı taşıyan meleklere götürür.
Melek onlara der ki: 'Yanımda bazı sözler vardır; mü'minlerden bir adam onları söyledi. O sözler, şunlar şunlardır.'
Arş'ın taşıyıcısı melekler derler ki: Allah, bu kula rahmet etsin ve onu bağışlasın. Bu sözleri, mü'minlerin sözlerinin saklandığı hazinelerin bekçilerine götür. Çünkü bu sözler bir hazinedir. Onlar bu sözleri hazineler divanına yazsınlar."
Zürâre rivayet eder: "Ebu Câfer (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm) şöyle buyurdu:
Kişi sabah vakti girdikten sonra üç kere şöyle desin: Sabahın Rabbi Allah'a hamd olsun. Karanlığı yarıp sabahı çıkaran Allah'a hamd olsun.
Allah'ım! Kolaylık ve âfiyet içeren işin kapısın aç. Allah'ım! (Kolay ve esenlikli) işin yolunu benim için müyesser kıl, göster.
Allah'ım! Eğer kullarından birine bana kötülük dokundurma kudretini takdir etmişsen, bu gücü önünden, ardından, sağından, solundan, ayaklarının altından ve başının üstünden al. İstediğin şeyle, istediğin zaman ve istediğin gibi bana kâfi ol."
Hüseyin b. Muhtar bir adam aracılığıyla rivayet eder: Ebu Câfer (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm) şöyle buyurdu:
"Bir kimse sabahladığında, 'Allah'ım! Senin zimmetinde ve katında sabahladım.
Allah'ım! Dinimi, canımı, dünyamı, ahiretimi, ailemi ve malımı Sana emanet ediyorum.
Ey azamet sahibi! Yarattığın tüm mahlukâtın şerrinden Sana sığınıyorum. İblis ve askerlerinin iblisliğinin (telkin ettiği vesveselerin) şerrinden Sana sığınıyorum' sözlerini söylerse, o gün hiçbir şey ona zarar vermez.
Akşam olunca da bunları söylese, inşaallah o gece de hiçbir şey ona zarar vermez."
Muhammed b. Müslim rivayet eder: "Ebu Câfer'e (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm) tesbih ile ilgili bir soru sordum.
Buyurdu ki: Fâtıma'nın (selâmullâhi aleyha) tesbihinden başka vazife kılınmış olan bir tesbih bilmiyorum. Bir de şafak söktükten sonra on kere, 'La ilâhe illallahu vahdehu lâ şerike lehu lehul mulku ve lehul hamdü yuhyi ve yumitu ve huve alâ külli şey'in kadir (Allah'tan başka ilah yoktur. O birdir, ortağı yoktur. Mülk O'nundur, hamd O'na özgüdür. Diriltir ve öldürür ve O'nun her şeye gücü yeter)' demek.
Bunun yanı sıra, gönüllü olarak istenilen tesbih yapılabilir."
Ebu Ubeyde el-Hazzâ rivayet eder: "Ebu Câfer (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm) şöyle buyurdu:
Kim şafak sökerken on kere, 'Allah'tan başka ilâh yoktur. O birdir, ortağı yoktur. Mülk O'nundur, hamd O'na özgüdür. Diriltir ve öldürür (öldürür ve diriltir). Hayır, O'nun elindedir ve O'nun her şeye gücü yeter' dese, on kere de, 'Allah, Muhammed'e ve Âl-i Muhammed'e salât etsin' dese, otuz beş kere, 'Subhanallah', otuz beş kere, 'La ilahe illallah', otuz beş kere, 'Elhamdülillah' dese, o sabah gâfillerden yazılmaz. Bunları akşam vaktinde de tekrar etse, o gece gâfillerden yazılmaz."
Ebu Hamza rivayet eder: "Ebu Câfer'e (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm) dedim ki: 'Vefa gösteren İbrahim..." ifadesinin anlamı nedir?'
Buyurdu ki: 'Bunlar, İbrahim'in (Aleyhisselâm) çokça söylediği, sürekli tekrarladığı sözlerdir.'
Dedim ki: 'Neydi bu sözler?'
Buyurdu ki: 'Sabah uyandığında üç kere, 'Sabahladım ve benim Rabbim övülmüştür. Sabahladım, O'na hiçbir şeyi ortak koşmam. O'nunla beraber başka bir ilâha dua etmem. O'ndan başkasını dost edinmem', akşam olunca da bu sözleri üç kere tekrar ederdi. Bu yüzden yüce Allah, Kitabında, 'Vefa gösteren İbrahim' ayetini nâzil etmiştir.'
Dedim ki: 'Allah'ın Azze ve Celle, Nuh (Aleyhisselâm) ile ilgili, 'O çok şükreden bir kuldu' ayetinin anlamı nedir?'
Buyurdu ki: 'Bundan maksat, Nuh'un çok tekrarladığı bazı sözlerdir.'
Dedim ki: 'Bunlar hangi sözlerdir?'
Buyurdu ki: 'Sabah vakti uyandığında, 'Sabahladım, şahitlik ederim ki, sahip olduğum bütün nimetler, âfiyet, din ve dünyalık sadece Sendendir, Senin ortağın yoktur. Bundan dolayı Sana hamd olsun. Sana çok şükürler olsun' derdi. Bunu sabah vakti ulaştığında üç kere, akşam vakti de üç kere söylerdi.'
Dedim ki: 'Allah'ın (Azze ve Celle), Yahya (Aleyhisselâm) hakkındaki, 'Katımızdan ona bir kalp yumuşaklığı, bir temizlik ihsan ettik' sözünün anlamı nedir?'
Buyurdu ki: 'Yahya yakarışlarıyla Allah'ın merhametini celbederdi.'
Dedim ki: 'Allah'ın ona yönelik merhametinin derecesi neydi?'
Buyurdu ki: 'Yahya (Aleyhisselâm), 'Yâ Rabbi!' dediğinde, Allah Azze ve Celle, 'Lebbeyk, yâ Yahya' derdi." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Muhammed Bakır eserinden)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.