Tayyip Erdoğan ve AKP kadrolarının, "Başbakanlık koltuğuna kim oturacak, Köşk'e kim çıkacak, Washington kime göz kırptı" edebiyatını bir yana bırakmasının tam zamanıdır. Bugün bu ekibin yapacağı en iyi şey başlarını ellerinin arasına alıp, ovalayarak "Biz niçin iflas ettik?" sorusuna bir cevap aramaktır. Varlık sebebini "AB" olarak ortaya koyan, "AB yasaları çıkmazsa idamlık gömleğimi giyerim" diyen hükümet bugün geldiğimiz noktada acaba ne düşünüyor? Tayyip Erdoğan "AB bizim için olmazsa olmaz değil" derken, son üç yılın siyasi faturasını nasıl ödeyecek? Haftada 7 gün 24 saat ülkeyi AB ile yatırıp, AB ile kaldıran iktidar iflas noktasına gelip oturmuş, AB karasevdasının çözüm olmadığı ortaya çıkınca bu millete hesap vermeyecek mi? Ortada son derece basit şöyle bir soru yok mu? "Madem AB olmasa da oluyor, öyleyse 3 yıldır bizi niçin AB bombardımanına tabi tuttunuz? Niçin AB ile yatırıp, sabah AB ile kaldırdınız?" Hükümetin iflas olarak, tarif edilecek tek yönü bu değil! Neresinden tutarsanız tutun, elinizde kalacak bir iktidar var önümüzde. Sıfır teröre aldıkları ülkeyi, AB-ABD kafasıyla ne hale getirdiler? Ülke tarihinde hiç olmadığı kadar, bir bölünmenin - parçalanmanın eşiğinde bulunuyor! Toplumumuz da kutuplaşma ciddi boyutlara ulaştı... Bunun sebeb-i hikmeti! hükümet değilse, nedir, kimdir acaba? Şemdinli provokasyonunun üstüne atlayıp "sizler benim gibi masumsunuz" diyerek ateşe odun taşıyan kimdi? Güneydoğu halkını bağrına basmak, onları bu milletin ferdi haline getirmek yerine, aç bırakan - işsiz bırakan kimdir? Ankara'yı zayıflatıp, Brüksel'i güçlendiren bu yolla bölge insanına, "Ankara'yı bırak, Brüksel'e takıl" mesajını veren kimdir? AB yalanında boğulan, teröre teslim olan hükümet ABD ile ilişkilerde de kelimenin tam anlamıyla sıfır noktasında bulunuyor. ABD hiç bir zaman bu kadar Ankara'ya hakim olmamıştı. İşgal sınırlarımızı kadar gelip dayandı ve şu son yaşadığımız terörde, acaba kimin parmağı var zannediyorsunuz? "İhraç edilecek asker - iktidar, zayıf ekonomi ve Washington" arasında kalan denklemin taşeronluğuna bu ülkeyi acaba kim taşımıştır? Ekonomi için özel bir parantez açmamayı tercih ediyorum. Çünkü her şey ortada. Sözün özü bu iktidar takma akılla buraya kadar gelebildi! Bulunduğumuz noktanın adı "if - las" tır ve siyasal sorumluluk bağlamında da, karşılığı iflastır. İktidar ülkeyi en hayati meselede uçurumun kenarına demirlemiştir. İktidarın çözüm olarak ortaya koyduğu yol ve yöntem 180 derece zıddıyla ortaya çıkmıştır. Dahası iflas eden sadece iktidar değil, bu iktidarı üreten AB-ABD'ci ve IMF'ci kafalardır. Ülke bugün topyekün bir değerlendirme yapmaya mec - bur - dur! Devam edeceğiz...
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Ahmet Erimhan / diğer yazıları
- Sahili olmayan umman / 14.04.2022
- Ümit Özdağ, Hüseyin Baş… Uzaklarda Arama / 09.06.2021
- Ümit Özdağ, Hüseyin Baş… Uzaklarda Arama / 06.06.2021
- Birlik ve beraberlik ölümden başka her şeyi yener / 17.05.2021
- Ermeni Meselesi ve Gerçekler / 25.04.2021
- Osmanlı İslamı / 18.04.2021
- Sensizlik, benim şiirim / 11.04.2021
- Fikirlerin halledemediği davaları kan halleder / 04.04.2021
- Dünya bir leştir, taliplileri köpektir! / 28.03.2021
- Rüzgâr eken fırtına biçer / 23.03.2021
- Ümit Özdağ, Hüseyin Baş… Uzaklarda Arama / 09.06.2021
- Ümit Özdağ, Hüseyin Baş… Uzaklarda Arama / 06.06.2021
- Birlik ve beraberlik ölümden başka her şeyi yener / 17.05.2021
- Ermeni Meselesi ve Gerçekler / 25.04.2021
- Osmanlı İslamı / 18.04.2021
- Sensizlik, benim şiirim / 11.04.2021
- Fikirlerin halledemediği davaları kan halleder / 04.04.2021
- Dünya bir leştir, taliplileri köpektir! / 28.03.2021
- Rüzgâr eken fırtına biçer / 23.03.2021