YENİ MESAJ/İSTANBUL
Şekerli Mamuller Tanıtım Grubu Başkanı Hidayet Kadiroğlu, Türkiye'nin yıllık ihracatının 150 milyar dolarlarda patinaja takılmasının çok şey anlattığına işaret ederek, "Demek ki artık markalaşma yolunda çok daha ileriye gitmemiz gerekiyor" dedi. İstanbul'da düzenlenen "İhracatın Önünde Marka ve Tasarım Hukuku Kaynaklı Engeller" konulu sempozyumda konuşan Kadiroğulu, üretimin marka ekonomisi ilse değerli hale getirilebileceğine işaret ederek, "10 bin dolar seviyesinde takılan kişi başına milli geliri, bu yolla 30 bin dolarlara çıkarabiliriz" dedi.
Yurtdışında stantlarımızı polis basıyor
Global firmalar ile girdikleri hukuk mücadelesinde orantısız güç ile karşılaştıklarına da vurgu yapan Kadiroğlu, "Yurtdışı fuarlarda stantlarımızı basan polisin, olayı inceleyen savcının ve kararı veren yargıcın ülkesinin marka ekonomisi için nasıl milli davrandığını yaşadık. Söz konusu ülkelerde hemen her marka davasının nasıl da o ülke markaları lehine sonuçlandığına şahitlik yaptık. Açıkçası adı konulmamış bir korumacılıkla karşı karşıyayız. Ambalajdaki renk benzerliğini bile mesele edip, olmadık gerekçelerle tacizde bulunan küresel markalar, hakim konumlarını ülkemizde de sürdürme gayretindeler. Orantısız güç kullanma şımarıklığındalar" diye konuştu.
İhracatçı firmalar cezalandırılıyor
İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Zekeriya Mete ise ihracatın önündeki en büyük sıkıntılardan birinin marka ve tasarım konusu olduğuna işaret ederek, şunları söyledi: "Sanayicilerimiz marka ve patent konusunda eskisi gibi bilinçsiz bir şekilde hareket etmiyor. Fakat son dönemlerde marka ve patent tescili olan firmalarımızda bu konuda sıkıntılar yaşamaya başladı. Marka ve patent belgesi olan bir firma ihracat yapmaya başladığı zaman illaki yabancı bir firmanın dikkatini çekiyor ve bu firma Türk ihracatçısından rahatsızlık duymaya başlıyor. Yabancı firma haklı veya haksız da olsa kendi hukukunu da yanına alarak bin bir zorlukla ihracat yapan firmamızı cezalandırıyor. Bizler 2023 hedeflerimize ulaşmak istiyorsak markalaşmamız şart. Ve markalaşma yolunda önümüze çıkacak her zorluğu aşmamız lazım. Sanayici, işadamı, ihracatçı sıfatıyla ülke menfaatine iş yapan insanlara daha olumlu yaklaşımlar içerisinde olmak lazım. Kanunları bir tarafa bırakın hukuksuz iş yapılsın, pozitif ayrımcılık yapılsın demiyoruz fakat önceliğin milli menfaatlerde olması gerekiyor."
Hukuk sistemi doğru işlemeli
Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit de sempozyumda yaptığı konuşmada yabancı yatırımcının bir yere yatırım yapmak için en çok dikkat ettiği hususun 'hukuk sisteminin doğru ve düzgün işlemesi' olduğu değerlendirmesinde bulunarak, "Biz de sistemin düzgün işlemesi için elimizden gelen gayreti sağlamaktayız" diye konuştu.
Şekerli Mamuller Tanıtım Grubu Başkanı Hidayet Kadiroğlu, Türkiye'nin yıllık ihracatının 150 milyar dolarlarda patinaja takılmasının çok şey anlattığına işaret ederek, "Demek ki artık markalaşma yolunda çok daha ileriye gitmemiz gerekiyor" dedi. İstanbul'da düzenlenen "İhracatın Önünde Marka ve Tasarım Hukuku Kaynaklı Engeller" konulu sempozyumda konuşan Kadiroğulu, üretimin marka ekonomisi ilse değerli hale getirilebileceğine işaret ederek, "10 bin dolar seviyesinde takılan kişi başına milli geliri, bu yolla 30 bin dolarlara çıkarabiliriz" dedi.
Yurtdışında stantlarımızı polis basıyor
Global firmalar ile girdikleri hukuk mücadelesinde orantısız güç ile karşılaştıklarına da vurgu yapan Kadiroğlu, "Yurtdışı fuarlarda stantlarımızı basan polisin, olayı inceleyen savcının ve kararı veren yargıcın ülkesinin marka ekonomisi için nasıl milli davrandığını yaşadık. Söz konusu ülkelerde hemen her marka davasının nasıl da o ülke markaları lehine sonuçlandığına şahitlik yaptık. Açıkçası adı konulmamış bir korumacılıkla karşı karşıyayız. Ambalajdaki renk benzerliğini bile mesele edip, olmadık gerekçelerle tacizde bulunan küresel markalar, hakim konumlarını ülkemizde de sürdürme gayretindeler. Orantısız güç kullanma şımarıklığındalar" diye konuştu.
İhracatçı firmalar cezalandırılıyor
İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Zekeriya Mete ise ihracatın önündeki en büyük sıkıntılardan birinin marka ve tasarım konusu olduğuna işaret ederek, şunları söyledi: "Sanayicilerimiz marka ve patent konusunda eskisi gibi bilinçsiz bir şekilde hareket etmiyor. Fakat son dönemlerde marka ve patent tescili olan firmalarımızda bu konuda sıkıntılar yaşamaya başladı. Marka ve patent belgesi olan bir firma ihracat yapmaya başladığı zaman illaki yabancı bir firmanın dikkatini çekiyor ve bu firma Türk ihracatçısından rahatsızlık duymaya başlıyor. Yabancı firma haklı veya haksız da olsa kendi hukukunu da yanına alarak bin bir zorlukla ihracat yapan firmamızı cezalandırıyor. Bizler 2023 hedeflerimize ulaşmak istiyorsak markalaşmamız şart. Ve markalaşma yolunda önümüze çıkacak her zorluğu aşmamız lazım. Sanayici, işadamı, ihracatçı sıfatıyla ülke menfaatine iş yapan insanlara daha olumlu yaklaşımlar içerisinde olmak lazım. Kanunları bir tarafa bırakın hukuksuz iş yapılsın, pozitif ayrımcılık yapılsın demiyoruz fakat önceliğin milli menfaatlerde olması gerekiyor."
Hukuk sistemi doğru işlemeli
Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit de sempozyumda yaptığı konuşmada yabancı yatırımcının bir yere yatırım yapmak için en çok dikkat ettiği hususun 'hukuk sisteminin doğru ve düzgün işlemesi' olduğu değerlendirmesinde bulunarak, "Biz de sistemin düzgün işlemesi için elimizden gelen gayreti sağlamaktayız" diye konuştu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.